ELVEDA BRÜTÜS 

İki yıl önce, 28 Kasım tarihli gazetelerde “Elveda Brütüs” manşetli bir haber vardı. Bir zamanlar sokaklarda tef çalarak zorla dans ettirilen zavallı boz ayılar, hayvan hakları açısından olumlu bir gelişme olarak kabul edeceğimiz bir karar ile 1994 yılında koruma altına alınmıştı. Bahsettiğim haber, koruma altındaki son 64 dansçı ayı arasında hayatta kalmayı başaran Brütüs’ün 37 yaşında ölümü ile bir devrin kapanmış olduğunu göstermesi açısından önemliydi.  

Genç kuşakların bir zamanlar sokaklarda tef çalarak dans ettirilen zavallı boz ayılar tarafından sahnelenen “hamamda kocakarıların nasıl bayıldığı” gösterilerini eğlenerek izleme şansı hiçbir zaman olmayacak diye sevinmiştim o haberi görünce.   

Eski Yeşilçam filmlerinde de yer alan bu gösterilere ait kısa videolara İnternet’te ulaşmak mümkün. Ancak son yıllarda sosyal ağlar insanların eğlence zevklerini öylesine etkiledi ki, artık hiç kimsenin sokakta oynatılan ayı görüntülerini eski zamanlardaki gibi eğlenerek izleyeceğini de zannetmiyorum.  

Bunun en güncel örneği, geçtiğimiz aylarda TikTok’ta göğüs dekoltesini sergileyerek ciddi paralar kazandığı iddia edilen kadının gündeme gelmesiyle yaşadık. Daha önce arkadaşının arabasına beton döken ya da benzer saçmalıklarla izlenme rekorları kıranlara da şahit olmuştuk. Ancak, son yıllarda TikTok üzerinde saçmalıklar yaparak ya da erotik gösterilerle para kazanan kişi sayısındaki artış eğlence tercihlerindeki eksen kaymasına işaret etmesi açısından önem arz ediyor. 

Beni asıl şaşırtan şey ise haberlerde de eksen kayması yaşanarak artık özne ile nesnenin yer değiştirmesi. Daha açık ifade etmek gerekirse, haberlerin odak noktası sosyal ağlarda diğerlerini eğlendiren kişiler değil de, bu kişileri izleyen toplumun eğlence anlayışının neden ve nasıl bu seviyelere geldiği sorusu olması gerekmez miydi?