Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Antalya'nın Alanya ilçesinde yunus ve fok balıklarının gösterisini izledi ve ''Zeus'' adlı yunusu besledi.
Bakan Arınç, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün Antalya'nın Alanya ilçesinde düzenlediği bilgilendirme toplantısının ardından, Türkler beldesindeki ''Sealanya'' adlı yunus gösteri merkezine geçti. Burada 5 yunus ve 3 fok balığının gösterisini ilgiyle izleyen Arınç, gösteri sırasında bir yunusun kuyruğuyla vurarak, oturduğu yere doğru fırlattığı dev topu eliyle uzaklaştırdı.
Gösteri merkezinde izleyiciler arasında bulunan Türkler Anadolu Öğretmen Lisesi öğrencileriyle sohbet eden Arınç, daha sonra ''Zeus'' adlı yunusa balık verdi ve fotoğraf çektirdi.
Bülent Arınç, daha sonra Alanya merkezindeki Kızılkule'yi gezdi. Burada Alanya Belediyesine ait Alanya Kalesi Alan Yönetim Merkezine geçen Arınç'a limonata ikram edildi. Arınç, Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu ile Alanya Müze Müdürü Seher Türkmen'den çalışmaları hakkında bilgi aldı.
Bakan Arınç, buradaki gezisinin ardından, yaklaşık 2 ay önce vefat eden teyzesinin kızı Nurten Özçelik'in evine taziye ziyaretinde bulundu.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, esnafın en büyük şikayetinin süper ve hipermarketler olduğunu belirterek, ''Esnafımızı, kendi sermayesiyle ayakta tutacak tedbirler alacağız, esnafımızın da birleşerek müşterek işler yapmasını da teşvik edeceğiz'' dedi.
Bakan Arınç, Antalya'nın Alanya ilçesinde Sabit ve Seyyar Pazarcılar ve Manavlar Esnaf ve Sanatkarlar Odasının Doğanay Otel'de düzenlenen 7. Dayanışma ve Kaynaşma Yemeği'nde yaptığı konuşmada, esnafın Türkiye'nin direği olduğunu söyledi.
Türkiye Esnaf Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) ile iyi dostluk ve çalışma arkadaşlığı içinde olduklarını belirten Arınç, ''Geçmişte bu ilişkiler kurulamamıştı. Ama yeni yönetimle, artık hükümetimizle esnaf arasında güzel bir köprü meydana geldi. Bizler esnafımızın sorunlarına, bizden olan taleplerine, her zaman olumlu yaklaşıyoruz. TESK yönetimi de bizimle olumlu ilişkiler kuruyor. Türkiye'nin dürüst insanları, çalışkan insanları, aza kanaat eden insanları, memleketini, milletini, bayrağını, vatanını çok seven insanları esnaflarımızdır. Sizler de esnafımızın güzel temsilcilerisiniz. Türkiye'yi ayakta tutan, toplumumuzu ayakta tutan, esnafımızın güzel anlayışıdır'' diye konuştu.
Esnafın eriştiği güzel duygulara Türkiye'nin ihtiyacı olduğunu vurgulayan Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Türkiye çok zor zamanlar geçirdi. 2000 ve 2001 yılında büyük kriz oldu. İnsanlar paralarını, işlerini kaybettiler. Paramız devalüe edildi. 600 bin liraydı dolar sabah, ertesi gün 1 milyon 600 bin TL oldu. Türk lirası yüzde 100 değer kaybetti. Akşam 100 lira ile yattık, sabah cebimizde bir baktık 50 TL kalmış. Raflar boşaldı, yerine koyamadık, insanlar yüksek enflasyonla geçinemez oldular. Büyük bir karmaşa yaşandı, ama sosyal patlama olmadı Türkiye'de. Yani insanlar dükkanları yağmalamadılar, başkalarının boğazına bıçak dayamadılar, başkalarını çiğnemediler. Oysa Avrupa'da Güney Amerika'da sosyal patlama yaşandı. Ekonomik krizde insanlar ellerine silahları alıp kasapları bastılar, marketleri yağmaladılar, sokakta insanları yere yatırıp cebinden parasını aldılar. 'Neden orada oldu da Türkiye'de olmadı?' deyince, çok şükür bizim inancımız var, kanaatimiz var, ahlakımız var, Allah korkumuz var, herşeyimiz var. Biz aza kanaat etmesini de biliriz, hatta biz yanımızdaki komşu eğer aç yatıyorsa tok sabahlamayacak kadar, ihtiyacı varsa ekmeğimizi bölüşecek kadar onlarla bütünleşiriz. Ne mutlu Türkiye'de insanımızın böyle duyguları var.
