Akdeniz Manşet Gazetesi’ne haftalık röportaj serisini bu sayıdaki konuğu, ortaya koydukları farklı STK perspektifiyle çok kısa sürede adını duyuran Konyaaltı Gençlik Derneği (KONGED) Başkanı Ahmet Alper Alveroğlu oldu. Kurulduğu 2014 yılından bu yana yürüttükleri çalışmalar ve ortaya koydukları projeler ile ses getiren Dernek Başkanı Alveroğlu, siyasetin ayrıştırdığı noktaları yeniden birleştirilebileceğini söyledi. ‘STK’lar da siyasetin yapamadığı birçok şeyi yapabilir’ diyen Alveroğlu,siyasetin boş bıraktığı alanların doldurulabileceğini ifade etti. Dernek adı altında birçok sivil toplum kuruluşu olduğunu ve bunların çoğunun işlevsiz kaldığını belirten Alveroğlu, ülke genelindeki bu açığın kendilerini motive ettiğini kaydetti. Yaklaşık iki yıl içerisinde 180 projeyle saha indiklerini vurgulayan Alveroğlu, insanların yaşadığı kente katkı koymalarının önünü açtıklarını söyledi.
** Öncelikle okuyucularımıza kendinizi kısaca tanıtır mısınız?
İsmim Ahmet Alper Alveroğlu. Konyaaltı Gençlik Derneği (KONGED) Genel başkanlığını yürütüyorum. Daha önce bir siyasi partinin Konyaaltı gençlik kolları ilçe başkanlığını yürüttüm. Siyasetin bazı konularda yetersiz olduğunu anlayınca siyaseti bıraktım. 2014 yılında 7 arkadaşımla Konyaaltı Gençlik Derneği (KONGED) kurduk. Çok hızlı çalışmalar ile sesimizi Antalya’da duyuran etkin bir dernek ve sivil toplum kuruluşu haline geldik.
** KONGED’in amacı, hedefi nedir? Bize biraz derneğinizden bahseder misiniz ?
Konyaaltı Gençlik Derneği, adında vurgulandığı gibi bir gençlik derneği. İki yıl önce Konyaaltı adıyla kurduk. Daha önce aktif siyasette bir girişimim vardı. Siyasetin bazı noktalarda yetersiz kaldığı düşüncesiyle bir sivil toplum kuruluşu kuralım diye düşündük arkadaşlarla. STK kurarken ülkedeki STK açığı bizi motive etti. İçinde herkesin olduğu heryaş grubundan olduğu, her meslek grubundan insanların olduğu, hatta her dünya görüşüne sahip kişilerin olduğu bir ekip kurmak istedik. Ve şimdi 50 aktif üyemizle kendimiz Antalya’nın Türkiye’nin özeti haline getirdik.
** Neden marka değeri olarak Kepez, Muratpaşa ya da başka bir ilçe ismi değil Konyaaltı? Birvefa borcunda dolayı mı Konyaaltı?
Neden Konyaltı ismini seçtiğimizi size şöyle açıklayabilirim. Bizler Konyaaltı’nın bir marka olmasını istiyoruz. Şu arkamızdaki Feslikan Yaylası’ndan Konyaaltı sahiline kadar bir marka değeri var. Bu markayı önce Antalya’ya sonra Türkiye kamuoyuna tanıtmak için seçtik. Keşke bir ekip çıksa Muratpaşa’yı alsa, bir ekip çıksa Kepez’i alsa. Sadece turizmde değil, ekonomi, yerel siyaset gibi birçok noktada Konyaaltı’nın önemli bir model olabileceğini düşünüyoruz. Herkesin yaşayabileceği bir kent. Gelişim süreci çerçevesinde nüfusunu iki katına çıkartan bir kent. Nüfusu 150 bini aştı.
** Siyasetin yetersiz kaldığını söylediniz. Size göre siyaset hangi açılarda yetersiz kaldı?
Türkiye’deki siyaset atmosfer son süreçte biraz daha zorlaştı. Bu sadece siyasi partilerden kaynaklanmıyor. Toplum olarak biz biraz fanatizmle yaklaşıyoruz. Tutuğumuz takıma fanatizmle bağlanıyoruz. Fanatizm duygusuyla seviyor, aynı duygularla nefret ediyoruz. Bu noktalar bizi ayrıştırdı. Birleştirmemize fırsat verecek bir zemin oluşturmak arayışına girdik. Siyaset sanırım bu noktada eksik kaldı. Ve bu da bizi bu yola yöneltti. STK’lar da siyasetin yapamadığı birçok şeyi yapabilir. Biz siyasete asli olanların da müdahil olmasını istiyoruz.
