Küçük yaşlarda gönül verdiği Antalyaspor'a 41 yaşında yönetici oldu. İş adamlığındaki başarısını, Akıncıoğlu yönetiminde de sürdüren Atmaca, Antalyaspor'un hak ettiği hizmeti alamadığını, Antalya'nın en kısa zamanda mutlaka bir stada kavuşması gerektiğini kaydetti
Antalyaspor'un başarılı yöneticilerinden Hüseyin Atmaca, Akdeniz Manşet'in 'Kuru Fasulye Günü'nde Genel Yayın Müdürü Vedat Gürhan, Haber Müdürü Şifa Çiçek ve Murat Özgen'in sorularını yanıtladı.
Hüseyin Atmaca kimdir
1969 yılında Antalya'da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Antalya'da tamamladıktan sonra 9 Eylül Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümünden mezun oldu. 1992 yılından bu güne kadar da inşaat sektöründe müteahhit olarak ticari hayatımı sürdürdü. Son yapılan genel kurulda Antalyaspor A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi olarak seçildi. Evli ve iki çocuk babası.
Antalyaspor sevgisi nasıl başladı?
70'li yılların sonlarından bu yana Antalyaspor'u takip ediyorum. Babam bana önce yemek yedirir, ardından elimden tutar maça götürürdü. Yani yaklaşık 35 yıldır Antalyaspor'u takip ederim. Lisede, üniversitede, iç saha deplasman ayırmadan maçları takip ettik. Bizim için, doğup büyüdüğümüz kentin takımını desteklemek bir sevdaydı.
Yöneticilik nasıl oldu?
Çocukluğumdan beri sevdalı olduğum takımın yöneticisi olmak benim için onurdur. Hasan Başkan aradı ve beni yönetiminde görmek istediğini söyledi. Ne yapmam gerekiyor dedim, söyledi, ben de kabul ettim. O günden bu güne de elimden geldiğince Antalyaspor'a hizmet etmeye çalışıyorum.
Hasan Başkan ne istedi sizden? Yöneticili için kriter neydi?
Ciddi anlamda bu işin kriteri nedir, ya da Hasan Başkan'ın aradığı kriterler nedir bilemiyorum ama maddi anlamda nasıl katkıda bulunabileceğim konusunda görüşmüştük. Biliyorsunuz, bizde her deplasmanı bir yöneticimiz karşılıyor, bunu yapabilir misin dedi, bir de belirli bir rakam verebilir misiniz dedi, bunu da kabul ettik. Zaten sadece benimle ilgili değil, diğer yöneticilerden de aynı şeyler istendi. Ayrıca inşaat mühendisi olduğum için Mardan Stadı'nın tadilatı, Hasan Subaşı Tesislerinin tadilatını biz yaptık. Mardan, profesyonel ligde maç oynanmasına uygun değildi, bunları tamamladık. 2-2,5 ay zamanımızı verdik ama bunun maddi olarak karşılığını aldık tabi ki. Kısacası ne yapmam gerekiyorsa yapmaya çalışıyorum.
Memnun musunuz yönetici olmaktan?
E elbette ki memnunum. Bizi maddi ve manevi olarak zorluyor ama kentimizin takımı için değer diyoruz.
Daha önce bir deneyiminiz var mı spor yöneticiliği konusunda?
İlk kez bir spor kulübünde yönetici oldum. Daha önce böyle bir deneyimim olmamıştı. Amatör olarak futbol oynadım, masa tenisinde de iyiydim. Ama taraftarlığım her zaman vardı. Hatta o meşhur Karşıyaka maçına gitmeyi çok istemiştim. Orta 2. sınıfa gidiyordum. Babam, tehlikeli bir maç olduğu için beni götürmek istemedi. Ben de 'Ya beni de maça götür, ya da okula gitmem' dedim. Babam beni maça götürmedi, ben de okula gitmedim.
