Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını nedeniyle başta turizm ve birçok sektörün etkilendiğini hatırlatan Aile Hekimi Doktor Ozan Uzkut, “Koronavirüsün sanalda da olsa azalmaya başladığı şu günlerde şimdi başka bir heyecan sardı vatandaşı. Bazılarımız acaba bu yıl tatil yapacak mıyız, tatilde nereye gidelim ne yiyelim, sıcaklarda korona zayıflıyormuş bu fırsattan istifade edip özgürce dolaşalım mı gibi konuları düşünmeye başladı. Deniz ve iyi temizlenmiş, doğru klorlanmış veya ozonlanmış havuzdan korona bulaşmaz. Ama denize ve havuza maskesiz gireceğimiz için fiziksel mesafenin en az 3 metre olması gerekir. Bir de yüzme mesafesini katarsak çok daha aralıklı yüzmemiz veya suya girmemiz gerekir. O yüzden az insanın girdiği zamanda veya tenha yerlerde suya girmekte ve bu konuya özen göstermekte yarar vardır. Tatilimizi planlarken buna dikkat etmeliyiz” dedi.
Klimalı ortama dikkat
Sıcak havalarda koronavirüsün diğer virüsler gibi yayılımının azalabileceğini aktaran Uzkut, “Klimalı yerlere dikkat etmek gerekir. Klimalı ortamda, otelin bir ucundaki taşıyıcı otelin öbür ucundaki kişiye korona bulaştırabilir. O yüzden merkezi klimalı otellerden, lokantalardan, mağazalardan mümkün olduğu kadar uzak durmakta fayda vardır. Tatil seçeneklerimizde tek büyük bina yerine ayrı ayrı klima sistemi olan tatil köylerini, pansiyonları, apartları seçmemiz sağlığımız için daha doğrudur. Yine aynı şekilde gittiğimiz otellerde veya restoranlarda açık büfe yiyeceklerde ve içeceklerde mümkün olduğunca kapalı şişe ve paketleri tercih etmemiz, tek kullanımlık olarak yapılmış kaplarda servis edilen ve üstü kapalı yiyecekleri tercih etmemiz çok daha sağlıklı olacaktır. Yemek sırasında maske sıkıntı olacağı için yemek kuyruğunun en az 3 metre mesafede olması, masaların arasında da en az 2 metre bulunması, toplu halde yemek yenmemesi, sandalyelere de birer atlayarak oturulması çok sağlıklı olacaktır. İçeceklerin şişede ve tek kullanımlık olması gerekmektedir. Mutlaka yemek alınacaksa bunun sıcak olanları veya ızgara olanları tercih edilmelidir. Salata ve soğuk mezeler tek kullanımlıksa ve üstü kapalı ve taze ise tercih edilmeli, yoksa hiç dokunulmamalıdır. Kullanılan bardaklar ne kadar yıkansa da en çok bulaşım kaynağıdır. Mümkünse bardak kullanılmamalı eğer değilse tek kullanımlık bardaklar tercih edilmelidir” diye konuştu.
Hijyen kurallarını es geçmeyin
Tatil yapacakların hijyen kurallarına çok dikkat etmesi gerektiğinin altını çizen Uzkut, “Oteller her ne kadar çok temiz bir şekilde havlu ve çarşafları temizlese de bulaşım burada çok sık olmaktadır. Bu yüzden gideceğiniz otel size bunları steril poşet içinde vermeyecekse evden kendi havlunuzu, çarşafınızı bilhassa da yastığınızı götürmekte fayda vardır. O yüzden belki fazla yük gibi gelse de virüs bir önceki müşteriden sonra ne kadar temizlenirse temizlensin dezenfekte edilmediği sürece odadan gitmemektedir. Bilhassa da yerde çok olmaktadır. Yere düşen hiç bir şeyi kullanmamak gerekir. Tatile mümkünse toplu taşımayla değil kendi özel arabamızla çıkmakta yarar vardır. Tatile gittiğimiz yerde maskeyi mümkün olduğunca takılı tutmaya, fiziksel mesafeyi mümkün olduğunca korumaya, klimayı mümkünse hiç açmamaya daha çok pencereleri açmaya, sık havalandırmaya insanların az olduğu yerde tatil yapmaya dikkat etmek gerekir. Bilhassa çocukların birbirine uzak mesafede olması, hastalık bulaştırmadan oynaması çok zordur o yüzden bu tatilde onlara bireysel oynayabileceği veya vakit geçirebileceği oyuncak, kitap tablet götürmekte fayda vardır. Bu dönem doğa tatili, çadır tatili, karavan tatili için idealdir ama bunu kamplarda kalarak değil mümkün olduğunca birbirimizden uzak yerlerde konaklayarak yapabilmeliyiz yoksa kamplar ortak kullanım alanlarının tuvalet, mutfak gibi çok olmasından dolayı en tehlikeli yerlerdir” dedi.