Yüksek kazanç elde edenlerin veya Türkiye'de jet sosyetede yaşayanların bu işlerden haberi olmayabilir. Ama tabanımız, esnaf kesimimiz çok şükür vatanına milletine bağlı, kazancını artırmaya çalışan, ama kötü yollara sapmayan, sadece ayakta durmayı, huzurlu ve mutlu bir yaşam yaşamayı isteyen bir kesim. Onun için esnafa her zaman destek olmalıyız.''
Arınç, Hükümet olarak 8 yıldır esnafı destekleyecek kararlara imza attıklarını belirterek, ''Esnafa verilen destek, ülkemize verilen destektir, Türkiye'ye verilen destektir, 70 milyona verilen destektir. Bu yolda hizmetlerimiz devam edecek'' dedi.
-''ESNAFIMIZI KORUYACAĞIZ''-
Arınç, esnafın en büyük şikayetinin süper ve hipermarketler olduğunu bildiğini de ifade ederek, büyük marketlerin esnafın iş yerini kapatmasına neden olduğunu, esnafın sattığıyla geçinemez hale geldiğine ilişkin bir endişe bulunduğunu, esnafın bu endişede de haksız olmadığını söyledi.
Aynı durumun dünyada da yaşandığını vurgulayan Arınç, küçük esnafı büyük marketlere karşı koruyacak tedbirleri almak gerektiğini, buna ilişkin kanun hazırlığı içinde olduklarını belirterek, şöyle konuştu:
''Bunlar il dışına çıksınlar, büyüklükleri şu kadardan aşağı olmasın, cumartesi pazarlardan bir tanesinde çalışmasınlar, çalışma saatlerini kısıtlayalım, etrafında otopark şartı getirelim gibi artık büyük marketlerin yerden bitecek gibi açılmasını engelleyecek tedbirler alınacak. Ama bilelim ki büyük marketler dünyada altın çağını yaşıyor. Çok daha vahşileri var. Hepsini bir araya alıp piyasada kendisine rakip bırakmayacak kadar rekabet yapanlar var. Onlara karşı esnafımızı, kendi sermayesiyle ayakta tutacak tedbirler alacağız, esnafımızın da birleşerek müşterek işler yapmasını da teşvik edeceğiz.''
Bülent Arınç, dünyada büyük bir kriz yaşandığını, Yunanistan'ın, Portekiz'in, İspanya'nın ''dilenir hale geldiğini'', büyük işletmelerin battığını, ancak Türkiye'nin ayakta kaldığını ve yüzde 10'a yakın büyüme hızını yakaladığını ifade etti. Bunda hükümetin başarısı olduğunu belirten Arınç, Türkiye'nin şu anda ihracatta, büyüme hızında ve milli gelir artışında çok iyi olduğunun altını çizdi.
-ALANYA'YA YATIRIMLAR-
Arınç, son 8 yılda Alanya'ya büyük yatırımlar yapıldığını, Antalya-Alanya karayolunun hizmete açıldığını, 300 yataklı Alanya Devlet Hastanesi'nin temelinin önümüzdeki günlerde atılacağını ve ilçeye bir üniversite kurulacağını bildirdi.
15 bin kişi kapasiteli Alanya Stadının da bugün oynanan maçla açıldığını belirten Arınç, Gazipaşa Havaalanı konusunda ise bazı teknik sorunlar bulunduğunu kaydetti. Yapılan çalışmalarla havaalanının standardını yükseltmeye gayret ettiklerini anlatan Arınç, şöyle konuştu:
''Hava yollarına, uçuşa izin ve imkan verirken sadece benim, senin, Türkiye'nin belli mercilerinin verdiği karar geçerli değil, uluslararası kuruluşlar var. Onların uçaklarını uçurması için onların kriterlerine de uygun hale getirmemiz lazım. Şu masada oturup da 'Şu havaalanını şöyle yapalım', demek mümkün değil. Hesabıyla ölçümüyle gidip oraya müracaat etiğinizde kılı kırk yarıyorlar. Bizim yapacağımız nedir? Bütün imkanlarımızı zorlayarak, daha çok, daha büyük gövdeli uçakların gelmesini mümkün kılmaktır. Bu konuda endişeniz olmasın. Kaymakamından siyasi parti temsilcilerine kadar, bütün Alanya'nın arzusunun ne olduğunu çok iyi biliyoruz ve size hizmet etmek için de canla başla çalışıyoruz.''
Oda Başkanı Bekir Akış da, Bakan Arınç'tan Gazipaşa Havaalanı'na büyük uçakların inmesi, ilçeye kapalı pazar yeri yapılması, 2B konusundaki sorunların çözülmesi konusunda destek vermesini istedi.
