CHP’de kavga bitmez

Abone Ol

AK Parti’den sonra CHP’de de milletvekilliği adaylığı için başvuru süresi doldu.

CHP’nin Antalya’da başvuran aday adayı sayısının 96 olduğu öğrenildi.

Şimdi ise hakim huzurunda yapılacak ön seçim safhası var.

Bu süreyi iyi kullanmak isteyen ve üyelerin oyunu almak isteyen aday adayları kozlarını sahaya sürecek.

Kimisi yapacaklarını, kimisi örgüte bağlılığını, kimisi üyelere yakın olacağını, kimisi Antalya için çalışacağını aktaracak.

Tüm bunları üyelerin gözüne girebilmek ve oyunu alabilmek için yapacaklar.

Kimileri ise bir başka adayı karalayarak, eleştirerek oy peşinde koşacak.

Yani ön seçimin yapılacağı güne kadar CHP içinde sancılı bir sürecin yaşanacağını şimdiden söyleyebiliriz.

Hatta bunun fitili ateşlendi bile.

CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal’ın, “Büyükşehir’in kaybından sorumlu olanların sorgulanması gerekir” diyerek eski İl Başkanı Devrim Kök ve Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Mustafa Akaydın’ı işaret etmesi buna bir örnek.

Tabii kılıcı çeken bir tek Baykal değil.

Mustafa Akaydın da düğmeye bastı ve Baykal’ı hedef alan açıklamalar yapmaya başladı.

Dün Gündem Gazetesi’nde çıkan bir haberde Akaydın, “Büyükşehir Belediyesi’ni kaybetmemizdeki bir neden de bazı ihanetlerdir” diyor. Bu açıklamayla açık açık Baykal’ı işaret diyor.

Yine eski İl Başkanı Devrim Kök’ün toplantılarında Baykal ve ekibini hedef alan açıklamalarda bulunduğu kulağımıza geliyor.

Diğer aday adaylarının da zaman zaman birbirini çok ağır bir dille eleştirdiklerine şahit oluyoruz.

CHP işte böyle bir havada 7 Haziran genel seçimlerine giriyor. Yani içindeki kavgayı sürdürüyor. Böyle bir tablo geçmişte CHP’ye hep kaybettirdi. Böyle devam etmesi halinde ise kaybettirmeye devam edecektir.

Gelelim bir başka konuya.

Mustafa Akaydın twitter hesabından, “Kadın ikinci sınıf vatandaştır diye fetva verdiler, caniler cesaret buldu. Eskişehir’de bir Özgecanımız daha gitti” dedi.

Be Hocam, sen değil miydin Akdeniz Üniversitesi’ndeki rektörlüğün döneminde sırf başı örtülü diye kızları üniversiteye almayan? Sen değil miydin onlara en büyük acıyı yaşatan? Sen değil miydin hayallerini yıkan? Şimdi hiçbir şey olmamış gibi çıkıp sözüm ona kadınları savunuyorsun. Buna kimseyi inandıramazsın. Beni inandıramadığın gibi.