Akdeniz Üniversitesi A blok önünde yapılan basın açıklamasına DİSK ve Dev Sağlık-İş Genel Başkanı Dr. Arzu Çerkezoğlu, DİSK / Genel-İş Antalya Şube Başkanı Vedat Küçük ve DİSK temsilcileri katıldı. Çerkezoğlu, sağlık işçilerine üçlü vardiya dayatmasını kabul etmediklerini anlatarak, “Sağlık Bakanlığı 2021 yılının ‘Uluslararası Sağlık Çalışanları Yılı’ olarak kabul edilmesi için Dünya Sağlık Örgütü’ne teklif verirken sağlık işçilerinin iş yükünü artıracak, pandemi sürecinde bulaş riskini artıracak şekilde daha fazla gün işe gelmesine neden olacak üçlü vardiya dayatması kabul edilemez. Sağlık Bakanlığı Yönetim Hizmetleri Genel Müdürü aynı zamanda Sağlık Bakanlığı adına toplu iş sözleşmesini imzalayan kamu işverenleri sendikası, TÜHİS Genel Başkanı Mehmet İslamoğlu imzalı, 23 Eylül 2021 tarihli ‘İşçilerin Çalışma Esasları’ konulu yazı hastanelerde var olan sorunları çözmek yerine sağlık işçilerinin iş yüküne yenisini eklemekten öteye gitmemiştir” dedi.
‘Çalışma barışı bozuldu’
Yönetmeliği hatırlatan Çerkezoğlu, “Postalar Halinde İşçi Çalıştırılarak Yürütülen İşlerde Çalışmalara İlişkin Özel Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’te ‘gece postasında çalışanlar 7,5 saatten fazla çalıştırılamazlar, çalıştırılmaları işçinin onayına bağlıdır’ ifadesi yer almaktadır. Kadın işçilerin postalar halinde çalıştırılmasına ilişkin yönetmelikte ise gece vardiyasına geliş ve gidişler için kadın işçilere servis olanağı sağlamanın zorunluluğu ifadesi yer alır. Bir imzayla artık ‘üçlü vardiyaya geçilecek’ deyince geçilmiyor. Mevcut sağlık işçisi sayısı ile dönüyor mu hastaneler haberiniz var mı? 8 saatlik vardiya yaparsak bu sağlık işçilerinin nasıl zorluklar bekliyor düşünen var mı? 08/09/2021 tarihinde imzalanan Sağlık Bakanlığı’nda yürürlükte olan Toplu İş Sözleşmesinin 22. Maddesine göre gece fazla çalışması yüzde 75 fazla ödenir ifadesine aykırı olarak yapılan bu düzenleme ile beraber hastanelerde 12 saatlik nöbetler halinde çalışırken, 8 saatlik halinde 3’lü vardiya sistemine geçilmiş oldu. Üçlü vardiya sistemi ile Bakanlığın hesabına göre gece fazla çalışması yapılmayacak ve işçiler daha fazla gün işe gelmelerine rağmen ücretlerinde önceki aylara göre düşüşler yaşanabilecektir. Sağlık hizmetlerine maliyet odaklı bakan yaklaşımın sonucu olan bu uygulama iş yerlerimizde çalışma barışını bozduğu/bozacağı açıktır” ifadelerini kullandı.