Bakan Arınç, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün Antalya'nın Alanya ilçesinde düzenlediği bilgilendirme toplantısının ardından, Türkler beldesindeki ''Sealanya'' adlı yunus gösteri merkezine geçti. Burada 5 yunus ve 3 fok balığının gösterisini ilgiyle izleyen Arınç, gösteri sırasında bir yunusun kuyruğuyla vurarak, oturduğu yere doğru fırlattığı dev topu eliyle uzaklaştırdı.
Gösteri merkezinde izleyiciler arasında bulunan Türkler Anadolu Öğretmen Lisesi öğrencileriyle sohbet eden Arınç, daha sonra ''Zeus'' adlı yunusa balık verdi ve fotoğraf çektirdi.
Bülent Arınç, daha sonra Alanya merkezindeki Kızılkule'yi gezdi. Burada Alanya Belediyesine ait Alanya Kalesi Alan Yönetim Merkezine geçen Arınç'a limonata ikram edildi. Arınç, Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu ile Alanya Müze Müdürü Seher Türkmen'den çalışmaları hakkında bilgi aldı.
Bakan Arınç, buradaki gezisinin ardından, yaklaşık 2 ay önce vefat eden teyzesinin kızı Nurten Özçelik'in evine taziye ziyaretinde bulundu.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, esnafın en büyük şikayetinin süper ve hipermarketler olduğunu belirterek, ''Esnafımızı, kendi sermayesiyle ayakta tutacak tedbirler alacağız, esnafımızın da birleşerek müşterek işler yapmasını da teşvik edeceğiz'' dedi.
Bakan Arınç, Antalya'nın Alanya ilçesinde Sabit ve Seyyar Pazarcılar ve Manavlar Esnaf ve Sanatkarlar Odasının Doğanay Otel'de düzenlenen 7. Dayanışma ve Kaynaşma Yemeği'nde yaptığı konuşmada, esnafın Türkiye'nin direği olduğunu söyledi.
Türkiye Esnaf Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) ile iyi dostluk ve çalışma arkadaşlığı içinde olduklarını belirten Arınç, ''Geçmişte bu ilişkiler kurulamamıştı. Ama yeni yönetimle, artık hükümetimizle esnaf arasında güzel bir köprü meydana geldi. Bizler esnafımızın sorunlarına, bizden olan taleplerine, her zaman olumlu yaklaşıyoruz. TESK yönetimi de bizimle olumlu ilişkiler kuruyor. Türkiye'nin dürüst insanları, çalışkan insanları, aza kanaat eden insanları, memleketini, milletini, bayrağını, vatanını çok seven insanları esnaflarımızdır. Sizler de esnafımızın güzel temsilcilerisiniz. Türkiye'yi ayakta tutan, toplumumuzu ayakta tutan, esnafımızın güzel anlayışıdır'' diye konuştu.
Esnafın eriştiği güzel duygulara Türkiye'nin ihtiyacı olduğunu vurgulayan Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Türkiye çok zor zamanlar geçirdi. 2000 ve 2001 yılında büyük kriz oldu. İnsanlar paralarını, işlerini kaybettiler. Paramız devalüe edildi. 600 bin liraydı dolar sabah, ertesi gün 1 milyon 600 bin TL oldu. Türk lirası yüzde 100 değer kaybetti. Akşam 100 lira ile yattık, sabah cebimizde bir baktık 50 TL kalmış. Raflar boşaldı, yerine koyamadık, insanlar yüksek enflasyonla geçinemez oldular. Büyük bir karmaşa yaşandı, ama sosyal patlama olmadı Türkiye'de. Yani insanlar dükkanları yağmalamadılar, başkalarının boğazına bıçak dayamadılar, başkalarını çiğnemediler. Oysa Avrupa'da Güney Amerika'da sosyal patlama yaşandı. Ekonomik krizde insanlar ellerine silahları alıp kasapları bastılar, marketleri yağmaladılar, sokakta insanları yere yatırıp cebinden parasını aldılar. 'Neden orada oldu da Türkiye'de olmadı?' deyince, çok şükür bizim inancımız var, kanaatimiz var, ahlakımız var, Allah korkumuz var, herşeyimiz var. Biz aza kanaat etmesini de biliriz, hatta biz yanımızdaki komşu eğer aç yatıyorsa tok sabahlamayacak kadar, ihtiyacı varsa ekmeğimizi bölüşecek kadar onlarla bütünleşiriz. Ne mutlu Türkiye'de insanımızın böyle duyguları var.
