Bunlardan hesap soran olur mu?
İnsanlar soruyor. “Akaydın’ın adamlarından Adem Akyürek, Kültürel Hizmetler Daire Başkanlığı’nı belediyeden uzaklaştırdı. AKM’nin içine taşıdı. Kendi satın almasını da, kendi bünyesine aldı. Orada iki yıldır yediği haltları duymayan, bilmeyen kalmadı. Neden kimse ses çıkarmıyor?” diyor.
Millet soruyor. “İsim vererek, rüşvet alanları yazdın. Gazete olarak Ekdağ’da dönen dolapları yazdınız. Daha bunun gibi onlarca, yüzlerce örnek varken, neden ortalık sus-pus” diyor.
Bende merak ediyorum.
Mesela bizim Antalya Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi polisleri, sık sık belediyeyi ziyaret ediyor. Gedikli avukat ile çay içiyor. Neden gidiyor, ne yapıyor, ben de bilmiyorum. Herhalde bir gün öğreniriz.
Mesela Yeri geldiğinde aslan kesilen jandarma istihbarat mensupları, iş Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne gelince ne yapıyor?
Mesela Bugüne kadar tek laf etmediğim ve dürüstlüklerinden asla şüphe duymadığım ancak bugüne kadar Büyükşehir Belediyesi ile ilgili tek bir hareketini görmediğim Cumhuriyet Savcıları ne yapıyor?
Bana göre Türkiye'nin en başarılı ekiplerinden belki de birincisi olan Antalya Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlar Bürosu ekipleri ne yapıyor?
Mesela İçişleri Bakanlığı’ndan gelen denetmenler iki yıldır ne yapıyor?
Akaydın mı korunuyor, yoksa tüm bunlar bir şekilde not ediliyor da, günü mü bekleniyor?
Bilmiyorum sevgili Antalyalılar. Gerçekten bilmiyorum. Bilmem de mümkün değil zaten.
Ancak çok iyi bildiğim bir gerçek var.
Antalya’nın polisi de, jandarması da, savcıları da, bu tür meselelerde dürüsttür. Yakaladığını affetmez, belgelediği anda sonuca gider. Bundan kuşku duymayın.
Bakın Muratpaşa Belediyesi’ne, ne demek istediğimi anlayacaksınız. O belediye içinde aylarca, hatta yıllarca aynı şeyler söylendi. Ama gün geldi, hesaptan kaçmanın mümkün olmadığı ortaya çıktı.
Hazır yazmışken, Büyükşehir Belediyesi ile ilgili dün bana ulaşan yeni bir bilgi vereyim. Sonraki günlerde daha detaylı yazacağım.
Antalya Büyükşehir Belediyesi Mali İşler Dairesi eski Başkanlarından (bayan) biri hakkında suç duyurusu yapıldığını öğrendim. Nedeni, sanırım bütçe aşımı. Ancak ortada bir suç varsa, aynısını işleyen bir başka Daire Başkanı ile ilgili dosya sümenaltı edildi. O daire başkanı da bayan. Ancak onun Akaydın’ın, Türel hakkında hazırlanan saçma suç duyurularının altında imzası var. O suç duyurularını hazırlatan eski mülkiyeliden torpili var.
İşte bunların adalet anlayışı.
Ortada bir suç varsa ve suç duyurusunu yapanlar gerçekten dürüst insanlarsa, ikisi hakkında da suç duyurusu gerekmez mi?
Dediğim gibi bu meselenin detaylarına sonra gireceğim.