Antalya dünyada eşi benzeri görülmemiş özellikleriyle dünyada bir markadır. 2019 yılında 15 milyon 644 bin 345 turisti misafir eden Antalya, 2020 yılında koronavirüse rağmen 4 milyon turisti ağırladı.
Dünyanın çekim merkezi olan şehirlerin başında gelen Antalya, güneşi, kumu,
tarihi, doğası, yerel lezzetleri, kaliteli otelleri, vasıflı turizm personeliyle dünyaca ünlü turizm acentaları, turizm eleştirmenleri tarafından ilgi görmeye ve övgü almaya devam ediyor.
Yıllar önce Antalya'nın idari, sivil toplum kuruluşları ve turizm dinamikleriyle başlatılan tanıtım kampanyalarıyla Antalya'nın dünya markalığı adeta tescillendi. Sporda da ülkemizin ve dünyanın birçok takımı kamplar ve turnuvalar için Antalya'yı seçmeye devam ediyorlar.
Dünya markası olan Antalya'ya özellikle Antalya Büyükşehir’in bazı bürokratlarının dayatmaları ve sahte pembe tablolar çizmeleriyle Antalya'ya ticari bir marka yamalanmaya çalışılmaktadır.
Tapusu halâ Gençlik ve Spor Bakanlığı’nda bulunan daha önceki yapılan protokole uyduğu takdirde Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne geçecek olan Antalya Atatürk Spor Salonu maalesef, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Cansel Çevikol Tuncer'i yanıltarak yanlış ve ucube bir projeyle yarı açık bir spor salonu yapımına devam edilmekte, üstelik Karaalioğlu Parkı’nın içine ucube yapılar hatta otopark inşaatı tasarlanmakta.
Buradaki tesislerin kullanım ve isim hakkı bir ticari firmayla sunulmaya çalışılmaktadır.
Antalya'nın dokusunu, geleneklerini, geçmişini korumakla yükümlü olan Antalya Büyükşehir Belediyesi, ellerine verilmiş renkli planlarla, gösterişli sunumlarla Muhittin Başkanı ve Büyükşehir Genel Sekreteri Cansel Çevikol Tuncer'i yanıltarak, onlara pembe tablolar çizerek yanlışa sürüklemeye devam ediyorlar.
Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne Antalya'nın merkezinde bulunan Atatürk Spor Salonu’nun olduğu yeri kapabilmek, kullanım hakkını alabilmek için sunum üstüne sunum yapılıyor ve ne acıdır ki göz göre göre Atatürk Spor Salonu ve Karaaalioğlu eski dokusunu kaybedip elden gitmektedir.
Antalya'nın dünyada rakibi olan marka şehirlerin her biri kendi özellikleriyle markalaşmışlardır ve başka devşirme yama markaları da kabul etmemişlerdir. Barcelona, Roma, Londra, Paris, Atina, Moskova başta olmak üzere kendilerine has özellikleriyle dünyaya tanıtımlarına devam ediyorlar.
Türkiye'de ise Antalya'ya dayatılmaya, yutturulmaya calışılan bu içi boş projeler Antalya'dan önce İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere bazı şehirlerimize yapılmaya çalışılmış fakat bu illerin valilikleri, belediyeleri, yerel sivil toplum kuruluşları tarafından kabul görmeyince turizmin başşehri Antalya'ya yönelenler Antalya Büyükşehir Belediyesi’ndeki bazı bürokratlar vasıtasıyla Büyükşehir Belediyesi Başkanı Muhittin Böcek ve Genel Sekreter Cansel Çevikol Tuncer'e pembe tablolar çizerek onaylatmaya var güçleriyle çalışıyorlar.
Temennim odur ki sayın Böcek ve sayın Tuncer Antalya markasının başka bir markaya ihtiyacı olmadığının ve dünyada eşi az olan denizle birleşen Karaalioğlu Parkı’nın parsellenmesine, ucube yapılar yapılmasına izin vermezler ve bu yanlış projeyi uygulamaktan vazgeçerler ve Antalya’nın tek başına bir marka olduğunu, yamalanmak istenen proje ve ticari markalara gerek olmadığının farkına varıp bir an önce bu ucube projeyi masalarından uzaklaştıracaklarına ve bu büylük yanlıştan vazgeçeceklerini umuyorum.
Gönlünüz dostluk ve spor dolsun.