Biz hala denizi kumu ve güneşi pazarlıyoruz


Önceleri sadece ulusal kalkınmanın bir aracı olarak kullanılan ve bu yönde desteklenen turizm sektörü artık yöresel, bölgesel ve şehirsel kalkınmanın da destekleyicisi durumunda. Ülkeler birbirinin benzeri turizm politikaları uygulayarak, aynı tip planlama ve pazarlama faaliyetlerini sürdürüyor.
Yerel yöneticiler, şehir planlamacıları ve şehrin geleceği ile ilgili karar verici konumundaki kişiler, yöneticileri oldukları şehirlerin dünya çapında olumlu reklamını yapmak ve şehrin imajını arttırabilmek için son derece önemli girişimlerde bulunuyor. Antalya’da Büyükşehir ve bazı ilçe belediyeleri yurt dışı fuarlara katılarak gerek bir bütün halinde kentin ve turistik bölgelere daha çok yabancı ziyaretçi çekebilmek için çaba gösteriyor. Diyeceksiniz ki yerel yöneticiler kente daha çok turist getirtebilmek için çalışırken, turizmciler ne yapıyor? Onlar da elini taşın altına koyuyorlar, otel ve plajının reklamını yaparken, güzel hazırlanmış Antalya broşürlerinin dağıtımını yapıyorlar. Siz hiç herhangi bir turistik konaklama tesisler gurubunun bırakın ülkemizi bölgesini tanıtan bir film hazırlayıp bunu yurt dışında fuarlarda gösterdiğini gördünüz mü ? Çok azına rastlayabilirsiniz.
Konumuza geri dönelim.
Turizmde şehrin imajı ziyaretçiler açısından önemli. Eğer bir şehir zayıf veya pek olumlu olmayan bir imaja sahipse turist bu şehre seyahat düzenlemek istemiyor. Birçok kişi yaşadığı yerden ayrılarak turistik seyahatini hiç bilmediği ya da merak ettiği bir şehirde geçirmek istiyor. Bu nedenle ülkeler açısından bir şehrin pazardaki herhangi bir ürün gibi  pazarlanmasının ve rekabet edilebilirliğinin daha fazla dikkat çeken ve önem verilmesi gereken bir unsur olduğu görülür.
Turizmde ön plana çıkan şehirler incelendiğinde bu şehirlerden bazılarının kültürel ve tarihi mirası nedeniyle, bazılarının sahip oldukları deniz, orman, dağ gibi doğal çekim unsurlarıyla, bazılarının ise insanların kendi eli ile yaptıkları özgün eserler nedeniyle tercih edildiği görülebilir. Tercih nedenleri farklılaşsa da şehirlerdeki çekim unsurları, şehir turizminin ortaya çıkmasında etkili bir unsurdur. Antalya’nın çekim unsuru tabiî ki de deniz, kum ve güneş, kısmen tarih. Neden kısmen tarih? Bu yılın açıklanan son rakamlarına göre Antalya’yı 13 milyon yabancı turist ziyaret etti, belki de sadece 1 milyonu Antalya’nın müze ve tarihi ören yerlerini gezdi. Antalya’da biz hala denizi kumu ve güneşi pazarlıyoruz o kadar.