Siz çocuk yaşta İzmir'e gitmek isterken, şimdi taraftarlar Mardan'a gitmek istemiyor
Mardan uzak diyorlar ama gerilere dönünce 302 otobüslerle çok deplasmana gittik. Çok zor şartlarda takımımızı destekledik. Futbol bir sevda. Uzaklık engel değil. Kimse bahane üretmemeli. İstenirse uzaklık sorun olmadan takımımız desteklenir. Buna rağmen biz yine otobüs tahsis ettik ama taraftarlarımız otobüslere çok kötü davranınca artık tahsis edilmemeye başlandı. İyi niyetle maça gelmek isteyeni de ayıramıyoruz maalesef.
Stat konusu yine en büyük sorun olarak karşımıza çıkıyor
Antalya dünyaya mal olmuş bir marka şehir, biz burada maçlarımızı bir otelin sahasında oynuyoruz. Asıl başlı başına ayıp olan budur. Mardan Stadı güzel ama dolduramıyoruz. Taraftarların yaşadığı çok zorluk var, bunları da biliyoruz ama gelecek sene bütün sorunların çözülmüş olmasına gayret ediyoruz. Özel güvenlik uyarıldı yapılan bazı uygulamalar nedeniyle.
Bir inşaat mühendisi olarak Atatürk Stadı konusunda sizin görüşünüz nedir?
Ben maç oynanamaz olarak görüyorum. 3-4 maç hiçbir şey olmayabilir, ama olabilir de. Ekonomik ömrünü tamamlamış stat. Beton ve demir örnekleri çok zayıf sonuçlar vermiş. Büyük risk orda oynanması. 6-7 milyon TL harcanıp güçlendirilmesi fikrine ise katılmıyorum. Yazık olur. Araştırmalara göre 20 milyon dolara 25 bin kişilik bir stat yapılabiliyor. Güçlendirmesi yapılsa dahi mevcut haliyle çok kullanışlı ve göze hoş gelen bir stat da değil zaten.
Antalya bir stadı hak etmiyor mu?
En fazla yolcu İstanbul'a geliyor, 25 milyon, ardından Antalya geliyor, 18 milyon. Bana göre stat olmaması çok büyük eksiklik. Çok acil bir şekilde yapılması lazım. TOKİ'nin büyük avantajları var. Ruhsata tabi değiller. Neden yapılamadığı ile ilgili çok şey söylenebilir. Siyasi çekişme de diyebiliriz, milletvekillerimizin konuya yeteri kadar hassasiyet göstermemesi de olabilir. Erzurum'a 700 bin Avro para harcandı. Stadı olmayan tek şehir Antalya. Komik olduğu kadar üzücü.
Kim yapmalı peki bu stadı size göre?
Ben her zaman şunu savundum sporla siyaset birbirinden ayrı. Devlet, hükümet, belediye, TOKİ, her kurumun katkısı olabilir. Kimin yapması gerektiği konusunu bir kenara bırakıp, herkesin katkı koyması fikrine daha sıcak bakmalıyız. Ayrıca sadece stat olarak bakmak da doğru değil. Antalya'da büyük bir konser yapılacak olsa mekan da yok. Büyük bir sanatçı gelse nerede konser vereceksiniz?
40 yıl taraftardınız, şimdi yönetici. Hangisi daha zor?
Ben taraftarken çok üzülüyordum. Nasıl olur da bu takım para sorunu yaşar diye. Bu kadar turistik tesis, sanayici, iş adamı var da nasıl olur da destek olunmaz diye. Ancak masanın yönetici tarafına geçtiğimde para toplama işinin hiç de sanıldığı kadar kolay olmadığını gördüm. Ciddi anlamda sıkıntı var. Kulüpler sponsorlarla ve yöneticilerin cebiyle ayakta duramıyor. Şehrimizin marka değerini, spor anlamında yükseltmemiz lazım. Trabzon, Antalya'nın 3'te biri. 25 binlik statları varken, 42 bin kişilik stat istiyorlar ve yapılıyor. Oysa bizim stadımız bile yok ve 8 bin kişilik stadı dolduramıyoruz. Bazı şeyler yöneticilerin destekleriyle olmuyor.
