Türk turizminin başkenti Antalya’nın merkezinde bir mahalleye ‘güvenlik endişesi’ nedeniyle kargo şirketi giremiyor desem herhalde ‘saçmalama arkadaş olur mu öyle şey’ diye itiraz edersiniz…
Maalesef oluyor. Daha doğrusu oldu.
Genelleme yapıp diğerlerinin günahını almayayım.
Bu dediğimi yapan MNG Kargo. Daha doğrusu MNG Kargo’nun Aspendos Şubesi…
Şimdi, mevzuya girmeden önce ikamet bölgemden bahsedeyim. Okurlarımızdan bilenler vardır. Bendeniz son 5 yıldır Kızılarık Mahallesi’nde oturuyorum. Hani şu şimdilerde Yeşildere olarak anılan meşhur Zeytinköy mahallesiyle komşu olan.
Antalya’da yaşayıp Zeytinköy’ü bilmeyen yoktur. Adı çıkmış dokuza inmez sekize denir ya işte öyle bir semt Zeytinköy. Uyuşturucu ticaretinin en yoğun yapıldığı, bağımlıların cirit attığı bir yer olarak tanınan ve tanıtılan Zeytinköy’le ilgili şehir efsaneleri çoktur malumunuz…
Kızılarık’la Zeytinköy’ü ayıran bir cadde var. Oturduğum site de bu caddenin Kızılarık tarafında. Ve 5 yıldır oturduğum bu muhitte ben şahsen bugüne kadar uyuşturucu ticaretine bizzat hiç şahit olmadım. Evet çevremizde bağımlı çok. Adım başı sokak kenarlarında, parklarda, duraklarda kendinden geçmiş halde yatan, robotik hareketlerle ortalıkta dolaşan onlarca bağımlıyla karşılaştığımız bir gerçek. Ancak bir başka gerçek de şu ki, bölgede polis sayısı da en az bağımlılar kadar. Polis 24 saat aralıksız devriye dolaşıyor. Bu da yetmezmiş gibi, olaylara anında ve hızlı müdahale için daha geçtiğimiz günlerde Zeytinköy’ün tam merkezine bir polis noktası kuruldu. Yani öyle kulaktan kulağa fısıldandığı gibi Zeytinköy ve çevresi ‘sahipsiz’ değil. Hele güvenliksiz hiç değil.
Amma gelin görün ki, MNG Kargo Aspendos Şubesi çalışanlarına göre bırakın Zeytinköy’ü, sınır komşusu Kızılarık Mahallesi de ‘can güvenliği’ açısından gidilebilir bir yer değil...
Geçenlerde ayrı ayrı tarihlerde MNG Kargo Aspendos Şubesi’ne ‘ev teslimi’ 3 kargom geldi. Bunlardan ilki evime teslim edilirken, diğer ikisi için şubeden teslim almam gerektiğine ilişkin mesaj gönderildi. Şubeye varıp nedenini sorduğumda, “O bölgede can güvenliği olmadığı için girmiyoruz” denildi. “Tüm kargo şirketleri, kuryeler giriyor ama” diye itiraz edecek olduk ama nafile. “Biz girmiyoruz” deyip kestirip attılar. Üstelik gelen kargolar ‘ev teslim’ olduğu halde. Yani ev teslim ücreti aldıkları halde ‘gelin kargonuzu şubeden alın’ dayatması yapıyorlar. Şikayet ettim, genel merkezlerinden aradılar, onlara da aynı gerekçeyi yani ‘güvenlik endişelerini’ aktarmışlar.
Neyse. Bireysel olarak yaşadığım bu mağduriyeti bir tarafa bırakalım da, ben en çok geldiği günden beri sık sık, ‘Antalya en güvenli kent’ söylemlerinde bulunan, geçtiğimiz yıl bir röportajında, ‘Antalya’nın Türkiye genelindeki suç oranlarında 4’üncü kent’ olduğuna ilişkin iddialar için, ‘Bu şehri kötülemeye çalışıyorlar. Hedefleri ne bilmiyorum. Ben de bu şehirde ailemle dolaşıyorum. Hem istatistiki anlamda hem de his anlamında Antalya son derece güvenli’ diyen Vali Hulusi Şahin adına üzülüyorum. Geldiği günden bu yana turizm kentinde güven ve huzurun devamı için gecesini gündüzüne katan Emniyet Müdürü İlker Arslan adına üzülüyorum. Sayın Şahin, sayın Arslan boşa kürek çekiyorsunuz. Bırakın dışarıdan Antalya’yı kötüleyenleri, daha bu şehirde faaliyet gösteren MNG Kargo Aspendos Şubesi çalışanlarını ikna edememişsiniz bu kentin güvenli olduğuna. Önce onları ikna edin bence. Önce bu yanlış algıyı ortadan kaldırın. Çünkü bunu yapmazsanız eğer, yarın bir gün MNG Kargo’yu başkaları da izler. Diğer kargolar, kuryeler hatta belki toplu taşıma araçları dahi ‘güvenliğimiz yok’ deyip o semte girmemeye kalkar.
Son söz; ben o bölgede yıllardır yaşayan birisi olarak hiçbir güvenlik endişesi duymuyorum. Böyle bir endişe taşıyan varsa ki var, onların endişelerini gidermek sizin vazifeniz.
Benden söylemesi…