Akaydın niye kendini bu kadar yalnızlaştırdı..

Abone Ol

Dün yapılan Büyükşehir Meclisi’nin manzarası “berbat ötesi”ydi..
“Akaydın’ın CHP’li üyeleri”nden sadece 3’ü vardı..
“Akaydın’ın CHP’li rakipleri”nin hepsi gelmişti..
Ama..
Önce Mustafa Karaman, ardından Muhittin Böcek, Süleyman Evcilmen, Gürsel karabayır ve sonlara doğru da Remzi Sadi, “Meclis çalışmasının Antalya’ya yaraşır olmadığı” gerekçesiyle, toplantıyı terk etti..
Ak Parti Grubu tam kadro oradaydı..
MHP grubu da yerini almıştı..
Ancak burada bir şey dikkatlerden kaçmadı..
MHP’li üye Reşat Oktay, -CHP’lilere nazire yaparcasına- Mustafa Akaydın’a destek oldu, destek veren konuşmalar yaptı..

Mustafa Akaydın açısından bakıldığında..
Dün yapılan Büyükşehir Meclisi’nin manzarası “tam istediği gibi”ydi..
Yani..
Mustafa Akaydın bilerek ve isteyerek, planlı bir şekilde Meclis’i bu hale getirdi..
Kafalarınız karışmasın..
Tam bir “Akaydın klasiği”dir bu..

Geriye şöyle bir dönüp bakın..
Antalya bir sahil kenti ve Türk turizminin de başkenti..
Mustafa Akaydın’ın..
Seçildiğinden bugüne kadar, Antalya’nın bu iki özelliğine yakışır, hatta bu özelliklerine katkı sağlayacak nitelikte bir projesini veya hizmetini gördünüz mü?
Şimdilik bir akvaryum yapılıyor, o kadar..
Menderes Türel’in yükselttiği “hizmet çıtası”nı aşamayacağını gören Akaydın iki şey yapmaya başladı..
BİR.. Neredeyse Antalya’ya yapılacak yatırımların parası kadar “eğlence-söyleşi”için para harcadı (Altın Portakal hariç) ve beceriksizliklerini örtmeye çalıştı..
İKİ.. Partisinin Antalya teşkilatı ve kendisine biat etmeyen CHP’li meclis üyeleriyle kavga etti, onları kendisinden uzaklaştırdı..
Ve..
Kemer’den başlayıp Aksu’ya kadar uzanan kongrelerle yetinmedi, TV’lere çıkarak “kafaları karıştırmaya” devam etti..
Sonunda..
Yukarıda anlattığım gibi bir “Büyükşehir Meclisi manzarası” oluştu..

Peki..
Akaydın niye kendini bu kadar yalnızlaştırdı?
Aptal mı bu adam?
Hayır..
Dediğim gibi; bilerek-isteyerek-planlı bir şekilde bu manzaranın oluşmasını sağladı..
Çünkü..
2 yılı kaldı..
Anketlerde hep sonuncu çıktığı için, bir daha aday gösterilmeyeceğini çok iyi biliyor..
Halkkart ve Katı Atık ihalesinde yaptığını -her zaman- yapabilmek ve bunun hesabını da kimseye vermemek için..
Bu konulara yönelen dikkatleri başka tarafa çeviriyor..
Ve..
Antalya halkına, “beni yalnız bıraktılar, elimden bu kadarı geldi” diyebilmek için bahane yaratıyor..

Herhalde farkındasınız..
Prof. Dr. Mustafa Akaydın..
Büyükşehir Başkanı olduğunu bir türlü kavrayamadı, hala kendini “rektör” zannediyor..
“Emir” verdi mi, hemen yapılsın istiyor..
Meclis üyeleri ve CHP Antalya il teşkilatı kendisine “biat etsin” istiyor..
Meclis’e getirdiği imar tadilatları ve ihaleler hemen geçiversin istiyor..
Burada işlerin emirle değil, değişik yasa ve yönetmeliklerle yürütüldüğünü anlamak istemiyor..
Sonunda ne oluyor?
Antalya, her geçen gün daha da büyüyen sorunlar yumağı haline geliyor..

CHP’li bir meclis üyesi, “yahu adam Antalyalı değil ki, niye Antalya’ya hizmet etsin” diye bir espri yapmıştı..
Bu espri doğru mu yoksa..
Yaşananlar bunu gösteriyor da..