Fransızca öğretmeni olan ve 8 yıl yaptığı öğretmenliği bıraktıktan sonra turizmciliğe geçen Muzaffer Otlu'nun 50 yataklı oteli Wievpoint, İngilizler başta olmak üzere daha çok Avrupalı müşterilere hizmet veriyor. Uluslararası turizm fuarlarına katılan, dünyayı gezip gördüklerinden etkilenerek oteli müzeye dönüştüren Otlu, hem yöre kültürünü yabancılara tanıtmak hem de geleceğe taşımak istiyor. Otelin girişinde 80 yıllık bir at arabası ve yapma bir Likya lahdi yer alıyor. Bahçeye girişte 1947 yılında Almanya'dan Türkiye'ye gelen ilk traktörlerden biri var. Onun yanında zeytinyağı sıkma aletleri, üzüm sıkma, pekmez kaynatma aletleri bahçeyi süslüyor. Bahçede 76 kovanlık bir bal sereni ile bal sıkma ve arıcı aletleri de yer alıyor. Bahçenin kuzeyindeyse bir kağnı, demirci dükkanı, su çekme çıkrığı ve kuyusu bulunuyor. Otelin duvarları çiftçi ve at arabası araçları, marangoz aletleri, ev kadınlarının kullandığı eski eşyalarla dolu. Otelin içi de eski radyolar, tüfekler, davul, zurna, ibrik, vazonun yanı sıra geleneksel giysiler, köylü kıyafeti giymiş bir kadın ve erkek maketi, eski mesleklerin fotoğrafları ve çeşitli ülkelerden gelen küçük eşyalarla süslenmiş. DHA
Turizm
01 Ağustos 2014 - 15:11
Güncelleme: 01 Ağustos 2014 - 15:14
Müze gibi otel
Kaş’a bağlı Patara’da bulunan Wievpoint Oteli, yüzlerce eski eşya ve çeşitli aletlerle adeta müze havasında
Turizm
01 Ağustos 2014 - 15:11
Güncelleme: 01 Ağustos 2014 - 15:14