Aziz Nesin’i rahmetle anıyorum..
Belediye başkanları da ilçe ilçe, semt semt gezip yüzlerce-binlerce kişiye iftar verip “siyasi rant” elde etsin..
Bu olacak şey değil..
Böyle bir şey ancak, “Aziz Nesin’in aptal diye nitelediği insanların ülkesi”nde olabilir..
Oluyor da..
Ve dikkat edin..
Bir Allah’ın kulu da çıkıp, “yahu kardeşim, sen benim paramla niye kendine siyasi rant elde etmeye çalışıyorsun” demiyor..
…
Şimdi biri çıksa, “ben müslüman değilim, iftarlar beni ilgilendirmiyor kardeşim, paramın buralara harcanmasını istemiyorum” dese, haksız mı?
Herkesin inancı kendine..
Herkesin kazancı da kendine..
Eğer biri, birine ya da birilerine yardım etmek veya iftar vermek istiyorsa, bunu İSTERSE kendisi yapar..
Belediyelerin, milletin parasını canlarının istediği gibi harcama yetkileri yoktur, olamaz..
“Sosyal belediyecilik” maskesi altında “siyasi rant” sağlayamaz.
“İftar” gibi bir dini vecibeyi “siyasi amaç”la kullanıp, “ben senden daha çok kişiye iftar verdim” yarışı içine girmek hem dinen, hem vicdanen, hem de hukuken yanlıştır..
İftar vermek isteyen, “parasını kendisi öder” ve istediği kadar kişiye verir..
Ama, milletin parasıyla ve-re-mezzz..
Hangi belediye başkanı olursa olsun..
Ben vatandaşlardan, bu konuda suç duyurusu yapıp, haklarını aramalarını öneririm..
…
Siyasi partiler için bir şey söyleyemem, onlar kendilerine ait parayı harcıyor..
Ama..
Belediyeler ve resmi kurumların verdiği “İFTAR”ların parasını “Başkan”lar değil, vatandaşın vergileri ödüyor..
Kusura bakmayın, ama..
Bunun adına, “başkasının parasıyla hovardalık yapmak” denir..
Elini kendi cebine atsın da bir görelim hele kim hayırsever kim değil, değil mi?
…
Aziz Nesin’i rahmetle anıyorum..
Söylediği “o söz” hala geçerliliğini koruyor..