** Demokrasiyi tabana yaymak mı istiyorsun?
Kesinlikle, belediye meclislerinde kararlar alınırken meclis üyeleri ile alınıyor. Biz bu tür kararlarda toplumun da aktif yer almasını istiyoruz. Biz yerel demokrasiyi daha doğrusu tabanda demokrasiyi çok fazla önemsiyoruz.
** Çok kısa bir zaman zarfı içerisinde ses getirecek birçok projeye imza attınız. Bu projelerle nihai hedefinizi ortaya koyabildiniz mi?
Hedeflediğimiz asıl şey siyasetin boş bıraktığı alanları doldurmaktı. KONGED kurulduğunda baktığımızda ekonomik konulara müdahil, sosyal konularda müdahil, birçok konuda müdahil. Bunlara baktığımızda KONGED’in amacı nedir sorusu akıllara geliyor. Gelecek nesillere rol model olmayı amaçlıyoruz. ‘Ben de varım’ sloganıyla kurulduk, ‘Şehre dokun’ sloganıyla birçok projeyi hayata geçirdik. Belediyelerimiz çok güzel etkinlikler yapıyor. Peki, şehirde yaşayan insanlarımız yaşadığı şehir için neler yapıyor? Çok az şey yapıyor. Biz bu insanlara fırsat verdik. Bu kampanya ile insanların yaşadığı kente dokunmasını istedik. Ve başardığımıza da inanıyoruz.
** Siyaset bazında bir hedefiniz var mı peki?
Bizlere; ‘aranızda bir milletvekilimi çıkartacak mısınız’ diye soranlar da var. Biz seçimlere talip değiliz, gönüllere talibiz. Biz bir sivil toplum kuruluşuyuz, siyasi parti değiliz. Bizim en büyük seçimimiz gece kafamızı yastığa koyduğumuzda vicdanlarımız rahat ediyor mu etmiyor mu ona bakıyoruz. İnşallah KONGED’in içinden onlarca belediye başkanı, onlarca milletvekili onlarca meclis üyesi çıkar. Ama nihai hedefimiz biz Antalya’nın yarınlarına talibiz. Bu şehri yönetecek bir ekip kuracağımıza inanıyoruz. Bu renkli ekip Antalya’nın tüm yönetim sürecinde aktif olarak müdahil olmalı buna zemin hazırlıyoruz
** Hayata geçirdiğiniz projelerden biraz bahseder misiniz?
Şimdiye kadar 180 başlık altında sahaya inmişiz. Konyaaltı Seyir Terasını görsel bir alana çevirdik. Bunu Antalya’da yaşan inanlarla yaptık. Konyaaltı Kent Meydanı’nda kadın anıtı diktik bunun gibi onlarca etkinliği bu kente yaşayan insanlarla yaptık. Türkiye’de ilk defa bir sivil toplum kuruluşu olarak bir radyo kurduk. KONGED Spor Kulübü’nü kurduk. Kendi işini kurmak isteyen gençler için KOSGEB’in verdiği girişimci eğitimi var. Biz bu eğitimleri KOSGEB ile birlikte bu eğitimleri verdik. Yaklaşık 70 gencimiz bu fırsatta yararlandı. Üniversite öğrencilerine iletişim, tarih, gibi benzer konularda akademik eğitim verdik. Dezavantajlı 300 engelli arkadaşımız için gerekli araç ve gereçler temin ettik. Mavi çocuk etkinliğimiz vardı. Antalya’da yaşayıp da deniz görmemiş çocuk var mı deseler biz inanmazdık. Ama varmış. İbradı, Elmalı gibi birçok ilçede yaklaşık 40 çocuğumuzla Konyaaltı Sahili’nde denizi seyrettik. Uçurtma uçurdular, eğlendiler. Denizin kokusunu içine çektiler. Ceza evinde kalan mahkûmların çocuklarını sinemaya götürdük, hayvanat bahçesini gezdirdik. Sosyal hizmetler yurdundaki çocuklarla huzur evindeki yaşlılarla bir arya getirdik. Oradaki doygu anlatılmaz yaşanır. O çocuklar belki hayatında annesini, anneannesini, babaannesini görmedi. Onlar o şefkati yaşadılar. Torun hasreti yaşayan yaşlılar ise o hasreti giderdiler. KONGED Bisiklet Maratonu düzenledik. 150-200 bisiklet ile yoğun araç trafiğine dikkat çektik. Son olarak Piyano Festivali’nde piyano sesini dahi duymayan insanları bu festivalle buluşturduk.