İş yükü ve yaşanılanlar
İş yüküne dikkat çeken Çerkezoğlu, “Sağlık hizmeti üreten sağlık çalışanlarına maliyet gözüyle bakan, hastanelerde bu personel sayısı ile bu vardiya sistemi döner mi diye düşünmeyen, dönse bile iş yükü nasıl etkilenir diye düşünmeden Sağlık Bakanlığında, oturduğu binadan bir bürokratın hazırladığı bu değişiklik kabul edilemez, derhal kaldırılmalıdır. Bu uygulamanın altında imzası olanları sadece bir günlüğüne, bir saat herhangi bir hastanenin acilinde güvenlik işçileri ile nöbet tutmaya, tıbbi sekreterlerin yaptığı işi 10 dakikalığına seyretmeye, bir temizlik işçisinin günde yaptığı işlerin listesine bakmaya, 112 Acil Sağlık Hizmeti verenlerle bir vakaya gitmeye, kısaca hastanede bir gün geçirmeye davet ediyoruz. İstediğiniz hastaneye gidelim. Bir gün gezelim hastanede. Bakalım sağlık işçileri bu uygulamadan memnun mu? Soralım sağlık işçileri geçinebiliyor mu? İstediğiniz hastaneye gidelim biz varız. Türkiye’nin en büyük sendikası olduğunu iddia eden sendika ise Sağlık Bakanlığı bürokratlarına, TÜHİS yöneticilerine ‘çok muhteşem’ toplu iş sözleşmesi imzaladığı için minnetini sunmak dışında bir çabası olmadığı açık. Sağlık Bakanı, Bakanlığın ‘yetkili sendikasının’ başkanlar kurulu toplantısında sendika için paydaşımız diyor. Biliyorduk, bir de sizden duymuş olduk. Yetkili ama iş yerinde sadece kesilen aidatlarda adı geçen sendika bir sendika olmaktan çıkmış, Bakanlığın kendi deyimleriyle paydaşı olmuştur. Neyi paylaştıklarını ise sağlık işçilerinin takdirine bırakıyoruz. Kendisine yetkiliyim diyen sendika bugün Sağlık Bakanlığının bir genel müdürlüğünden farksızdır” şeklinde konuştu.
‘Aile birliği için de sorun’
Uygulamanın sadece iş yerlerinde değil, işe geliş gidişte ya da ev içinde çocuk bakımı, ev içi iş bölümünü de olumsuz etkileyeceğini hatırlatan Çerkezoğlu, “Pandemi ile canla başla mücadele eden sağlık işçileri ‘Uluslararası Sağlık Çalışanları Yılı’nda görev tanımlarına ilişkin sorunların çözülmesini beklerken, iş yükünün azaltılmasını beklerken, zorunlu emekliliğin kaldırılmasını beklerken, tayin-becayiş haklarının düzenlenmesini beklerken çalışma barışını bozan bu uygulama ile karşı karşıya kalmışlardır. Bu uygulamanın iş yerlerinde ulaşım sorunu, kadın işçilerin ulaşım ve güvenlik sorunu ile karşı karşıya kalması, çocuklu ailelerin, eşleri de vardiyalı çalışan işçilerin aile birlikleri açısından da sorunlar yaratacağı açıktır. Hastanelerde yaşadığımız sorunlar karşısında, nasıl taşerona karşı Türkiye’nin her yerinde ilmek ilmek bir mücadele ettiysek bugün de hastanelerde, 112 birimlerinde sağlık hizmetinin olduğu her yerde sağlık işçilerini sendikamız çatısı altında olmaya davet ediyoruz” diyerek konuşmasını tamamladı.
Esra ALTUNKES
‘Çalışma barışı bozuldu’
Yönetmeliği hatırlatan Çerkezoğlu, “Postalar Halinde İşçi Çalıştırılarak Yürütülen İşlerde Çalışmalara İlişkin Özel Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’te ‘gece postasında çalışanlar 7,5 saatten fazla çalıştırılamazlar, çalıştırılmaları işçinin onayına bağlıdır’ ifadesi yer almaktadır. Kadın işçilerin postalar halinde çalıştırılmasına ilişkin yönetmelikte ise gece vardiyasına geliş ve gidişler için kadın işçilere servis olanağı sağlamanın zorunluluğu ifadesi yer alır. Bir imzayla artık ‘üçlü vardiyaya geçilecek’ deyince geçilmiyor. Mevcut sağlık işçisi sayısı ile dönüyor mu hastaneler haberiniz var mı? 8 saatlik vardiya yaparsak bu sağlık işçilerinin nasıl zorluklar bekliyor düşünen var mı? 08/09/2021 tarihinde imzalanan Sağlık Bakanlığı’nda yürürlükte olan Toplu İş Sözleşmesinin 22. Maddesine göre gece fazla çalışması yüzde 75 fazla ödenir ifadesine aykırı olarak yapılan bu düzenleme ile beraber hastanelerde 12 saatlik nöbetler halinde çalışırken, 8 saatlik halinde 3’lü vardiya sistemine geçilmiş oldu. Üçlü vardiya sistemi ile Bakanlığın hesabına göre gece fazla çalışması yapılmayacak ve işçiler daha fazla gün işe gelmelerine rağmen ücretlerinde önceki aylara göre düşüşler yaşanabilecektir. Sağlık hizmetlerine maliyet odaklı bakan yaklaşımın sonucu olan bu uygulama iş yerlerimizde çalışma barışını bozduğu/bozacağı açıktır” ifadelerini kullandı.
