Ağır eleştiriler yönelttiği CHP’den istifa ettikten sonra AK Parti’ye geçeceği konuşulan Reşat Oktay, Akdeniz Manşet’e zehir zemberek açıklamalarda bulundu. Oktay, “Partinin cemaatlerle ilişkisi var. Gözlerimle gördüm, kulaklarımla duydum. Bu partiyi başkaları yönetiyor” dediAntalya Büyükşehir Belediye Meclisi'nde 2009-2014 yılları arasında MHP, 2014 yerel seçimlerinde de CHP çatısı altında Muratpaşa ve Büyükşehir Belediyesi Meclis üyeliğine seçilen Mustafa Reşat Oktay, önceki gün partisinden istifa etti. Açıklamasında CHP’yi eleştiren Oktay, partinin yeterli ve seviyeli muhalefet oluşturamadığını öne sürdü. CHP'nin İYİ Parti ile oluşturduğu ittifak sonrası Kepez ve Aksu ilçelerindeki uygulamaları da eleştiren Oktay, “Aksu’da Parti Meclisi'nden (PM) çıkan adayın yaklaşık bir ay sonra adaylıktan azledilmesi, Kepez mevcutta MYK kararı ile yayımlanan genelgeye uygun müracaat eden aday adayı olmasına rağmen ve kendi tabanında bir aday yerine kafaları karıştıracak şekilde ittifakın diğer ortağı İYİ Partili bir kişinin aday yapılması parti emekçilerini hayal kırıklığına uğratmıştır” dedi. Oktay, CHP’nin ülke genelinde ve Antalya'da iktidarı hedeflemediği, muhalefet ikliminden hızla uzaklaştığı ve bu sebeple CHP'de siyaset yapma imkanı kalmadığını da belirtti.Perde arkasını anlattı
Siyaset kulislerini hareketlendiren bu istifanın ardından AK Parti’ye geçeceği öne sürülen Reşat Oktay, söylentileri Akdeniz Manşet’e değerlendirdi. Sözlerine, “Hiçbir siyasi yapı veya kişiye angaje olarak alınmış bir karar değil” diyerek başlayan Oktay, istifanın perde arkasını şöyle anlattı: “Muratpaşa’ya belediye başkan aday adayı oldum. Bu adaylığımız yüzde 99,9 seviyesine getirildi ve dosyamız MYK’ya verildi. Ancak Parti Meclisi’nde, Ümit Uysal Muratpaşa’ya resmen aday olmamasına rağmen benimle birlikte oylattırıldı. 22’ye 27 oyla adaylığı kaybettim. Tepkimin bir nedeni bu. Çünkü burada bir hukuksuzluk söz konusu. Parti tüzüğüne aykırılık söz konusu. Ümit Uysal’ın Büyükşehir’de Muhittin Böcek’le oylattırılması gerekirdi. Hatta PM’ye tek aday olarak sunulması gerekirdi çünkü Muhittin Böcek’in adaylık başvurusu da yoktu.”‘Parti cemaatlerle ilişkili’
CHP üst yönetiminin seküler bir yönetim anlayışı ortaya koyduğunu savunan Reşat Oktay, şöyle devam etti: “CHP’de görüntüde bir laiklik, Atatürkçülük anlayışı olsa da, arka planda çeşitli cemaatlerle ilişkili bir yapı var. Bunu ben gözlerimle gördüm, kulaklarımla duydum ve vicdani kanaat getirdim. Artık bu parti kendi tüzüğüne dayalı bir önderlik kanaati ile yürütülmüyor. Bu parti birileri tarafından kullanılarak idare ediliyor.”‘Ümit Uysal siyasi gaspçı’
