AK Partili değilim ama…

Nihayet seçimleri geride bıraktık. ‘Nihayet’ diyorum, zira seçimler çok gergin ve çok kirli geçti. Ancak yine de daha büyük olayların yaşanmaması sevindirici.

Antalya tercihini yaptı ve bir dönem sonra AK Partili Menderes Türel’i yeniden göreve getirdi.

Sonuçlar benim için sürpriz olmadı. Bunu defalarca yazdım. Gerekçelerini de aktardım. 5 yıl boyunca önemli bir hizmeti olmayan Mustafa Akaydın’ın yeniden aday gösterilmesi bana göre CHP için sonun başlangıcı oldu. Yine Akaydın eliyle Muratpaşa’dan Süleyman Evcilmen’in aday gösterilmemesi yenilginin başlıca nedenleri arasındaydı. Ancak en büyük neden kuşkusuz AK Parti adayı Menderes Türel ismiydi. Türel’in 2004-2009 yılları arasında yaptıkları ortadaydı. Dolayısıyla hizmetleri göz önünde bulunduran Antalyalılar, O’nu zirveye taşıdı.

Seçim öncesi sürekli sağduyu çağrısı yapan biri olarak, seçimlerden zaferle çıkan Menderes Türel’e buradan bir çağrıda bulunmak istiyorum. Lütfen, kendinden önceki yönetimin yaptığı gibi belediye çalışanlarını sürgüne yollama. 5 yıl boyunca büyük sıkıntı yaşayan emekçileri dışlama. Onlara sahip çık, kucakla. Elbette kendi kadronu oluşturacaksın. Kendi ekibinle hayallerini gerçekleştireceksin. Buna bir diyeceğim yok. Ancak garibanın hakkına sahip çık. Sahip çıkacağına da bütün kalbimle inanıyorum.

Gelelim bir başka konuya.

Seçimler bitti, Türel kazandı. Birileri Türel’e yaklaşacak, “Bak senin için çalıştım” mesajı verecek. Herkesin “AK Partiliyim” diye ortaya çıkacağı, birçok kişinin bana AK Partili olmamama rağmen “AK Partilisin” dediği bir dönemde açıkça söylüyorum: “Hiçbir zaman AK Partili olmadım.” Ancak bundan önceki iki seçimde olduğu gibi bu seçimde de Menderes Türel’i destekledim. Antalya’da iyi işlere imza atacağı için kendisine inandım. Beni bugüne kadar yanıltmayan Türel’in yine yanıltmayacağına olan inancım tam.

Bu arada, AK Parti’yi de birçok konuda desteklediğimi ifade emek istiyorum. Bunların başında çözüm sürece geliyor. Türkiye’de akan kana son verdiği için büyük saygı gösteriyorum. Yine bu ülkenin en büyük sorunu olan başörtü sorununu ortadan kaldırdığı için önemsiyorum. Bu iki önemli konu kökten çözüldüğünde Türkiye’nin önünde hiçbir şey duramaz.