Vali Karaloğlu, İmar Barışı Yasası’nın 1 Ocak 2018 tarihi öncesini kapsadığına işaret ederek, bu konudaki sorumluluğun belediyelerde olduğunu belirtti, “Belediyelerimizi görevlerini ve sorumluluklarını yerine getirmeye bir kez daha davet ediyorum” dedi Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) eylül ayı meclis toplantısına konuk oldu. ATSO Meclis Başkanı Süleyman Özer, ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, yönetim kurulu ve meclis üyelerinin katıldığı toplantıda Vali Karaloğlu ve ATSO Başkanı Çetin, turizmden tarıma, ekonomik problemlerden ileri teknoloji üretime birçok konuda açıklamalarda bulundu. Bankaların ekonomik sorunların yaşandığı bu dönemde faizleri yükseltmesi ve ticari kredilerde aylık faiz oranının yüzde 40-45'lere çıkartılması, pos cihazı komisyonlarının artırılması yönünde ATSO meclis üyesi iş insanları, şikayette bulundu. Bankacılık sektörünü temsil eden meclis üyesine bu konuyu soran Vali Karaloğlu, “Bu pos ücretlerine ne diye artırım yapıyoruz arkadaşlar, gerekçesi nedir? Pos komisyonlarında ne diye artış yapıyoruz?" dedi. Sektör temsilcisi meclis üyesinin “Paranın maliyetinin artmış olması tüm banka hizmetlerinde maliyet artışıyla sonuçlanır" karşılığı üzerine Karaloğlu, “Sadece faiz artırmakla yetinmiyorsunuz, yaptığınız bütün hizmetlerin bedellerini de artırıyorsunuz" dedi. Bankacı meclis üyesinin "Doğrudur" demesi üzerine Karaloğlu, şöyle dedi; “Arkadaşlar, çok fazla da hırpalamak istemiyorum mecliste bankacıları. Yani temmuzda hepimiz güle oynaya devam ediyoruz, zemheride önce siz biniyorsunuz vatandaşın boynuna. Pos cihazındaki komisyon niye artırılsın? Faizler yükselirken otomatik olarak daha çok mu eskiyor pos cihazınız. Ne oluyor da artırıyorsunuz? Doğru bir şey değil arkadaşlar gerçekten, özellikle pos cihazı komisyonlarının artırılması. Biz elektronik paraya geçmek için daha çok çaba sarf eden bir toplum olarak bunu geriye de itmiş olursunuz. İnsanlar artık kredi kartıyla alışveriş, satmaktan vazgeçecek, insanlar artık tekrar nakit paraya dönecek. Bir sürü tetikleyen farklı unsurlar var. Doğru bir şey değil, bunu yeniden gözden geçirin. Bankacılar çok yuvarlak konuşuyorsunuz. İnşallah bunlara çözüm önereceğiz." ‘Ateşin ortasında göreve başladık’ Vali Karaloğlu, toplantıda imar barışının suistimal edilmesiyle alakalı olarak, belediye başkanlarını sorumluluklarını yerine getirmeleri konusunda uyardı. 2016'daki Rusya krizi, terör saldırıları, 15 Temmuz hain darbe girişimi gibi olayların olduğu dönemde Antalya Valiliği görevine geldiğini hatırlatan Karaloğlu, “Biz tam ateşin ortasında aslında Antalya'da göreve başlamıştık. Ama Antalya'ya gelip, anlayıp, bildikten sonra aslında Antalya'nın 2016'daki krizi çok çabuk aşabileceğini, hem Antalya hem Türkiye'de bu potansiyelin olduğunu her platformda dile getirdik. Hiçbir zaman ümitsiz olmadık. Çünkü ben Antalya'nın iş insanlarına, potansiyeline güveniyordum. Çünkü krizin kaynağı da Antalya değildi, dışındaki etkenler nedeniyle bir kriz yaşıyorduk. Bunu çok hızlı aşarız diyorduk ve 2016'da ateş ortamında 2017 yılı için 10 milyon turist demiştik ve gerçekleşti" şeklinde konuştu. 2018 için de 14 milyon hedefinin ortaya konulduğunu kaydeden Karaloğlu, “Bugün itibariyle 10 milyon 695 bin yabancı bu şehre sadece iki havalimanıyla gelmiş durumda. Eylülde neredeyse ağustos doluluklarını yaşıyoruz. Bu, sezonu uzattığımız anlamına da geliyor. Zaten sezonu uzatmadan 14-15 milyonları bu şehirde görme şansımız yok. Sadece 3-4 aya sıkıştırarak görme şansımız yok. Bu sene onu yaşıyoruz. Eylül ayı çok iyi, ekim verileri çok iyi. Bir turizmcimiz kasım ayında bile yüzde 75 doluluğa şimdiden ulaştıklarını ifade etti. Kasım 15'e kadar da veriler fena değil. Bu şunu gösteriyor, 2018'de hedeflediğimiz yere, 14 milyona ulaşacağız veya yakın bir yerde tamamlamış olacağız" dedi. ‘Türkiye’ye öncülük edebilir’ Vali Karaloğlu, Antalya'nın çok önemli bir tarım, üretim şehri olduğunu belirterek Türkiye'nin özellikle örtüaltı