“Mahkeme kadıya mülk değil. Ümit Uysal siyasi bir gaspçı. 2014’ün gaspçısı öncelikle. Aday bile değilken, 7 aday varken getirip onu belediye başkanı yaptılar. Bu bir siyasi gasptır. Oraya müracaat eden parti emekçilerinin, partiye gönül vermiş, parti için çalışan insanların emeklerinin gaspıdır. 2019’a geldiğimizde, kendisi Büyükşehir’e aday oldu, doğal olarak biz de 5 arkadaş Muratpaşa’ya aday olduk. Partinin genelgesine uygun hareket ettik. Fakat son noktada, partiye genelgeye dayalı resmi müracaatı olmadığı halde Muhittin Böcek’i sorgusuz sualsiz Büyükşehir’e aday yaparken, müracaatı olan Ümit Uysal dikkate alınmadı. O da müracaatı olmadığı Muratpaşa için Parti Meclisi’nde benimle oylatıldı. Doğal olarak o belediye başkanı, bu tür dizaynları iyi bilen bir arkadaş ve neticede ben 5 oyla kaybettim.”‘Dinç, partiyle dalga geçiyor’
“Bir ay kan içip kızılcık şerbeti içtim diyerek sustum. Son noktaya geldik ve partinin ilkeleri bir kez daha alt üst edildi. Kepez’de CHP’de kaldı adaylık. Fakat insanlarla dalga geçe geçe İYİ Parti’li Murat Dinç aday yapıldı. Partinin resmi müracaatı olan adayı varken (Garip Erdoğan) üstelik.. Beğenirsin veya beğenmezsin. Kaybedeceksen de Garip’le kaybet. Veya kendin aday devşir. Mesela de ki, Cavit Arı gel sen aday ol. Veya eski milletvekili Nefi Kara’ya ‘arkadaş gel aday ol görev yap’ de örneğin.. Hatta Ümit Uysal’ı ver oraya. Yani parti gücünü öyle gösterir. İstanbul’da, birçok yerde rotasyon yaptılar. Burada da yapabilirlerdi.Şimdi ne oldu? Murat Dinç’i aday yaptılar. Adam açıklanır açıklanmaz dedi ki, “Ben partiler üstü adayım”.. Partiyi aşağılıyor, partilileri aşağılıyor. İkincisi sen toplumun her kesiminden oy almak durumundasın. HDP’nin 40 bine yakın seçmeni var. Peki Murat Dinç bu 40 bin seçmenin kaçının oyunu alabilecek?”‘Seçmene saygı için bekledim’
“Neticede ben artık doldum. Onlarca başka sebep de var. Ve dedim ki benim artık bu partide durmama gerek yok. Ayrıca bu kararım dünden bugüne olan bir şey de değil. Aylar öncesinden bir birikimin sonucu. Sadece görev süremin bitmesini bekledim. Çünkü neticede CHP oylarıyla seçilmiş bir meclis üyesiyim. Bana oy veren partililere saygısızlık yapmamak adına bugüne kadar bekledim. Kepez’de bir partili olarak Murat Dinç’in arkasında duramam dedim ve istifa ettim. Kimsenin arkasında veya kimseye angaje olarak yapılmış bir şey değil bu.”‘1 Nisan’a kadar bağımsızım'
Reşat Oktay, AK Parti’ye geçeceği iddialarını ise şöyle değerlendirdi: “Ben her zaman, her an Hakan Tütüncü’yle de, Menderes Türel’le de AK Parti İl Başkanı İbrahim Ethem Taş’la da görüşebilirim. Çünkü ben hala Büyükşehir Meclis Üyesi’yim. Her ortamda görüşebilirim, bu ayrı bir şey. Fakat ben falan partiye geçmek için istifa etmedim. Böyle bir şey yok. Benim derdim bir yerlerde koltuk kapmak olsa, yeniden meclis üyeliği gibi bir hedefim olsa niye istifa edeyim. CHP’de yine meclis üyesi olurdum. Buna da kimse engel olamazdı. Meclis üyesi olmak için gitti istifa etti dedirtir miyim? Hiçbir yere aday değilim, hiçbir yere de aday olmayacağım. Bu seçim sürecini bağımsız olarak geçireceğim. Seçim bittikten sonra siyaset beni nerede talep ederse ben orada olurum. Siyaset bizi talep eder veya etmez o ayrı bir şey ama şu an ben talep etmiyorum. Ayrıca meclis üyesi, belediye başkanı vs. olmadan siyaset yapılmaz diye bir kural var mı?”‘İddiaların hepsi asparagas’
