Eğitim-İş Antalya Şube Başkanı Fatin Iltar, sendika binasında basın toplantısı düzenleyerek, Milli Eğitim Bakanlığı’nın öğretmenleri hedef tahtasına koyduğunu öne sürdü. Iltar, “Öğretmenleri ALO 147, BİMER, CİMER gibi uygulamalarla veliyle ve öğrenciyle karşı karşıya getiren, sürekli baskı altında tutan MEB, son olarak ise 9 Haziran 2017 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ‘Ulusal Öğretmen Strateji Belgesi’ hedefleri arasında eğitimde performans değerlendirme uygulamasına da yer vermiştir. 12 ilde pilot uygulaması yapılan öğretmen performans sisteminden sonra yeni bir yönetmelik taslağı yayınlanmış, yakın zamanda da yürürlüğe gireceği ifade edilmektedir. MEB tarafından öğretmenlerin mesleki yeterliliklerini arttırmak için uygulanacağı iddia edilen performans değerlendirme sistemi eğitimin hiçbir sorununu çözemeyeceği gibi tam tersine yeni sorunların doğmasına sebep olacaktır” dedi.
‘Performans baskısı’
Öğretmenlerin performansı için yapılacak değerlendirmede ortaya çıkacak olan performans notunun okul müdürü, zümre öğretmenleri, zümre dışı öğretmenler, veliler, öğrenciler ve öğretmenin öz değerlendirmesi sonucunda elde edileceğini anlatan Iltar, “4 yılda bir yapılacak sınav notunun da yüzde 30’u o yıl değerlendirmeye eklenecektir. Eğitimin niteliği, hiçbir bilimsel karşılığı olmayan performans değerlendirmesi ile değil, öğretmene değer vererek, velinin, öğrencinin ve toplumun gözünde öğretmenin mesleki saygınlığını arttırarak sağlanabileceği açıkken, öğretmeni her an 'diken üstünde' tutacak bu yöntem asla kabul edilemez. Bakanlığın performans değerlendirme uygulaması öğretmenlerin birbirine ve öğrencilerine karşı güvensizliğini arttıracak, sürekli performans baskısı ve tehdit altında çalışmasının önünü açacaktır! Performans değerlendirmesiyle öğretmenlerin yaptıkları işin niteliğinden çok ‘yüksek performans’ üzerinden bireysel değerlendirmeye tabi tutulması, okullarda herkesin birbirinin ‘rakibi’ olduğu düşüncesinin gelişmesine ve iş barışının tamamen bozulmasına neden olacaktır. Öğretmenlik rekabetle değil dayanışma ile yapılacak bir meslektir. Deneyimlerimizle biliyoruz ki mesleki dayanışma zümre ve okul başarısını artıran önemli etkendir. Bakanlığın uygulamaya çalıştığı performans değerlendirme yönteminin dünyanın hiçbir yerinde benzer bir örneği yoktur. Performans değerlendirmesi bahanesiyle öğretmenleri; öğrenciler ve velilerle karşı karşıya getirecek, öğrenci ve veliyi 'memnun edilecek müşteri' ; öğretmeni ‘satış görevlisi’ olarak gören bu uygulamayı kabul etmemiz mümkün değildir! Öğretmen yetiştirmedeki eksiklikler, atanma sorunları, çalışma koşulları, iş güvencesi açısından yaşanan kaygılar mesleğimizi itibarsızlaştırmıştır Öğretmen yalvarmaz, öğretmen boyun eğmez, öğretmen el açmaz” şeklinde konuştu.
Esra ALTUNKES