Hani “Meraklı olmayandan gazeteci olmaz” denir ya.,
Fazlasıyla meraklı olduğum kadar, her ne kadar huy itibariyle sabırlı olmayıp, son söylenmesi gerekeni baştan söyleyerek söze başlayan bir yapıya sahip bulunsam da.,
Yaşadığım kent adına icraatları, söylemleri ve sarf edilen ya da edilmeyenleri bir yerlere not eder, günü geldiğinde de kullanmayı gazetecilik sayar, tabiri caizse, taşı gediğine koymaktan büyük keyif alırım..
Özellikle boş söylemlerle kamuoyunu yanlışlığa sevk etmeye kalkanların yüzüne vurmak her ne kadar benim gazetecilik görevim olsa da, bunu büyük keyif alarak yaparım.
Tarih 29 Kasım 2015..
CHP’nin mevcut İl Başkanı ve bu hafta yapılacak olan kongrede, yine aynı koltuğun sahibi olabilmek adına tekrar aday olduğunu açıklayan Semih Esen bir basın toplantısı düzenleyerek, şunları söylüyor: "Boğaçayı projesi insanların hayatlarında hiçbir şeyi iyiye götürmeyecek, hayatlarına hiçbir olumlu katkı yapmayacaktır. Sürekli böyle hayal projelerle insanlara çok büyük hayaller satmayı amaçlıyor ama ürettiği projelerin hiçbirini gerçekleştiremediklerini de hep birlikte gördük.”
Vatandaşa hayal bile kurduramayanlar, hayal satmaktan bahsediyor ya, içi boş siyaset yapmak bu olsa gerek!..
Semih Esen’e soruyorum: Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, hangi vaadi vermiştir de, o vaadini yerine getirmemiştir?
Koskoca ana muhalefet partisinin Antalya’daki Genel Başkanı sen değil misin?
Varsa eğer, ilk bilmesi gereken kişi sen olacaksın ki, farkın bulunsun..
Söyle de millet de bilsin..
Ve Esen aynı toplantıda eklemiş: “Deyim yerindeyse, kaynakların bu şekilde kullanılması ‘Ayranı yok içmeye’ projesidir.”
Türk atasözleri “laf” olarak kullanılırsa, o atasözlerimize Semih Esen’in yaptığı gibi, “Söyledim geçtim” mantığıyla bakılır ve baktırılır..
“Ayranı yok içmeye” atasözümüz böyle başlar başlamasına da, o sözün devamını da herkes bilir..
Bu kent yaşayanları, Menderes Türel’in yapamayacağı hiçbir vaadi -üç tane oy uğruna- söylediğini görmemiştir.
Yine bu dünya şehrinin sakinleri, Boğaçayı projesinin bırakın yaşadığımız kenti, ülkenin prestij projesi olduğunu 7 yaşındaki çocuk bile biliyor ama, siz de bilmenize karşın sırf siyaset yapabilmek adına gerçeği saptırmaya kalkıyorsunuz..
Ve bunun da adı siyasetçilik..
Ama asla Antalya sevdalılığı olamaz..
CHP İl Başkanı olarak senin ayranın var mı içmeye ve içirmeye Semih başkan?
Varsa eğer önce CHP’nin Antalya’daki esnaflara borcunu ödeyiver bir zahmet. 3 seçim yaşamış olan vatandaş, o seçimlerde veresiye olarak aldıklarınızın karşılığını bekliyor.
Ve, “Ayranı yok içmeye” atasözümüz ile ilgili açılım olarak Türk Dil Kurumu der ki: Yoksulluğuna bakmadan gösteriş yapmaya kalkanların gülünçlüğünü anlatmak için kullanılan bir söz..
Bir yerlere not et belki bir gün lazım olur..