Yaşayan Antalya

Dr. Özdemir’in mevlütüne yüzlerce seveni katıldı

Geçtiğimiz hafta elim bir trafik kazasında hayatını kaybeden Dr. Bahri Özdemir için hafta sonunda yemekli bir mevlit programı düzenlendi. Hasta ve hasta yakınları, meslektaşları, bürokratlar, komşuları ve yüzlerce seveni, Dr. Özdemir’i anmak ve son görevlerini yerine getirmek için bir araya geldi

Abone Ol



Mevlide gösterilen yoğun katılım, rahmetli hekimin toplumdaki sevgi ve saygınlığını bir kez daha ortaya koydu. Antalya sağlık teşkilatında uzun yıllar idari görevlerde bulunan, sivil toplum çalışmaları ve hekimlik mesleğine yaptığı katkılarla tanınan Dr. Bahri Özdemir, 1991 yılında Erzurum Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. Meslek hayatına Erzincan’da başlayan Dr. Özdemir, 2000 yılına kadar Kırıkkale’de İçişleri Bakanlığı’na bağlı Emniyet Hekimliği görevini sürdürdü. 2000 yılından itibaren Antalya’da hizmetlerine devam eden Özdemir, 2000-2002 yıllarında Elmalı’da, 2002-2007 yıllarında ise Döşemealtı Çığlık’ta sağlık ocağı hekimliği yaptı. Tecrübesi ve yöneticilik vizyonuyla 2007-2017 yılları arasında Antalya’nın sağlık yönetiminde önemli görevler üstlendi. Antalya Atatürk Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcılığı, Antalya İl Sağlık Müdür Yardımcılığı, Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği bünyesinde Mali Hizmetler Başkanlığı ve Tıbbi Hizmetler Başkanlığı görevlerinde bulunarak şehrin sağlık yapılanmasına önemli katkılar sağladı. Düzenlenen mevlit programında duygusal anlar yaşanırken, Dr. Bahri Özdemir’in sağlık camiası ve toplum için bıraktığı değerli miras bir kez daha vurgulandı. Sevenlerinin yoğun katılımı, onun ardında bıraktığı güçlü izleri ve unutulmaz insani yönünü bir kez daha gözler önüne serdi.

BU DA BENİM ANILARIMDAN BİRİ
Rahmetli Dr. Bahri Özdemir ile tanışmamız, Atatürk Devlet Hastanesi’nin (eski SSK Hastanesi) kadrosuna atanmasıyla başladı. Sağlık ocağı döneminde görüşmelerimiz eskiye göre azalsa da bağımız hiç kopmadı. Sohbetlerimiz, muhabbetimiz yıllarca sürdü.
Anılarımdan biri, genel sekreterlik döneminde daire başkanlığı yaptığı yıllara dayanır. Kapalı Yol’un Şarampol bölgesine her uğradığımda çoğu zaman konuşmalarımızın başında, ortasında veya sonunda uzun boylu, beyaz sakallı, nur yüzlü bir amca yanımıza denk gelirdi. Bir gün Bahri kardeşimle baş başa kahkahalarla sohbet ederken yine bu amcaya rastladık. Giderken dayanamayarak sordu: “Bu kim, bizden biri mi?” Bahri Hoca gülerek, “Yok yok, bizden değil” dedi. Bir başka anımda ise yine sohbet ederken konu konuyu açtı, nasıl geldiğimizi hatırlamam bile mümkün değil. Bana evlendikten sonra çevreden bazı kişilerin, “Sen zengin biriyle evlenmişsin, eşinin babasının hatırı sayılır daireleri var” dediğini anlattı. Bunu birkaç kişiden duyunca eve gidip hanımına sorduğunu söyledi: “Senin baban çok zenginmiş, neden söylemedin?” Eşi de tebessümle, “Sormadın ki” demiş. Bahri Hoca bunu anlatırken her zamanki gibi mütevazıydı ve eklemişti: “Ben seni sevdim, seninle bu yüzden evlendim; babanın malı mülkü için değil.” Dr. Bahri Özdemir; iyi bir insan, iyi bir doktor, iyi bir dost ve iyi bir arkadaştı. Aynı zamanda örnek bir baba, değerli bir eşti. Allah rahmet eylesin kardeşim, mekanı cennet olsun.

Atatürk Devlet Hastanesi’nin Atatürk Kültür Parkı’nda düzenlediği ‘Geçmişten Geleceğe’ kahvaltısında eski ve yeni hekimlerle bir araya gelen Dr. Bahri Özdemir, büyük ilgi görmüş, dostlarıyla buluşmanın mutluluğunu yaşamıştı. Kahvaltıdan kareler… (Allah rahmet eylesin, güzel insan.)

Rahmetli Dr. Bahri Özdemir, yetiştirdiği pırlanta gibi evlatlarına büyük güven duyuyordu. Evlatlarının da bu sorumlulukla babalarını en güzel şekilde temsil edeceklerinden kimsenin kuşkusu yok. (Başınız sağ olsun gençler.)



Mevlit ve anma programına çok büyük bir katılım gerçekleşti. Katılanlar arasında birlikte çalıştıkları Dr. Kemal Kiraz, Dr. Abdurrahman Acar ve Dr. Kamil Aksoy da yer aldı. Meslektaşlarının yüzlerinde derin üzüntü okunuyor, anma programına büyük bir vefa ile katılıyorlardı.