Zaman zaman, daha doğrusu gerekli parayı topladığında ‘Cem’ adlı bir neşriyat (bakın gazete filan demiyorum) çıkaran ve sırf bunu yapıyor diye kendisine ‘gazeteci’ sıfatını uygun gören bir zatı muhterem, ‘Çaycıydı CEO oldu’ diyerek CHP’li meclis üyesi Mehmet Tosun’a biz gazetecilerin deyimiyle ‘çakmış’ sözümona…
Aynı zamanda Bahçe Cafe’nin ortaklarından biri olan Tosun’un bizzat kendine yakıştırdığı ‘çaycı’ sıfatından yola çıkarak, onun ‘hızlı yükselişi’ni anlatmış yazısında…
Mehmet Tosun’un önce meclis üyeliği, ardından çeşitli komisyonlarda üyelik ve son olarak Muratpaşa Belediyesi’nin şirketi Falez A.Ş.’de yönetim kurulu başkanı olmasını aktarırken sözümona ironi yapmaya çalışmış…
Tosun’un Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın ‘himmetiyle’ bu noktalara geldiğinden dem vurmuş densiz…
İki gündür özellikle bekledim bu densize kim ne diyecek diye…
Nitekim Mehmet Tosun’u tanıyanlar beklentimi boşa çıkarmadı. Bu kerameti kendinden menkul şahsın yazdıklarına kimse itibar etmedi. Etmez de. Çünkü Mehmet Tosun’u tanıyanlar çok iyi bilir ki, o, şuan bulunduğu noktaya liyakatıyla, dürüstlüğüyle, adamlığıyla gelmiştir. Ne CHP’de, ne belediyede kimsenin himmetine filan da ihtiyacı yoktur. Partisinin gerçek bir neferi, gerçek bir emektarıdır. Akçeli işlerle hiç işi olmadığı gibi akçeli işlerle haşır neşir olanlarla da hep mücadele etmiştir.
Meclis üyeliğine heves etmesinin yegane nedeni de yine bu mücadeleyi vermektir…
Mehmet Tosun aynı zamanda bu kentin önemli aktivistlerinden biridir. Nerede bir haksızlık, bir yolsuzluk, bir usulsüzlük varsa karşılarına çıkan ilk kişilerden biri hep o olmuştur. Üstelik çok da iyi bir yazardır. Şu cin olmadan cin gibi çarpmaya kalkışan, senede birkaç kez çıkardığı (ki, şuan çıkarıp çıkarmadığını da bilmiyorum) Cem adlı neşriyat ve halen birilerinin himmetiyle kalemşörlük yaptığı haber sitesi dışında faaliyeti olmayan zatı muhteremden de çok daha fazla GAZETECİDİR…
Şimdi bu kişi kalkmış Mehmet Tosun’u küçümsüyor, ‘Çaycıydı CEO oldu’ diye.
Hadi oradan densiz.