üretiminde lider, 6 milyon ton yaş sebze ve meyve üretilen, çoğunluğu ihraç edilen bir şehir olduğunu söyledi. Sanayi şehri planında ise ileri teknoloji ürünler, Antalya'yı bir yazılım üssüne dönüştürecek, siber güvenlik, yapay zeka çalışmalarının yapıldığı bir şehre dönüştürmek gerektiğini vurgulayan Karaloğlu, “Antalya'nın ekosistemi bunlar için çok uygun ortam oluşturuyor. Yazılımın yerli değil, siber güvenlik ve yapay zeka çalışmalarınız yoksa ülkenizin tam bağımsız ve güvenli olması da mümkün değil. Antalya'nın ekosistemiyle bu konuda Türkiye'de öncülük edebilecek şehirlerden biri olduğunu düşünüyorum" dedi. Ekonomik sorunlarla ilgili de konuşan Vali Karaloğlu, şunları söyledi; “Ekonomide bir sorunumuz var ama bunun ekonomik bir kriz olmadığını söylüyoruz. Bu bir ekonomik saldırı, ciddi bir ekonomik saldırı altındayız. PKK'sı, FETÖ'sü, DEAŞ'ın çeşitli saldırılarla diz çöktüremediği ülkemiz, aslında doların silah olarak çekildiği, ekonominin silah olarak kullanıldığı bir saldırı altında. Bu ülkenin, bu milletin bunu aşabilecek gücü ve potansiyeli var. Zaman ekonomik zafer kazanma zamanıdır. Bunu da ancak yine birlik, beraberlik, dayanışma kültürü içinde hep beraber çok kısa vadede aşabileceğimize inanıyorum.” ‘İhbar edin’ uyarısı İmar Barışı Yasası'yla ilgili 1 Ocak 2018 tarihi sonrasında birçok kişi tarafından yapılan kaçak yapılarla ilgili sorunun da gündeme geldiği toplantıda Vali Karaloğlu, bu yapıların yıkıldığı ve yıkılmaya devam edileceğini açıkladı. Yasanın çok açık ve net olduğunu belirten Karaloğlu, “01.01.2018'den sonra yapılacak bütün yapılar yıkılacak. Bu yetki ve sorumluluk, imarla ilgili düzenlemeyi yapma görevi, aslında belediyelerimizindir. Eğer herhangi bir belediye sınırları içinde imara aykırı bir yapı yapılıyorsa buna derhal müdahale etmek görevi ve sorumluluğu var her belediyemizin, her belediye başkanımızın. Ama biz Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve il müdürlüğü üzerinden bunların takibine devam ediyoruz. Geçen hafta Döşemealtı'nda 18 yapıyı yıktık, yıkmaya da devam edeceğiz" dedi. Bu kaçak yapılara engel olmada asıl görevin belediyelerde olduğunu vurgulayan Karaloğlu, “Yapılanları yıkma görevi belediyelerimizin. Belediyelerimizi görevlerini ve sorumluluklarını yerine getirmeye bir kez daha davet ediyorum. Kesinlikle vatandaşın birikmiş problemini çözmek için çıkarılmış imar barışını kötü niyetlilerin emellerine heba etmememiz lazım. Yoksa bu işin sonu yok. Türkiye'de en çok imar problemi olan şehirlerden biri de Antalya. Ama vatandaşın birikmiş problemini çözmek için iyi niyetle çıkarılmış bir yasayı kötü niyetli insanların sulandırmasına izin vermememiz lazım. Öncelikle belediyelerimizin dikkatli olması lazım, bölgenizde gördüğünüz, duyduğunuz bu tip yapıları lütfen hem belediyelerimize hem de Çevre Şehircilik il müdürlüğümüze ihbar edin" dedi. İnşaat sektöründe Antalya kampanyası ATSO Başkanı Davut Çetin ise toplantıda ülke ve kent ekonomisindeki sorunlardan bahsetti. İmar barışı nedeniyle özellikle SİT alanlarında yeni inşaatlara başlandığının görüldüğüne dikkat çeken Çetin, sonradan imar barışı için yapılan inşaatlara af olmayacağını ve bu konuya herkesin dikkat etmesi gerektiğini söyledi. Sektörel sorunları da anlatan Çetin, inşaat sektöründe faiz artışının konut satışlarını zorladığını söyledi. Çetin, “Kredi faizleri gerçekten çok artmıştır. İnşaat sektörümüzle birlikte Antalya'da konut kredisi kampanyası başlatmak istiyoruz. İnşaat sektörümüz konut fiyatında indirim yaparak, kredi faizini düşürmek için teklif getirmiştir. İstanbul'da bu kampanyalar yapılmıştır. Biz de Antalya'da düşük faizli konut kampanyası için bankalarla görüşüyoruz. Bu dönemi sektörel kampanyalarla atlatmak için çalışmalıyız, sektör içinde dayanışmaya önem vermeliyiz" diye konuştu.Esra ALTUNKES
Güncel
25 Eylül 2018 - 18:16
Güncelleme: 25 Eylül 2018 - 18:17
Belediyelere çağrı
ATSO Meclisi’nin konuğu: Vali Karaloğlu
Güncel
25 Eylül 2018 - 18:16
Güncelleme: 25 Eylül 2018 - 18:17