Tüm çiftçilerin Dünya Çiftçiler Günü’nü kutlayan Saadet Partisi Antalya İl Başkanı Ramazan Düzen, "Çiftçi, alın teri ile adeta toprağı ilmek ilmek işleyerek, üreten insandır. Emekleri ve gayretleriyle toprağı işleyen ve bu anlamda bizlere hizmet eden bütün çiftçilerimize çalışmalarında kolaylık, hasatlarında bereket diliyorum" ifadelerini kullandı. Antalya’da ve ülkemizde tarımın ikinci plana itildiğini, toprağın önemsizleştirildiğini, gıdada dışa bağımlı hale gelindiğini ileri sürerek gübre, mazot, tohum başta olmak üzere artan tarım girdi maliyetlerinin üreticinin belini büktüğünü söyleyen Düzen, şunları kaydetti:
“Her şeyden önce tarım sektörüne hak ettiği önem verilmeli, üvey evlat muamelesi yapılmaktan vazgeçilmeli. Sıfır vergi ve sıfır faiz ile üretim desteklenmelidir. Gıda arz güvenliğini, milli güvenliğin bir bileşeni olarak kabul edilmeli ve tarım sektörüne yönelik politika ve uygulamalar bu hassasiyetle hayata geçirilmeli. Tarım alanlarının, çayır ve meraların, su kaynaklarının korunmasına yönelik ciddi önlemler alınmalı, imar aflarına tarım alanlarının betonlaştırılmasına son verilmeli. Lisanslı depoculuk sistemi geliştirilmeli. Böylece uzun süre saklanabilen tarım ürünlerinin depolanmasına ve derin bir piyasada ticaretine imkan verilmesi sağlanmalı. Üretici birliklerin tedarik zincirindeki fonksiyon payını artıracak politikalar oluşturulmalı. Tarımsal sanayi ile tarım nüfusuna atıl zamanlarda istihdam olanağı sağlanmalıdır.”
‘Üretimi ve üreticiyi destekleyeceğiz’
Düzen, “İktidara geldiğimizde üretimi ve üreticiyi destekleyeceğiz” diyerek mesajını şu sözlerle sonlandırdı: “Tarımsal girdilerdeki tüm vergi ve faizleri sıfırlayacağız. Üreticilerimizin Tarım Kredi Kooperatifleri ve Ziraat Bankasından kullandığı tüm üretim amaçlı kredilerin faizlerini kaldıracağız. Üretimdeki her türlü vergileri Gümrük Vergileri, KDV, ÖTV kaldıracağız. Üretimdeki bütün kotaları kaldıracağız. Üretimde bilim ve teknolojiyi en üst seviyede kullanımını sağlayacağız. Birim alandan ya da bir hayvandan daha fazla verim alana daha fazla destek sağlayacağız. Tarımı tarımsal sanayi ile birlikte geliştireceğiz. Kurumlarımıza tarımı, toprağı, hayvanı, çiftçiyi tanıyan sahadan gelen idarecileri atayacağız. Tarımda ARGE çalışmalarına daha fazla zaman ve maddi imkan tahsis edecek üreticilerimizi dünyayı takip eden değil dünyanın takip ettiği çiftçiler haline getireceğiz. Üreticilerimiz ürünlerinin pazarlama sorununu yaşamayacak. köprülere geçiş hastanelere hasta garantisi değil üreticilerimize alım garantisi vereceğiz.”
Haber Merkezi
“Her şeyden önce tarım sektörüne hak ettiği önem verilmeli, üvey evlat muamelesi yapılmaktan vazgeçilmeli. Sıfır vergi ve sıfır faiz ile üretim desteklenmelidir. Gıda arz güvenliğini, milli güvenliğin bir bileşeni olarak kabul edilmeli ve tarım sektörüne yönelik politika ve uygulamalar bu hassasiyetle hayata geçirilmeli. Tarım alanlarının, çayır ve meraların, su kaynaklarının korunmasına yönelik ciddi önlemler alınmalı, imar aflarına tarım alanlarının betonlaştırılmasına son verilmeli. Lisanslı depoculuk sistemi geliştirilmeli. Böylece uzun süre saklanabilen tarım ürünlerinin depolanmasına ve derin bir piyasada ticaretine imkan verilmesi sağlanmalı. Üretici birliklerin tedarik zincirindeki fonksiyon payını artıracak politikalar oluşturulmalı. Tarımsal sanayi ile tarım nüfusuna atıl zamanlarda istihdam olanağı sağlanmalıdır.”
‘Üretimi ve üreticiyi destekleyeceğiz’
Düzen, “İktidara geldiğimizde üretimi ve üreticiyi destekleyeceğiz” diyerek mesajını şu sözlerle sonlandırdı: “Tarımsal girdilerdeki tüm vergi ve faizleri sıfırlayacağız. Üreticilerimizin Tarım Kredi Kooperatifleri ve Ziraat Bankasından kullandığı tüm üretim amaçlı kredilerin faizlerini kaldıracağız. Üretimdeki her türlü vergileri Gümrük Vergileri, KDV, ÖTV kaldıracağız. Üretimdeki bütün kotaları kaldıracağız. Üretimde bilim ve teknolojiyi en üst seviyede kullanımını sağlayacağız. Birim alandan ya da bir hayvandan daha fazla verim alana daha fazla destek sağlayacağız. Tarımı tarımsal sanayi ile birlikte geliştireceğiz. Kurumlarımıza tarımı, toprağı, hayvanı, çiftçiyi tanıyan sahadan gelen idarecileri atayacağız. Tarımda ARGE çalışmalarına daha fazla zaman ve maddi imkan tahsis edecek üreticilerimizi dünyayı takip eden değil dünyanın takip ettiği çiftçiler haline getireceğiz. Üreticilerimiz ürünlerinin pazarlama sorununu yaşamayacak. köprülere geçiş hastanelere hasta garantisi değil üreticilerimize alım garantisi vereceğiz.”
Haber Merkezi