Antalya'da kendisine el işareti yaptığı gerekçesiyle, bedensel engelli öğrencinin yanağını çektiği iddia edilen öğretmen, 'Tahrik altında kalarak, nüfuzunu kötüye kullanmak suretiyle kendini savunamayacak durumdaki kişiyi kasten yaralama' suçlamasıyla bin 500 lira cezaya çarptırıldı
Bin 500 lira ödeyecek
Necati-Fatma Dölen İlköğretim Okulunda sınıf öğretmeni olarak görev yapan S.K. hakkında, ikinci sınıf öğrencisi, B.Ö'nün (9), yanağını çekmesi nedeniyle ''Tahrik altında kalarak nüfuzunu kötüye kullanmak suretiyle, kendini savunamayacak durumdaki kişiyi kasten yaralama'' suçlamasıyla 2. Sulh Ceza Mahkemesinde açılan dava sonuçlandı. Mahkeme, S.K'yı 3 ay hapis cezasına çarptırdı. Hapis cezası adli para cezasına çevrilen S.K, 4 taksitle ödemek şartıyla bin 500 lira ceza ödemeye mahkum edildi.
Öğrenciyi uyardım
Duruşmada, 27 yıllık öğretmen olduğunu ve ilk defa bir öğrencisiyle bu şekilde karşı karşıya geldiğini belirten S.K, iddiaları kabul etmeyerek, ''Öğrenciyi uyardım. Ancak ona zarar verecek bir eylemde bulunmadım'' dedi. Öğrencinin annesi H.Ö. ise öğretmenin davranışının cezasız kalmamasından duyduğu memnuniyeti ifade ederek, öğretmenin tutanaklarda yer alanın aksine, yanağını çekmediğini, oğlunu tokatladığını iddia etti.
Psikilojisi bozuldu
Oğlunun doğuştan el ve ayaklarında yüzde 43 oranında özür ve sol gözünde yüzde 80 oranında görme kaybı bulunduğunu anlatan anne H.Ö, ''Olayın yaşandığı sırada tesadüf eseri okuldaydım. Koridorda oğlumun yerde yattığını gördüm. Oğlumun yanına gittiğimde sağ tarafında kızarıklık vardı. Öğretmene 'Niye vurdun' diye sordum. 'Özürlü olduğunu bilseydim vurmazdım' cevabını verdi. Özürlü olsun ya da olmasın, öğretmen çocuklara vurma hakkını nereden alıyor'' dedi. Anne H.Ö, oğlunun olaydan sonra psikolojisinin bozulduğunu ve okula gitmek istemediğini belirtti
Bin 500 lira ödeyecek
Necati-Fatma Dölen İlköğretim Okulunda sınıf öğretmeni olarak görev yapan S.K. hakkında, ikinci sınıf öğrencisi, B.Ö'nün (9), yanağını çekmesi nedeniyle ''Tahrik altında kalarak nüfuzunu kötüye kullanmak suretiyle, kendini savunamayacak durumdaki kişiyi kasten yaralama'' suçlamasıyla 2. Sulh Ceza Mahkemesinde açılan dava sonuçlandı. Mahkeme, S.K'yı 3 ay hapis cezasına çarptırdı. Hapis cezası adli para cezasına çevrilen S.K, 4 taksitle ödemek şartıyla bin 500 lira ceza ödemeye mahkum edildi.
Öğrenciyi uyardım
Duruşmada, 27 yıllık öğretmen olduğunu ve ilk defa bir öğrencisiyle bu şekilde karşı karşıya geldiğini belirten S.K, iddiaları kabul etmeyerek, ''Öğrenciyi uyardım. Ancak ona zarar verecek bir eylemde bulunmadım'' dedi. Öğrencinin annesi H.Ö. ise öğretmenin davranışının cezasız kalmamasından duyduğu memnuniyeti ifade ederek, öğretmenin tutanaklarda yer alanın aksine, yanağını çekmediğini, oğlunu tokatladığını iddia etti.
Psikilojisi bozuldu
Oğlunun doğuştan el ve ayaklarında yüzde 43 oranında özür ve sol gözünde yüzde 80 oranında görme kaybı bulunduğunu anlatan anne H.Ö, ''Olayın yaşandığı sırada tesadüf eseri okuldaydım. Koridorda oğlumun yerde yattığını gördüm. Oğlumun yanına gittiğimde sağ tarafında kızarıklık vardı. Öğretmene 'Niye vurdun' diye sordum. 'Özürlü olduğunu bilseydim vurmazdım' cevabını verdi. Özürlü olsun ya da olmasın, öğretmen çocuklara vurma hakkını nereden alıyor'' dedi. Anne H.Ö, oğlunun olaydan sonra psikolojisinin bozulduğunu ve okula gitmek istemediğini belirtti