Antalya Arkeoloji Müzesi’nin kapatıldı ancak kapatılmasına yönelik endişeler devam ediyor. Rölyeflerin bulundukları yerden teknik olarak zarar görmeden çıkarılmasının imkansız olduğunu vurgulayan seramik sanatçısı Tufan Dağıstanlı, Antalya Barosu’nda yaptığı açıklamada konuyla ilgili görüşlerini paylaştı. Dağıstanlı, eşi Leyla Dağıstanlı ile birlikte 1980’li yıllardan bu yana sürdürdükleri çalışmalarının en önemli parçalarından biri olan Antalya Müzesi’ndeki seramik panoların korunması için çaba gösterdiklerini belirtti.
Tarihi dokuyu yansıtan eserler
Sanatçı, 1984 yılında müzenin restorasyonu sırasında, dönemin önemli sanatçılarından Tülin Tolun öncülüğünde hazırlanan panoların, Likya ve Pamfilya bölgesinin antik kentlerini, kültürel mirasını ve Antalya Kaleiçi’nin tarihi dokusunu yansıtan değerli eserler olduğunu hatırlattı. 40 yılı aşkın süredir ziyaretçileri karşılayan bu panoların, müzenin en dikkat çeken bölümlerinden biri olduğunu ifade etti.
'Asıl mesele zarar görmemeleri’
Müzenin yeniden düzenlenmesi ve eski binanın yıkım süreci sırasında panoların zarar görmemesi için yoğun gayret gösterdiklerini söyleyen Dağıstanlı, Müze Müdürü Mustafa Bey ile mozaik konusunda uzman ekiplerin iş birliği içinde olduğunu belirtti. Panoların, özel bir teknikle sökülerek başka bir mekanda koruma altına alınacağını ve yeni projede yeniden işlevsel biçimde sergileneceğini aktardı. Dağıstanlı, “Bizim temel prensibimiz eserlerin korunmasıdır. Telif hakları bize aittir, ancak asıl mesele eserin zarar görmemesidir. Bunu tazminatla telafi edemezsiniz. Önemli olan eserin geleceğe sağlam bir şekilde taşınmasıdır” ifadelerini kullandı.