Elmalı güreşlerinde skandal uygulamalar
Türk’ün ata sporu köklü, geleneksel, ilkeli ve ahlaklı olarak bilinen yağlı güreşlere birtakım organizasyon hataları ve müsabaka kararları nedeniyle gölge düştü. Dolayısıyla bu sene 669’uncusu düzenlenen güreşlerin elit başpehlivanlara yönelik skandal uygulamalar neticesinde kamuoyunda birçok kesimden yoğun eleştiri aldı. Eleştirilerin neredeyse tamamı hak verilebilecek nitelik taşıyor. Çünkü Elmalı güreşleri tarihiyle tüm dünyaya yayınlanmasıyla birlikte organizasyonla sorumluluk en üst seviyeye taşındı. Keza tarihi güreş organizasyonlarında acemice veya kasten müsabakalara gölge düşürülmesine kimse izin vermemelidir. Böylesine bir organizasyon, siyaset üstü ve kurumlar üstünde gözetilerek yapılmalıdır. Nitekim söz konusu skandallar silsilesi şu şekilde devam etti.
Korkuteli Belediye Başkanı Ömer İşlek tarihi güreşlere davet edilmedi. Bu öteleyici ve kutuplaştırıcı tutum sadece isimlere değil, aynı zamanda kurumlara da yapılmıştır. Dolayısıyla Korkuteliler gibi sporseverler gereken tepkileri kamuoyunda dile getirmeye devam ediyor.
Çayırların megastarı, tepeden tırnağa güreşçi başpehlivan Ali Gürbüz’ün eşi, çocukları ve kıymetli validelerinin güreş alanına alınmaması yaşanan en büyük skandal oldu. Böylesine saçma karara imza atanların niyetlerinden şüphe ederim. Hiçbir surette geçerli izahatı yoktur.
Antalya’nın çalışkan, dürüst ve geri vitesi olmayan başpehlivanı deyince Kumlucalı Orhan Okulu akla gelir. Yarı final müsabakasında sarı fırtına İsmail ile karşılaşan Okulu puanlamaya gitmeden güreş neticelendi. Burada hakemlerin güreş dışı el-ense ve tırpan hareketlerinin abartılarak güreş dışı uygulamalara müsamaha göstermesiyle birlikte, yağlı güreş çığırından çıktı. Dolayısıyla hakemler de bir yerden sinyal alırcasına güreşin seyrini ve başpehlivanlık mücadelesini sanki önceden tayin edermişçesine tavır sergilediler. Keza bu konuyu da Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal yumuşak bir üslupla gündeme taşıdı. Başkan Uysal, Başpehlivan Orhan Okulu’ya yarı finalde sürekli sakat olan ayağına tırpan adı altında sürekli tekme atıldığını ifade etti. Bana göre başkan bu çıkışıyla kamuoyunda büyük resme yönelik son rötuşları yaptı.
Büyük resimde ise, güreş başlamadan sanki bir şeyler ayarlanmışçasına favori başpehlivanların çayır içi ve çayır dışında sindirilmesi, çok dehşet verici, skandal uygulamalardı. Bu nedenle art niyetli yapılan skandal uygulamalar, bileğinin hakkıyla güreşen sarı fırtına İsmail Balaban’ın başarısına maalesef gölge düşürdü. Böylesi bir organizasyonun dünya genelinde geleneksel ve dijital ortamda farklı kültürlere aktarıldığı düşünüldüğünde yağlı güreşler adına utanç verici bir tablo oluştu. Yetkililer gerekeni yapmalılar, kamuoyu açıklama bekliyor. Daha açık ifadeyle Elmalı Belediyesi ve başkanı yaşanan olayların en yetkilisi olarak skandallar çerçevesinde acilen açıklama beyan etmelidir. Gerekirse taraflardan özür dilemeli ve gönül almalıdır.
Tarihiyle, coşkusuyla ve konuklarıyla büyük önem taşıyan Elmalı güreşlerinde güzel anlar da yaşanmadı değil. Öncelikle yayın kalitesi ve hikayeleriyle yağlı güreşleri bambaşka boyuta taşıyan yayıncı kuruluş ve ekibi yağlı güreşlere değer katmaya devam etti. Özellikle Elmalı güreşleri ebedi altın kemer sahibi ağası Muammer Ak belgeseli Antalyalılar olduğu kadar güreşseverler için de dramatize oldu. Kırkpınar’da başcazgır Pele Mehmet belgeseli kadar Muammer Ak belgeseli de hepimizi derinden etkiledi. Böylesine çekimler izleyicilerin ilgisini çektiği kadar güreşe olan bakış açısının da güncellenmesine vesile oluyor.
Bir diğer yaşanan gelişme ise, en çok izlenen yarışma programı Survivor’da şampiyon olan İsmail Balaban’ın takım arkadaşlarıyla birlikte çayırda boy göstermesi yağlı güreşlerin farklı genç kuşaklara iletilmesinde bir parça olsun önemli oldu. Survivor’da yağlı güreşlerin marka değerini artıran sarı fırtına İsmail Balaban’ın, uzun aradan sonra başpehlivan olarak yeniden çayırlara dönmesi rekabeti daha da artıracaktır.
Sporla kalın.