Esra ALTUNKES
Klimalı ortama dikkat
Sıcak havalarda koronavirüsün diğer virüsler gibi yayılımının azalabileceğini aktaran Uzkut, “Klimalı yerlere dikkat etmek gerekir. Klimalı ortamda, otelin bir ucundaki taşıyıcı otelin öbür ucundaki kişiye korona bulaştırabilir. O yüzden merkezi klimalı otellerden, lokantalardan, mağazalardan mümkün olduğu kadar uzak durmakta fayda vardır. Tatil seçeneklerimizde tek büyük bina yerine ayrı ayrı klima sistemi olan tatil köylerini, pansiyonları, apartları seçmemiz sağlığımız için daha doğrudur. Yine aynı şekilde gittiğimiz otellerde veya restoranlarda açık büfe yiyeceklerde ve içeceklerde mümkün olduğunca kapalı şişe ve paketleri tercih etmemiz, tek kullanımlık olarak yapılmış kaplarda servis edilen ve üstü kapalı yiyecekleri tercih etmemiz çok daha sağlıklı olacaktır. Yemek sırasında maske sıkıntı olacağı için yemek kuyruğunun en az 3 metre mesafede olması, masaların arasında da en az 2 metre bulunması, toplu halde yemek yenmemesi, sandalyelere de birer atlayarak oturulması çok sağlıklı olacaktır. İçeceklerin şişede ve tek kullanımlık olması gerekmektedir. Mutlaka yemek alınacaksa bunun sıcak olanları veya ızgara olanları tercih edilmelidir. Salata ve soğuk mezeler tek kullanımlıksa ve üstü kapalı ve taze ise tercih edilmeli, yoksa hiç dokunulmamalıdır. Kullanılan bardaklar ne kadar yıkansa da en çok bulaşım kaynağıdır. Mümkünse bardak kullanılmamalı eğer değilse tek kullanımlık bardaklar tercih edilmelidir” diye konuştu.
Hijyen kurallarını es geçmeyin
Tatil yapacakların hijyen kurallarına çok dikkat etmesi gerektiğinin altını çizen Uzkut, “Oteller her ne kadar çok temiz bir şekilde havlu ve çarşafları temizlese de bulaşım burada çok sık olmaktadır. Bu yüzden gideceğiniz otel size bunları steril poşet içinde vermeyecekse evden kendi havlunuzu, çarşafınızı bilhassa da yastığınızı götürmekte fayda vardır. O yüzden belki fazla yük gibi gelse de virüs bir önceki müşteriden sonra ne kadar temizlenirse temizlensin dezenfekte edilmediği sürece odadan gitmemektedir. Bilhassa da yerde çok olmaktadır. Yere düşen hiç bir şeyi kullanmamak gerekir. Tatile mümkünse toplu taşımayla değil kendi özel arabamızla çıkmakta yarar vardır. Tatile gittiğimiz yerde maskeyi mümkün olduğunca takılı tutmaya, fiziksel mesafeyi mümkün olduğunca korumaya, klimayı mümkünse hiç açmamaya daha çok pencereleri açmaya, sık havalandırmaya insanların az olduğu yerde tatil yapmaya dikkat etmek gerekir. Bilhassa çocukların birbirine uzak mesafede olması, hastalık bulaştırmadan oynaması çok zordur o yüzden bu tatilde onlara bireysel oynayabileceği veya vakit geçirebileceği oyuncak, kitap tablet götürmekte fayda vardır. Bu dönem doğa tatili, çadır tatili, karavan tatili için idealdir ama bunu kamplarda kalarak değil mümkün olduğunca birbirimizden uzak yerlerde konaklayarak yapabilmeliyiz yoksa kamplar ortak kullanım alanlarının tuvalet, mutfak gibi çok olmasından dolayı en tehlikeli yerlerdir” dedi.
Esra ALTUNKES