Takımın gidişatından memnun musunuz? Uzun süredir maç kazanılamıyor.
Takımdan memnunuz. Takım maç kazanamıyor ama oynadığı futbola, bulunduğu sıraya ve bundan sonraki maçlarına baktığımızda ligi en kötü 8. sırada bitireceğimizi sanıyorum. Hocamıza, futbolcularımıza güveniyoruz. Antalyaspor zorlukları aşacak güçte. 8. sırayı çok rahat bulabiliriz. Hedef her zaman olmalı. Seneye 6.lık sonra daha yukarısı. Ligin korkulan bir ekibi olduk, daha korkulan bir ekip olabiliriz. Trabzon, Bursa, Sivas ve Antep'ten hiç eksiğimiz yok.
25 Şubat'ta Genel Kurul var. Gelecekle ilgili yöneticilik anlamından planınız var mı? Başkanlık düşünüyor musunuz?
Sayın Başkan uygun görürse devam etmek istiyorum. Şu ana kadar olumsuz anlamda bir görüşme olmadı. Devam ederim diye düşünüyorum. Daha sonrası için hiçbir düşüncem yok. Başkanlık gibi bir düşüncem hiç yok. Başkanımız son derece başarılı bir şekilde yürütüyor görevini. O devam ettiği ve beni istediği sürece yönetici olmaya da devam ederim. İşlerimde ve sağlığımda bir olumsuzluk olmadığı sürece tabi ki.
Başkan tek adam mı? Tek adam ifadesi ağır olur. Neticede başkandır, sorumluluk onun üzerindedir. Biz yöneticiler olarak başkanımıza yardımcı oluyoruz. Ama konular yönetim kurulu toplantısına gelir, tartışılır, oylanır ve karara bağlanır. Bir sorun yok yani.
Mehmet Özdilek hakkındaki düşünceleriniz nedir?
Şahsım adına çok başarılı buluyorum. Antalyaspor için bir kazançtır. Ne kadar devam edilir bilemem ama kişiliği, hareketleri, karakteriyle, takıma olan katkısıyla takımımıza yakışıyor. Biz de kendisine karışmıyoruz zaten
Hangi futbolcuyu Antalyaspor'da görmek isterdiniz?
Açıkçası, keşke Emenike gibi bir arkadaş yakalasak da birkaç sene faydalanıp yüksek paralara satabilsek diye içimden geçirdim. Ama bu işler biraz şans, biraz da büyük araştırma gerektiriyor tabi ki.
Burak Yılmaz'ın son maçtaki tavırları sizi rahatsız etti mi?
Burak başarılı bir futbolcu. Antalya'dan ayrılması problemli oldu ama Trabzon'da başarılı oldu ve Milli Takıma seçildi. Ben başarılı buluyorum ama maç sırasındaki hal ve hareketleri daha olumlu olabilirdi. Futbola daha fazla katkı vermeli. İyi futbolcu çünkü.
Evli misiniz, çocuklarınız var mı?
Evliyim, 2 evladım var. Oğlum Şaban Ata futbola çok meraklı. Antalyaspor'un maçlarını kaçırmaz. Hatta son Trabzonspor maçına da gelecekti ama sömestr tatili nedeniyle annesi ile birlikte Muğla'daydı. O da Antalyaspor'un ciddi takipçisi.
Sizin ve oğlunuzun başka bir takıma sempatisi var mı?
Ata'nın biraz Fenerbahçe'ye karşı sempatisi var. Nereden kaynaklandı bilmiyorum ama böyle bir sempati oluştu. Ben de onun yaşlarındayken, Trabzonspor sürekli şampiyon olurken Trabzonspor'a sempati duymuştum. Başarı etkili oluyor seçimlerde. Ama hem ben hem oğlum Antalyaspor deyince akan sular duruyor. Fenerbahçe'ye yenildiğimiz maçta çok üzüldü. Ben de, benim üstlendiğim Trabzonspor deplasmanından puanla döndüğümüz için çok büyük sevinç yaşadım.
