Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 1987 yılında ilan edilen 26 Haziran, dünya genelinde uyuşturucu kullanımının önlenmesi ve kaçakçılığıyla mücadelede farkındalık oluşturmak amacıyla ‘Uluslararası Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü’ olarak kabul ediliyor. Bu özel günde açıklamalarda bulunan Antalya Bağımlı İyileştirme Merkezi Derneği (ABİM-DER) Başkanı Hakan Kaya, Türkiye’de bağımlılığın ciddi boyutlara ulaştığını vurguladı. Türkiye genelinde bağımlılık oranlarının yüzde 37 ile 40 arasında değiştiğini belirten Kaya, Antalya’nın ise bu konuda en riskli iller arasında yer aldığını söyledi. Kaya, “Antalya, bağımlılık konusunda Türkiye’de ilk dört il arasında yer alıyor. Son iki yılda şehirde bağımlı sayısında ciddi bir artış yaşandı. Bunun temel nedenlerinden biri, dışardan gelen bağımlı bireylerin Antalya sokaklarında rahatça barınabiliyor olması” diye konuştu.
‘Görevimizin başındayız’
Yeni kurulan bir dernek olmalarına rağmen bağımlılara ve ailelerine ellerinden gelen desteği sunduklarını ifade eden Kaya, “Antalya’da dernek olarak yeterince görünürlük sağlayamasak da bireysel çabalarla birçok bağımlıya ulaşmaya çalışıyoruz. Antalya dışında bulunan rehabilitasyon merkezlerine yönlendirme yapıyoruz. Kendi yaşanmışlığımdan yola çıkarak, bağımlılıkla mücadelede birebir temas kurmaya gayret ediyorum” ifadelerini kullandı. Kaya, uyuşturucuya en çok 10-16 yaş arası gençlerin arkadaş çevresi ve özenti nedeniyle başladığına dikkat çekti. Madde bağımlılığı sürecinin genellikle 3 ay ile 3 yıl arasında sürdüğünü belirten Kaya, bırakma sürecinin ise oldukça zorlu geçtiğini söyleyerek, “İlk 3, 5, 7, 9, 11 ve 21. günler kriz dönemleri olarak öne çıkıyor. Toplumun bağımlı bireylere karşı damgalayıcı yaklaşımı, kişilerin tedaviye ulaşmasında ciddi bir engel oluşturuyor” dedi.
Yerel yönetimlere çağrı
Bağımlılıkla mücadelenin yalnızca STK'ların çabalarıyla sürdürülemeyeceğini vurgulayan Kaya, yerel yönetimlere, valiliklere ve emniyet birimlerine önemli görevler düştüğünü ifade ederek, “Bağımlı bireyleri topluma kazandırmak için tam teşekküllü rehabilitasyon merkezleri kurulmalı. Bu merkezler, şehirden uzak bölgelerde, uzman kadrolar eşliğinde çalışmalı. Rehabilitasyon sonrasında ise bağımlı bireylerin istihdamı sağlanmalı ve en az üç yıl boyunca takip edilmelidir” diye belirtti.
‘Anne-baba en güçlü destek’
Bireyin bağımlılıktan kurtulması için en büyük görevlerden birinin de ailelere düştüğünü sözlerine ekleyen ABİM-DER Başkanı Hakan Kaya ailelere de çağrıda bulunarak, “Unutmayın, sizin en iyi arkadaşınız anne ve babanızdır. Hatalar, yanlışlar saklandıkça birey yalan söylemeye yönelir. Bu da onu dışa bağımlı ve savunmasız hale getirir. Aileler, çocuklarıyla açık iletişim kurmalı, onları dinlemeli ve bilinçli yaklaşmalıdır” diye konuştu.