“İstifa ettikten sonra kimi beni Menderes Türel’e başdanışman yaptı, kimi Mesut Kocagöz’e karşı bir hamle olarak değerlendirdi. Bunların hepsi asparagas. Ha AK Parti’ye gidecek olursam da, gitmem gerekirse de delikanlı gibi giderim. Ama şu an öyle bir kurgum yok. 1 Nisan’a kadar bağımsız kalacağım. Sonrasında ülke siyasetine göre kendime bir yön seçeceğim. Ben de siyaseti talep edebilirim, siyaset de beni talep edebilir. Ancak bu, bugünkü istifamın gerekçesi değildir. İstifa gerekçem, partinin iyi yönetilmemesidir, iktidar hedefinden uzaklaşmasıdır, hatta muhalefet ikliminden de uzaklaşacak şekilde partinin kötü yönetilmesidir. Tabanın sesinin dinlenmemesiyle, tüzüğünün uygulanmamasıyla ilgili bir parti eleştirisi yaparak istifa ettim.”Yunus ERDOĞAN
Siyaset kulislerini hareketlendiren bu istifanın ardından AK Parti’ye geçeceği öne sürülen Reşat Oktay, söylentileri Akdeniz Manşet’e değerlendirdi. Sözlerine, “Hiçbir siyasi yapı veya kişiye angaje olarak alınmış bir karar değil” diyerek başlayan Oktay, istifanın perde arkasını şöyle anlattı: “Muratpaşa’ya belediye başkan aday adayı oldum. Bu adaylığımız yüzde 99,9 seviyesine getirildi ve dosyamız MYK’ya verildi. Ancak Parti Meclisi’nde, Ümit Uysal Muratpaşa’ya resmen aday olmamasına rağmen benimle birlikte oylattırıldı. 22’ye 27 oyla adaylığı kaybettim. Tepkimin bir nedeni bu. Çünkü burada bir hukuksuzluk söz konusu. Parti tüzüğüne aykırılık söz konusu. Ümit Uysal’ın Büyükşehir’de Muhittin Böcek’le oylattırılması gerekirdi. Hatta PM’ye tek aday olarak sunulması gerekirdi çünkü Muhittin Böcek’in adaylık başvurusu da yoktu.”‘Parti cemaatlerle ilişkili’
CHP üst yönetiminin seküler bir yönetim anlayışı ortaya koyduğunu savunan Reşat Oktay, şöyle devam etti: “CHP’de görüntüde bir laiklik, Atatürkçülük anlayışı olsa da, arka planda çeşitli cemaatlerle ilişkili bir yapı var. Bunu ben gözlerimle gördüm, kulaklarımla duydum ve vicdani kanaat getirdim. Artık bu parti kendi tüzüğüne dayalı bir önderlik kanaati ile yürütülmüyor. Bu parti birileri tarafından kullanılarak idare ediliyor.”‘Ümit Uysal siyasi gaspçı’
“Mahkeme kadıya mülk değil. Ümit Uysal siyasi bir gaspçı. 2014’ün gaspçısı öncelikle. Aday bile değilken, 7 aday varken getirip onu belediye başkanı yaptılar. Bu bir siyasi gasptır. Oraya müracaat eden parti emekçilerinin, partiye gönül vermiş, parti için çalışan insanların emeklerinin gaspıdır. 2019’a geldiğimizde, kendisi Büyükşehir’e aday oldu, doğal olarak biz de 5 arkadaş Muratpaşa’ya aday olduk. Partinin genelgesine uygun hareket ettik. Fakat son noktada, partiye genelgeye dayalı resmi müracaatı olmadığı halde Muhittin Böcek’i sorgusuz sualsiz Büyükşehir’e aday yaparken, müracaatı olan Ümit Uysal dikkate alınmadı. O da müracaatı olmadığı Muratpaşa için Parti Meclisi’nde benimle oylatıldı. Doğal olarak o belediye başkanı, bu tür dizaynları iyi bilen bir arkadaş ve neticede ben 5 oyla kaybettim.”‘Dinç, partiyle dalga geçiyor’