Yüksek kazanç elde edenlerin veya Türkiye'de jet sosyetede yaşayanların bu işlerden haberi olmayabilir. Ama tabanımız, esnaf kesimimiz çok şükür vatanına milletine bağlı, kazancını artırmaya çalışan, ama kötü yollara sapmayan, sadece ayakta durmayı, huzurlu ve mutlu bir yaşam yaşamayı isteyen bir kesim. Onun için esnafa her zaman destek olmalıyız.''
Arınç, Hükümet olarak 8 yıldır esnafı destekleyecek kararlara imza attıklarını belirterek, ''Esnafa verilen destek, ülkemize verilen destektir, Türkiye'ye verilen destektir, 70 milyona verilen destektir. Bu yolda hizmetlerimiz devam edecek'' dedi.
-''ESNAFIMIZI KORUYACAĞIZ''-
Arınç, esnafın en büyük şikayetinin süper ve hipermarketler olduğunu bildiğini de ifade ederek, büyük marketlerin esnafın iş yerini kapatmasına neden olduğunu, esnafın sattığıyla geçinemez hale geldiğine ilişkin bir endişe bulunduğunu, esnafın bu endişede de haksız olmadığını söyledi.
Aynı durumun dünyada da yaşandığını vurgulayan Arınç, küçük esnafı büyük marketlere karşı koruyacak tedbirleri almak gerektiğini, buna ilişkin kanun hazırlığı içinde olduklarını belirterek, şöyle konuştu:
''Bunlar il dışına çıksınlar, büyüklükleri şu kadardan aşağı olmasın, cumartesi pazarlardan bir tanesinde çalışmasınlar, çalışma saatlerini kısıtlayalım, etrafında otopark şartı getirelim gibi artık büyük marketlerin yerden bitecek gibi açılmasını engelleyecek tedbirler alınacak. Ama bilelim ki büyük marketler dünyada altın çağını yaşıyor. Çok daha vahşileri var. Hepsini bir araya alıp piyasada kendisine rakip bırakmayacak kadar rekabet yapanlar var. Onlara karşı esnafımızı, kendi sermayesiyle ayakta tutacak tedbirler alacağız, esnafımızın da birleşerek müşterek işler yapmasını da teşvik edeceğiz.''
Bülent Arınç, dünyada büyük bir kriz yaşandığını, Yunanistan'ın, Portekiz'in, İspanya'nın ''dilenir hale geldiğini'', büyük işletmelerin battığını, ancak Türkiye'nin ayakta kaldığını ve yüzde 10'a yakın büyüme hızını yakaladığını ifade etti. Bunda hükümetin başarısı olduğunu belirten Arınç, Türkiye'nin şu anda ihracatta, büyüme hızında ve milli gelir artışında çok iyi olduğunun altını çizdi.
-ALANYA'YA YATIRIMLAR-
Arınç, son 8 yılda Alanya'ya büyük yatırımlar yapıldığını, Antalya-Alanya karayolunun hizmete açıldığını, 300 yataklı Alanya Devlet Hastanesi'nin temelinin önümüzdeki günlerde atılacağını ve ilçeye bir üniversite kurulacağını bildirdi.
15 bin kişi kapasiteli Alanya Stadının da bugün oynanan maçla açıldığını belirten Arınç, Gazipaşa Havaalanı konusunda ise bazı teknik sorunlar bulunduğunu kaydetti. Yapılan çalışmalarla havaalanının standardını yükseltmeye gayret ettiklerini anlatan Arınç, şöyle konuştu:
''Hava yollarına, uçuşa izin ve imkan verirken sadece benim, senin, Türkiye'nin belli mercilerinin verdiği karar geçerli değil, uluslararası kuruluşlar var. Onların uçaklarını uçurması için onların kriterlerine de uygun hale getirmemiz lazım. Şu masada oturup da 'Şu havaalanını şöyle yapalım', demek mümkün değil. Hesabıyla ölçümüyle gidip oraya müracaat etiğinizde kılı kırk yarıyorlar. Bizim yapacağımız nedir? Bütün imkanlarımızı zorlayarak, daha çok, daha büyük gövdeli uçakların gelmesini mümkün kılmaktır. Bu konuda endişeniz olmasın. Kaymakamından siyasi parti temsilcilerine kadar, bütün Alanya'nın arzusunun ne olduğunu çok iyi biliyoruz ve size hizmet etmek için de canla başla çalışıyoruz.''
Oda Başkanı Bekir Akış da, Bakan Arınç'tan Gazipaşa Havaalanı'na büyük uçakların inmesi, ilçeye kapalı pazar yeri yapılması, 2B konusundaki sorunların çözülmesi konusunda destek vermesini istedi.