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Nazik davetiniz ve hoş sohbet için teşekkür ederim.
Antalyaspor'un başarılı yöneticilerinden Hüseyin Atmaca, Akdeniz Manşet'in 'Kuru Fasulye Günü'nde Genel Yayın Müdürü Vedat Gürhan, Haber Müdürü Şifa Çiçek ve Murat Özgen'in sorularını yanıtladı.
Hüseyin Atmaca kimdir
1969 yılında Antalya'da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Antalya'da tamamladıktan sonra 9 Eylül Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümünden mezun oldu. 1992 yılından bu güne kadar da inşaat sektöründe müteahhit olarak ticari hayatımı sürdürdü. Son yapılan genel kurulda Antalyaspor A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi olarak seçildi. Evli ve iki çocuk babası.
Antalyaspor sevgisi nasıl başladı?
70'li yılların sonlarından bu yana Antalyaspor'u takip ediyorum. Babam bana önce yemek yedirir, ardından elimden tutar maça götürürdü. Yani yaklaşık 35 yıldır Antalyaspor'u takip ederim. Lisede, üniversitede, iç saha deplasman ayırmadan maçları takip ettik. Bizim için, doğup büyüdüğümüz kentin takımını desteklemek bir sevdaydı.
Yöneticilik nasıl oldu?
Çocukluğumdan beri sevdalı olduğum takımın yöneticisi olmak benim için onurdur. Hasan Başkan aradı ve beni yönetiminde görmek istediğini söyledi. Ne yapmam gerekiyor dedim, söyledi, ben de kabul ettim. O günden bu güne de elimden geldiğince Antalyaspor'a hizmet etmeye çalışıyorum.
Hasan Başkan ne istedi sizden? Yöneticili için kriter neydi?
Ciddi anlamda bu işin kriteri nedir, ya da Hasan Başkan'ın aradığı kriterler nedir bilemiyorum ama maddi anlamda nasıl katkıda bulunabileceğim konusunda görüşmüştük. Biliyorsunuz, bizde her deplasmanı bir yöneticimiz karşılıyor, bunu yapabilir misin dedi, bir de belirli bir rakam verebilir misiniz dedi, bunu da kabul ettik. Zaten sadece benimle ilgili değil, diğer yöneticilerden de aynı şeyler istendi. Ayrıca inşaat mühendisi olduğum için Mardan Stadı'nın tadilatı, Hasan Subaşı Tesislerinin tadilatını biz yaptık. Mardan, profesyonel ligde maç oynanmasına uygun değildi, bunları tamamladık. 2-2,5 ay zamanımızı verdik ama bunun maddi olarak karşılığını aldık tabi ki. Kısacası ne yapmam gerekiyorsa yapmaya çalışıyorum.
Memnun musunuz yönetici olmaktan?
E elbette ki memnunum. Bizi maddi ve manevi olarak zorluyor ama kentimizin takımı için değer diyoruz.
Daha önce bir deneyiminiz var mı spor yöneticiliği konusunda?
İlk kez bir spor kulübünde yönetici oldum. Daha önce böyle bir deneyimim olmamıştı. Amatör olarak futbol oynadım, masa tenisinde de iyiydim. Ama taraftarlığım her zaman vardı. Hatta o meşhur Karşıyaka maçına gitmeyi çok istemiştim. Orta 2. sınıfa gidiyordum. Babam, tehlikeli bir maç olduğu için beni götürmek istemedi. Ben de 'Ya beni de maça götür, ya da okula gitmem' dedim. Babam beni maça götürmedi, ben de okula gitmedim.