“Bir ay kan içip kızılcık şerbeti içtim diyerek sustum. Son noktaya geldik ve partinin ilkeleri bir kez daha alt üst edildi. Kepez’de CHP’de kaldı adaylık. Fakat insanlarla dalga geçe geçe İYİ Parti’li Murat Dinç aday yapıldı. Partinin resmi müracaatı olan adayı varken (Garip Erdoğan) üstelik.. Beğenirsin veya beğenmezsin. Kaybedeceksen de Garip’le kaybet. Veya kendin aday devşir. Mesela de ki, Cavit Arı gel sen aday ol. Veya eski milletvekili Nefi Kara’ya ‘arkadaş gel aday ol görev yap’ de örneğin.. Hatta Ümit Uysal’ı ver oraya. Yani parti gücünü öyle gösterir. İstanbul’da, birçok yerde rotasyon yaptılar. Burada da yapabilirlerdi.Şimdi ne oldu? Murat Dinç’i aday yaptılar. Adam açıklanır açıklanmaz dedi ki, “Ben partiler üstü adayım”.. Partiyi aşağılıyor, partilileri aşağılıyor. İkincisi sen toplumun her kesiminden oy almak durumundasın. HDP’nin 40 bine yakın seçmeni var. Peki Murat Dinç bu 40 bin seçmenin kaçının oyunu alabilecek?”‘Seçmene saygı için bekledim’
“Neticede ben artık doldum. Onlarca başka sebep de var. Ve dedim ki benim artık bu partide durmama gerek yok. Ayrıca bu kararım dünden bugüne olan bir şey de değil. Aylar öncesinden bir birikimin sonucu. Sadece görev süremin bitmesini bekledim. Çünkü neticede CHP oylarıyla seçilmiş bir meclis üyesiyim. Bana oy veren partililere saygısızlık yapmamak adına bugüne kadar bekledim. Kepez’de bir partili olarak Murat Dinç’in arkasında duramam dedim ve istifa ettim. Kimsenin arkasında veya kimseye angaje olarak yapılmış bir şey değil bu.”‘1 Nisan’a kadar bağımsızım'
Reşat Oktay, AK Parti’ye geçeceği iddialarını ise şöyle değerlendirdi: “Ben her zaman, her an Hakan Tütüncü’yle de, Menderes Türel’le de AK Parti İl Başkanı İbrahim Ethem Taş’la da görüşebilirim. Çünkü ben hala Büyükşehir Meclis Üyesi’yim. Her ortamda görüşebilirim, bu ayrı bir şey. Fakat ben falan partiye geçmek için istifa etmedim. Böyle bir şey yok. Benim derdim bir yerlerde koltuk kapmak olsa, yeniden meclis üyeliği gibi bir hedefim olsa niye istifa edeyim. CHP’de yine meclis üyesi olurdum. Buna da kimse engel olamazdı. Meclis üyesi olmak için gitti istifa etti dedirtir miyim? Hiçbir yere aday değilim, hiçbir yere de aday olmayacağım. Bu seçim sürecini bağımsız olarak geçireceğim. Seçim bittikten sonra siyaset beni nerede talep ederse ben orada olurum. Siyaset bizi talep eder veya etmez o ayrı bir şey ama şu an ben talep etmiyorum. Ayrıca meclis üyesi, belediye başkanı vs. olmadan siyaset yapılmaz diye bir kural var mı?”‘İddiaların hepsi asparagas’
“İstifa ettikten sonra kimi beni Menderes Türel’e başdanışman yaptı, kimi Mesut Kocagöz’e karşı bir hamle olarak değerlendirdi. Bunların hepsi asparagas. Ha AK Parti’ye gidecek olursam da, gitmem gerekirse de delikanlı gibi giderim. Ama şu an öyle bir kurgum yok. 1 Nisan’a kadar bağımsız kalacağım. Sonrasında ülke siyasetine göre kendime bir yön seçeceğim. Ben de siyaseti talep edebilirim, siyaset de beni talep edebilir. Ancak bu, bugünkü istifamın gerekçesi değildir. İstifa gerekçem, partinin iyi yönetilmemesidir, iktidar hedefinden uzaklaşmasıdır, hatta muhalefet ikliminden de uzaklaşacak şekilde partinin kötü yönetilmesidir. Tabanın sesinin dinlenmemesiyle, tüzüğünün uygulanmamasıyla ilgili bir parti eleştirisi yaparak istifa ettim.”Yunus ERDOĞAN