Dünya’nın dört bir yanında gerçekleştirilen fuarlara olağanüstü bir katılım gösteriyoruz.
Özellikle Antalya’nın turizm destinasyonu içerisinde bulunan tüm değerler ve yerel yönetimler üzerine düşeni fazlasıyla yaparak bu katılımları gösterdi.
Dünya turizminin en önemli ve yaz öncesi son fuarlarından ITB Berlin Fuarı’na Antalya adeta çıkarma yaptı. Şehrin üst düzey bürokratları, turizm ile ilgili STK’lar, yerel yönetim başkanları ve yöneticileri Berlin’deki fuarda şehrimizin tanıtımı için hazır bulundu. MITT Moskova Turizm Fuarı’na da geniş bir katılım gerçekleştirildi.
Bu çok önemli fuarlar yaz sezonu öncesinde sesimizi yüksek duyuracağımız en önemli fuarlar özelliğine sahipler. Ülkeler arası kimi durumlar yaşanıyor olsa da insanların seyahat etme ve seyahate çıkma planları hiç değişmemektedir.
Bunun yanında elbette ki alışkanlıklar ve ülkelerin gelen turistlere sağladığı fırsat ve yenilikler de önemlilik arzetmektedir. İnanıyorum ki Antalya’mız bu süreçte Avrupa’nın diğer turistik tercihleri arasında ilk sırada yer alacaktır.
Önemli büyük fuarlar bitti artık meyvelerini toplama zamanı geldi. Başta Rusya, Arap ülkeleri, Uzak Doğu ülkeleri ve elbette ki Avrupa.
Bu yıl da milyonlarca yabancıyı misafir edeceğiz. Müze ve ören yerleri ile Antalya kent merkezine daha çok turisti nasıl getiririz biraz da buna kafa yormamız gerekmez mi? Tesisleri dolan haliyle mutluluk saçan keyfi yerinde turizmci bu konuda ne yapabilir? Küçük de olsa katkıları olabilir. Bu görev kime düşüyor haliyle turizmle iç içe olan kurumlar ve sivil toplum kuruluşlarına. Bir gerçek var ki o da Antalya’nın turisti kucaklayacak bir festivalinin olmamasıdır. Bir karnavaldan söz etmiyorum, adını gelin hep birlik koyalım. Öyle bir festival organizasyonu yapalım ki günlerce sürsün. Turist bu kente neden geliyor hem tatil hem eğlence.