Siz çocuk yaşta İzmir'e gitmek isterken, şimdi taraftarlar Mardan'a gitmek istemiyor
Mardan uzak diyorlar ama gerilere dönünce 302 otobüslerle çok deplasmana gittik. Çok zor şartlarda takımımızı destekledik. Futbol bir sevda. Uzaklık engel değil. Kimse bahane üretmemeli. İstenirse uzaklık sorun olmadan takımımız desteklenir. Buna rağmen biz yine otobüs tahsis ettik ama taraftarlarımız otobüslere çok kötü davranınca artık tahsis edilmemeye başlandı. İyi niyetle maça gelmek isteyeni de ayıramıyoruz maalesef.
Stat konusu yine en büyük sorun olarak karşımıza çıkıyor
Antalya dünyaya mal olmuş bir marka şehir, biz burada maçlarımızı bir otelin sahasında oynuyoruz. Asıl başlı başına ayıp olan budur. Mardan Stadı güzel ama dolduramıyoruz. Taraftarların yaşadığı çok zorluk var, bunları da biliyoruz ama gelecek sene bütün sorunların çözülmüş olmasına gayret ediyoruz. Özel güvenlik uyarıldı yapılan bazı uygulamalar nedeniyle.
Bir inşaat mühendisi olarak Atatürk Stadı konusunda sizin görüşünüz nedir?
Ben maç oynanamaz olarak görüyorum. 3-4 maç hiçbir şey olmayabilir, ama olabilir de. Ekonomik ömrünü tamamlamış stat. Beton ve demir örnekleri çok zayıf sonuçlar vermiş. Büyük risk orda oynanması. 6-7 milyon TL harcanıp güçlendirilmesi fikrine ise katılmıyorum. Yazık olur. Araştırmalara göre 20 milyon dolara 25 bin kişilik bir stat yapılabiliyor. Güçlendirmesi yapılsa dahi mevcut haliyle çok kullanışlı ve göze hoş gelen bir stat da değil zaten.
Antalya bir stadı hak etmiyor mu?
En fazla yolcu İstanbul'a geliyor, 25 milyon, ardından Antalya geliyor, 18 milyon. Bana göre stat olmaması çok büyük eksiklik. Çok acil bir şekilde yapılması lazım. TOKİ'nin büyük avantajları var. Ruhsata tabi değiller. Neden yapılamadığı ile ilgili çok şey söylenebilir. Siyasi çekişme de diyebiliriz, milletvekillerimizin konuya yeteri kadar hassasiyet göstermemesi de olabilir. Erzurum'a 700 bin Avro para harcandı. Stadı olmayan tek şehir Antalya. Komik olduğu kadar üzücü.
Kim yapmalı peki bu stadı size göre?
Ben her zaman şunu savundum sporla siyaset birbirinden ayrı. Devlet, hükümet, belediye, TOKİ, her kurumun katkısı olabilir. Kimin yapması gerektiği konusunu bir kenara bırakıp, herkesin katkı koyması fikrine daha sıcak bakmalıyız. Ayrıca sadece stat olarak bakmak da doğru değil. Antalya'da büyük bir konser yapılacak olsa mekan da yok. Büyük bir sanatçı gelse nerede konser vereceksiniz?
40 yıl taraftardınız, şimdi yönetici. Hangisi daha zor?
Ben taraftarken çok üzülüyordum. Nasıl olur da bu takım para sorunu yaşar diye. Bu kadar turistik tesis, sanayici, iş adamı var da nasıl olur da destek olunmaz diye. Ancak masanın yönetici tarafına geçtiğimde para toplama işinin hiç de sanıldığı kadar kolay olmadığını gördüm. Ciddi anlamda sıkıntı var. Kulüpler sponsorlarla ve yöneticilerin cebiyle ayakta duramıyor. Şehrimizin marka değerini, spor anlamında yükseltmemiz lazım. Trabzon, Antalya'nın 3'te biri. 25 binlik statları varken, 42 bin kişilik stat istiyorlar ve yapılıyor. Oysa bizim stadımız bile yok ve 8 bin kişilik stadı dolduramıyoruz. Bazı şeyler yöneticilerin destekleriyle olmuyor.
Takımın gidişatından memnun musunuz? Uzun süredir maç kazanılamıyor.
