Ekonomi

Antalyalı işçiler dikkat: Bu süreyi geçirenler artık hakkını kaybedecek

Haksız işten çıkarma mağduru olup mahkeme kararıyla işe iade hakkı kazanan işçiler için yasal süreçte dikkat edilmesi gereken bir tuzak bulunuyor. Mahkeme kararının kesinleşmesinin ardından tanınan 10 iş günlük süre içinde işverene başvurmayan çalışanlar, tüm haklarını kaybetme riskiyle karşı karşıya.

Abone Ol

İşten çıkarma kararları, çalışanların hayatını önemli ölçüde etkileyebilir. İş Kanunu, belirli şartları taşıyan işçiler için haksız fesih durumunda işe iade davası açma gibi güvenceler sunar. Bu yasal süreç, işçinin işine dönebilmesi veya işveren tarafından tazminat ödenmesiyle sonuçlanabilir. Ancak hukuki mücadelenin başarıyla sonuçlanması bile, işçinin hakkını tam olarak elde etmesi için yerine getirmesi gereken bir yasal prosedür ve bununla ilişkili bir süre kısıtlaması vardır.

İşe İade Kararı Sonrası Yapılması Gereken Başvuru

Habertürk’ün haberine göre, mahkeme tarafından işten haksız yere çıkarıldığına karar verilerek işe iade hakkı tanınan işçiler için yasal süreç, mahkeme kararıyla tamamlanmış sayılmaz. Kararın işçi lehine kesinleşmesinin ardından, çalışanın yasal olarak belirlenmiş kısa bir süre içinde işverene başvurarak işe geri dönme talebini resmi olarak iletmesi zorunludur. Bu süre, kararın kesinleştiği tarihten itibaren en geç 10 iş günü olarak belirlenmiştir. Eğer işçi, bu 10 iş günülük süre zarfında işverene başvurusunu gerçekleştirmezse, İş Kanunu gereğince işe iade hakkı tamamen düşer. Bu durum, başlangıçta haksız kabul edilen işten çıkarma eyleminin, hukuki sonuçları açısından geçerli bir fesh haline dönüşmesi anlamına gelir.

İşe İade Davası Öncesi ve Süresince Dikkat Edilmesi Gerekenler

İş Kanunu kapsamında iş güvencesinden yararlanabilmek için, işçinin aynı işverene bağlı olarak en az 6 aydan fazla süredir çalışmış olması ve iş yerinde 30’dan fazla işçi bulunması gibi belirli şartlar aranır. Bu kriterlere uyan bir işçi, geçerli bir gerekçe sunulmaksızın işten çıkarıldığında işe iade davası açma hakkını kullanabilir. Dava süreci, işten çıkarma bildiriminin tebliğ edilmesinden itibaren bir ay içinde arabulucuya başvurmakla başlar. Arabuluculukta bir anlaşmaya varılamaması durumunda, arabuluculuk son tutanağının düzenlenmesinden itibaren 2 hafta içinde iş mahkemesine başvurarak dava açılmalıdır. Bu ilk aşama sürelerine uyulmaması, işe iade davası açma hakkının kaybedilmesine neden olur.

Mahkeme Kararının Kesinleşmesi ve 10 İş Günü Detayı

İş mahkemesinin işverenin fesih gerekçesini yetersiz bulup işçi lehine işe iade kararı vermesi ve bu kararın kesinleşmesi, işçinin işine geri dönebilmesi için yeterli değildir. Kesinleşen karar sonrası, işçinin kanunen belirlenen 10 iş günü içinde işverene yazılı olarak işe başlama talebini bildirmesi gerekmektedir. Bu başvuru, işçinin işe dönme iradesini yasal olarak belgelendirir. Şayet bu 10 iş günülük süre içinde işverene başvuru yapılmazsa, mahkemenin verdiği işe iade kararı hükümsüz hale gelir. İşçinin işe iade hakkı düşer ve işten çıkarılma geçerli bir işlem olarak kabul edilir. Bu nedenle, mahkeme kararının kesinleştiği tarih sonrası başlayan 10 iş günlük süre, işçinin tüm haklarını koruması açısından kritik öneme sahiptir.

İşverenin İşe Başlatmaması Durumunda Ödenecek Tazminat ve Diğer Haklar

Eğer işveren, kesinleşen mahkeme kararına ve işçinin süresinde yaptığı başvuruya rağmen işçiyi işe başlatmamayı tercih ederse, işverenin ciddi mali yükümlülükleri doğar. Bu durumda işveren, işçiye mahkemenin kararıyla belirlenen, en az 4, en fazla 8 aylık maaşı kadar "işe başlatmama tazminatı" ödemek zorunda kalır. Ayrıca, mahkeme kararının verildiği tarihten kesinleştiği tarihe kadar geçen süre için de işçiye en fazla 4 aylık ücret ve sosyal haklarının ödenmesi gerekmektedir. Bu sosyal haklar kapsamına yemek, yol ve ikramiye gibi yan ödemeler dahil edilebilir. İşe başlatmama tazminatının vergilendirilmesi özel bir düzenlemeye tabidir; bu tazminat yalnızca damga vergisine tabi tutuluyor ve üzerinden Gelir vergisi kesintisi yapılmıyor. Tazminat hesaplamasında işçinin net maaşı dikkate alınıyor; yan haklar bu tutara dahil edilmiyor. Ancak, tüm bu tazminat ve alacak hakları, işçinin mahkeme kararının kesinleşmesinden sonraki 10 iş günü içinde işverene yasal başvuruyu yapması şartına bağlıdır.