İş yükü ve yaşanılanlar
İş yüküne dikkat çeken Çerkezoğlu, “Sağlık hizmeti üreten sağlık çalışanlarına maliyet gözüyle bakan, hastanelerde bu personel sayısı ile bu vardiya sistemi döner mi diye düşünmeyen, dönse bile iş yükü nasıl etkilenir diye düşünmeden Sağlık Bakanlığında, oturduğu binadan bir bürokratın hazırladığı bu değişiklik kabul edilemez, derhal kaldırılmalıdır. Bu uygulamanın altında imzası olanları sadece bir günlüğüne, bir saat herhangi bir hastanenin acilinde güvenlik işçileri ile nöbet tutmaya, tıbbi sekreterlerin yaptığı işi 10 dakikalığına seyretmeye, bir temizlik işçisinin günde yaptığı işlerin listesine bakmaya, 112 Acil Sağlık Hizmeti verenlerle bir vakaya gitmeye, kısaca hastanede bir gün geçirmeye davet ediyoruz. İstediğiniz hastaneye gidelim. Bir gün gezelim hastanede. Bakalım sağlık işçileri bu uygulamadan memnun mu? Soralım sağlık işçileri geçinebiliyor mu? İstediğiniz hastaneye gidelim biz varız. Türkiye’nin en büyük sendikası olduğunu iddia eden sendika ise Sağlık Bakanlığı bürokratlarına, TÜHİS yöneticilerine ‘çok muhteşem’ toplu iş sözleşmesi imzaladığı için minnetini sunmak dışında bir çabası olmadığı açık. Sağlık Bakanı, Bakanlığın ‘yetkili sendikasının’ başkanlar kurulu toplantısında sendika için paydaşımız diyor. Biliyorduk, bir de sizden duymuş olduk. Yetkili ama iş yerinde sadece kesilen aidatlarda adı geçen sendika bir sendika olmaktan çıkmış, Bakanlığın kendi deyimleriyle paydaşı olmuştur. Neyi paylaştıklarını ise sağlık işçilerinin takdirine bırakıyoruz. Kendisine yetkiliyim diyen sendika bugün Sağlık Bakanlığının bir genel müdürlüğünden farksızdır” şeklinde konuştu.
‘Aile birliği için de sorun’
Uygulamanın sadece iş yerlerinde değil, işe geliş gidişte ya da ev içinde çocuk bakımı, ev içi iş bölümünü de olumsuz etkileyeceğini hatırlatan Çerkezoğlu, “Pandemi ile canla başla mücadele eden sağlık işçileri ‘Uluslararası Sağlık Çalışanları Yılı’nda görev tanımlarına ilişkin sorunların çözülmesini beklerken, iş yükünün azaltılmasını beklerken, zorunlu emekliliğin kaldırılmasını beklerken, tayin-becayiş haklarının düzenlenmesini beklerken çalışma barışını bozan bu uygulama ile karşı karşıya kalmışlardır. Bu uygulamanın iş yerlerinde ulaşım sorunu, kadın işçilerin ulaşım ve güvenlik sorunu ile karşı karşıya kalması, çocuklu ailelerin, eşleri de vardiyalı çalışan işçilerin aile birlikleri açısından da sorunlar yaratacağı açıktır. Hastanelerde yaşadığımız sorunlar karşısında, nasıl taşerona karşı Türkiye’nin her yerinde ilmek ilmek bir mücadele ettiysek bugün de hastanelerde, 112 birimlerinde sağlık hizmetinin olduğu her yerde sağlık işçilerini sendikamız çatısı altında olmaya davet ediyoruz” diyerek konuşmasını tamamladı.
Esra ALTUNKES