Bugün ben açık-seçik bir “komplo teorisi” yazacağım.. 1976’dan bu yana devam eden Kılıçdaroğlu’yla birlikte CHP’nin içine çöreklenen bir grubu anlatacağım.. Çoğu “tahmin” gibi görünebilir, hatta “uydurma” bile diyebilirsiniz.. Bu grubun bir adı yok, “bir Rant Grubu” diye anılıyor..
Dün meslektaşım sevgili Ahmet Dökdök, “Baykal-Akaydın-Kök-Evcilmen-Kılıçdaroğlu” gibi CHP’nin “şu an için önemli isimleri”yle ilgili bir derleme yapmış, yazmış.. Bu yazı için kimi “Dökdök kastını aşmış” dedi, kimi de “komplo teorisi” gibi yakıştırmalar yaptı.. Dökdök, CHP’deki gelişmeleri ve gelinen adaylık sürecindeki tartışmaları kronolojik bir sırayla anlatmaya çalışmış.. Bildiklerini, bazı tahminleriyle birleştirmiş, ortaya bir yazı koymuş.. Yazdıklarına “doğru değil” diyemezler, çünkü çoğu kamuoyu önünde olan-biten şeyler.. Ötesi de, “siyaseti bilen birinin” gözlemleri, tahminleri.. Bunlara “komplo teorisi” olarak bakmak, kendini kandırmak olur.. Bence “satır aralarında” çok fazla gerçek vardı.. … Bugün ben açık-seçik bir “komplo teorisi” yazacağım.. 1976’dan bu yana devam eden Kılıçdaroğlu’yla birlikte CHP’nin içine çöreklenen bir grubu anlatacağım.. Çoğu “tahmin” gibi görünebilir, hatta “uydurma” bile diyebilirsiniz.. Ama.. Dökdök’ün yazdıklarıyla birleştirirseniz, birçok “gerçek”le de karşılaşabilirsiniz.. … Sözünü ettiğim grubun Deniz Baykal’ın “kaset” olayı ve ardından Kemal Kılıçdaroğlu’nun “genel başkan” seçilmesiyle ilgisinin olduğu iddia ediliyor.. Bu grubun bir adı yok, “bir Rant Grubu” diye anılıyor.. Amaçları Türkiye’de “rantı yüksek” yerlerde hakimiyet sağlamak.. Bunun için de bu yörelerin belediye başkan ile belediye meclis üyelerine ihtiyaçları var.. Örneğin, Muratpaşa ve Konyaaltı, Türkiye’de rantı en yüksek ilçelerden iki tanesi.. Antalya’da hemen hemen bütün ilçelerin, hatta Büyükşehir’in adayı bile önceden belirlenirken, bu iki ilçe adayının açıklanması son anlara bırakıldı.. Bu arada, belediye meclis üyesi adaylık yoklamasında biliyorsunuz bir sürü “liste karmaşası” yaşandı ve önemli isimlerin çok gerilerde kaldığı öne sürüldü.. İddia o ki; ortada bir sürü pazarlıklar yapılmış, oyunlar dönmüş.. “Bugün seçim kurullarına verilecek olan meclis üyesi adaylarının listesi açıklandığında, sıralamaya çok şaşıracaksınız” diye konuşuluyor.. Özellikle “Büyükşehir meclisine gidecek isimler”e dikkat çekiliyor.. Süleyman Evcilmen’le ilgili iddiada ise, “o kendisinden istenenleri vermedi ve aday yapılmadı” deniyor.. Bu grup için, Muratpaşa adaylığı konusunda en ideal isim Devrim Kök imiş.. Ama.. Bilerek ya da bilmeyerek 23 Ocak’ta attığı o imza adaylığını engelleyince, oy kaybettireceği korkusuyla Sultan Yeğen’in yerine Ümit Uysal “son çare” olarak aday yapılmış.. … Akıllara şu soru geliyor: “Evcilmen kendisinden istenenleri vermedi de, Konyaaltı’nda Muhittin Böcek o gruba istediklerini verdi mi?” Benim tanıdığım Muhittin Böcek, bir “teslimiyet” içinde olmaz.. Ama, “yumuşak yüzlüdür, nasıl olsa onu ikna ederiz” diye düşünülmüş olabilir.. Bence; zamanı ve yeri geldiğinde Böcek o gruba gereken cevabı verecektir.. … Bu “teori” ne kadar doğrudur bilemem.. Ama, bunlar Ankara’dan Antalya’ya uzanan siyasi kulislerde konuşuluyor, haberiniz ola.. … Gelelim seçimlere.. Peki, bir hafta boyunca “aday krizi” yaşanan ve CHP açısından son derece önemli olan Muratpaşa’da seçim nasıl geçer? DSP’ye geçip aday olan Süleyman Evcilmen mi kazanır, yoksa CHP’nin eski il başkanı yeni aday Ümit Uysal mı? İktidar gücünü arkasına alan Cihan Bulut mu seçilir, MHP’nin adayı Cengizhan Gököz mü? Görünen o ki, Muratpaşa, ilk defa 4’lü ve çok büyük bir çekişmeye sahne olacak.. Hepsi de kazanabilir.. Geçen seçimlerde yüzde 58 civarında oy alan Evcilmen’e bu defa ne kadar itibar edileceği ise, ayrı bir merak konusu.. Dileğimiz o ki.. O “Rant Grubu” rahat bırakırsa.. Çirkinleşmeyen, çirkefleşmeyen bir seçim dönemi yaşayalım.. Hangisi “Başkan” olursa olsun, kazanan Muratpaşa olsun, Antalya olsun.. Halk olarak, siz de biraz uyanık olun artık..