Takımdan memnunuz. Takım maç kazanamıyor ama oynadığı futbola, bulunduğu sıraya ve bundan sonraki maçlarına baktığımızda ligi en kötü 8. sırada bitireceğimizi sanıyorum. Hocamıza, futbolcularımıza güveniyoruz. Antalyaspor zorlukları aşacak güçte. 8. sırayı çok rahat bulabiliriz. Hedef her zaman olmalı. Seneye 6.lık sonra daha yukarısı. Ligin korkulan bir ekibi olduk, daha korkulan bir ekip olabiliriz. Trabzon, Bursa, Sivas ve Antep'ten hiç eksiğimiz yok.
25 Şubat'ta Genel Kurul var. Gelecekle ilgili yöneticilik anlamından planınız var mı? Başkanlık düşünüyor musunuz?
Sayın Başkan uygun görürse devam etmek istiyorum. Şu ana kadar olumsuz anlamda bir görüşme olmadı. Devam ederim diye düşünüyorum. Daha sonrası için hiçbir düşüncem yok. Başkanlık gibi bir düşüncem hiç yok. Başkanımız son derece başarılı bir şekilde yürütüyor görevini. O devam ettiği ve beni istediği sürece yönetici olmaya da devam ederim. İşlerimde ve sağlığımda bir olumsuzluk olmadığı sürece tabi ki.
Başkan tek adam mı? Tek adam ifadesi ağır olur. Neticede başkandır, sorumluluk onun üzerindedir. Biz yöneticiler olarak başkanımıza yardımcı oluyoruz. Ama konular yönetim kurulu toplantısına gelir, tartışılır, oylanır ve karara bağlanır. Bir sorun yok yani.
Mehmet Özdilek hakkındaki düşünceleriniz nedir?
Şahsım adına çok başarılı buluyorum. Antalyaspor için bir kazançtır. Ne kadar devam edilir bilemem ama kişiliği, hareketleri, karakteriyle, takıma olan katkısıyla takımımıza yakışıyor. Biz de kendisine karışmıyoruz zaten
Hangi futbolcuyu Antalyaspor'da görmek isterdiniz?
Açıkçası, keşke Emenike gibi bir arkadaş yakalasak da birkaç sene faydalanıp yüksek paralara satabilsek diye içimden geçirdim. Ama bu işler biraz şans, biraz da büyük araştırma gerektiriyor tabi ki.
Burak Yılmaz'ın son maçtaki tavırları sizi rahatsız etti mi?
Burak başarılı bir futbolcu. Antalya'dan ayrılması problemli oldu ama Trabzon'da başarılı oldu ve Milli Takıma seçildi. Ben başarılı buluyorum ama maç sırasındaki hal ve hareketleri daha olumlu olabilirdi. Futbola daha fazla katkı vermeli. İyi futbolcu çünkü.
Evli misiniz, çocuklarınız var mı?
Evliyim, 2 evladım var. Oğlum Şaban Ata futbola çok meraklı. Antalyaspor'un maçlarını kaçırmaz. Hatta son Trabzonspor maçına da gelecekti ama sömestr tatili nedeniyle annesi ile birlikte Muğla'daydı. O da Antalyaspor'un ciddi takipçisi.
Sizin ve oğlunuzun başka bir takıma sempatisi var mı?
Ata'nın biraz Fenerbahçe'ye karşı sempatisi var. Nereden kaynaklandı bilmiyorum ama böyle bir sempati oluştu. Ben de onun yaşlarındayken, Trabzonspor sürekli şampiyon olurken Trabzonspor'a sempati duymuştum. Başarı etkili oluyor seçimlerde. Ama hem ben hem oğlum Antalyaspor deyince akan sular duruyor. Fenerbahçe'ye yenildiğimiz maçta çok üzüldü. Ben de, benim üstlendiğim Trabzonspor deplasmanından puanla döndüğümüz için çok büyük sevinç yaşadım.
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Nazik davetiniz ve hoş sohbet için teşekkür ederim.