** Hayata geçirmek çalıştığınız projeleriniz var mı?
Şuanda kız hentbol takımını kurmak için çalışma başlattık. Ayrıca MS hastaları yararına bir ‘Şöhretler Turnuvası’ yapmayı hedefliyoruz. Çeşitli sanatçıların katıldığı konser ve ardından bir futbol turnuvası olacak. Dünya yıldızı Antalyasporlu Samuel Eto’o, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek gibi isimlerin oynadığı bir şöhretler turnuvası olacak. Bu projemiz için gerekli yerlere teklifimizi götüreceğiz. İnşallah gerekli desteği görürüz. Şimdi EXPO için bir proje hazırlıyoruz. Ekim ayının ortasında bu projemizi gerçekleştireceğiz inşallah. KONGED, EXPO’ya dokunacak.
** Rusya ile yaşanılan turizm kriziyle Antalya ciddi bir ekonomik buhran geçirdi. Bu krizin aşımı için neler yaptınız ya da bir projeniz var mıydı?
Dışişleri Bakanı Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu’nun olması Antalya’nın en büyük şansı. Türkiye dış politikası ister istemez Antalya’nın birinci gündemi. Antalyalılar olarak çok şanslı bir yönetim sürecini yaşıyoruz. Mevlüt Çavuşoğlu ile yaklaşık 700’e yakın öğrenciyi bir araya getirdik. Bizler Türkiye’nin ilişkisi olsun veya olmasın tüm ülkelerle kardeş dernek antlaşması imzalamak istiyoruz. Aynı gökyüzüne bakıyorsak bir birimizden ne kadar farklı olabilir. Şimdi bizler Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile kardeş dernek antlaşmasını imzalayacağız. Diğer yandan, Uluslararası Antalya Gençlik Festivali yapmak istiyoruz. Tüm dünya gençliğini Antalya’da buluşturmak istiyoruz.
** Şehre dokun diyorsunuz ya biliyorsunuz Konyaaltı’da önemli bir sorunu var taş ocakları. Bunla ilgili ne düşünüyorsunuz?
Ben vicdanen bu konuda gelgitler yaşıyorum. Bizler ev yaparken gidip en güzel mermeri seçiyoruz. Ancak çıkarılınca da kızıyoruz. Bir yandan da böyle bir zenginlik var bir yandan da bunu çıkartmamalıyız diyoruz. Bir kere şuna dikkat etmek lazım; tarım alanları, turizm alanları, sanayi alanları diye ayırmak lazım. Turizm alanlarının yanında mermer ocakları olmaz tabi ki. Bununla ilgili daha doğru bir düzenleme yapılmalıdır. Geyik Bayırı’nı biliyorsunuz. Orası ile ilgili daha önce Konyaaltı Belediyesi’nin yapmış olduğu bir müracaat vardı. Bizlerde destek olmuştuk. Ve karşılığını da aldık.
** Kadın şiddetine karşı ya da kadına yönelik projeniz de var mı?
Kadına yönelik şiddet olaylarında kadınlara kesinle hukuki destek vermeye hazırız. Bunu yanında manevi destekte vermeye çalışıyoruz. Kadınlarımıza her alanda destek vermeye çalışıyoruz. Bayan voleybol takımı kurmaya çalışıyoruz. Girişimcilik eğitimine katılanların yüzde 70’i kadınlardı. Ekonomide güçlü olan kadın sosyal hayatta da güçlü olur düşüncesiyle hareket ettik.
RÖPORTAJ: Halil FİDAN