Evcilmen’in koltuğu!..
Yıldız, biz gazetecileri kahvaltı masasının etrafına toplayıp, “Aday adayıyım. Siz bunu bilin, kahvaltınızı bitirdikten sonra da gidin yazıp kamuoyuna duyurun” dedi.
Elçiye zeval olmaz!..
Kendisine, “O koltuğun sahibi var. Hem de senin gibi CHP’li” hatırlatmasını yaptık.
“Bu bir demokratik yarış. Benim gönlümden aday adaylığı geçti bende oldum” diye kestirip attı.
Yıldız demokratik hakkını kullanıyor. Bu hakkı herkes kullanamaz.
Milletin en fazla göz koyduğu şeylerin başında, belediye başkanlarının oturdukları koltuk geliyor olsa gerek.
Misal Kepez belediye başkanlığı koltuğu.
Oraya oturan çok değil daha 2’nci yılında, “3 yıl sonra bu koltuktan daha büyüğüne nasıl oturabilirim” demeye başlayanlar oluyor.
Mehmet Atay’da da oldu, Erdal Öner’de de.
Hakan Tütüncü ne zaman Kalekapısı, Işıklar esnaflarıyla kahvaltılar yaptı, “Aha bak bak. Hiç vakit geçirmeden Büyükşehir’e oynamaya başladı” dedikodusu yapıldı.
Lara tarafındaki bir alışveriş merkezinde görüldüğünde de, “Tamam arkadaş Tütüncü açıkça Kepez Belediye Başkanlığının makam koltuğu bana dar gelmeye başladı, beni anca Büyükşehir makam koltuğu paklar düşüncesinde” söylemleri aldı başını yürüdü.
Belli bir süre sonra da nedense bu uydurmalar bıçak gibi kesiliverdi.
Ne varsa Büyükşehir Belediye Başkanlık koltuğunda var. Beni gören her kişi, “AK Parti’nin adayı kim. Sence CHP’den kim aday olmalı. MHP iyi bir aday çıkartabilir mi” sorularını patlatıyor.
Sanki ben bilir kişiymişim gibi!..
Ama bir konuda bilirkişilik yaptığımı itiraf etmeliyim.
Sırf, “Sana hak vermemek elde değil” cevabını alabilmek adına!..
O da, “Mustafa Akaydın iyi bir cerrah olabilir. Hatta kendisi bilemiyorum ama Tıp Fakültesinde belki de öğrenciler karşısında mükemmel de hatiplik yapmıştır. Ama ne yazık ki Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı Akaydın’a fevkaladenin fevkinde lüks. Nitekim 4 yıllık süreçten de anlaşılacağı gibi o makam koltuğu Mustafa Akaydın’a 5 yıldızlı Larç, yani bayağı bir bol gelmiştir” diyorum.
“Haksız sayılmazsın” diyenden tutun da, “Bu söze bir şey denmez” diyenler dahi oluyor.
Adam Menderes Türel zamanında Basketbol 1. Ligi’ne çıkan Büyükşehir Belediyespor takımının kümede kalma mücadelesine zerre kadar destek çıkmamış. Takımın düşmesini eli koynunda seyretmiş. Futbol il temsilcisi Akaydın’a, “Amatör dostu” diye plaket veriyor.
Biz nasıl bir dünyada yaşıyoruz ki?
Kepez Belediyespor Futbol takımı Kuşadasıspor’a satılıyor. Hakan Tütüncü başkana bunu yaptığı için neden plaket verilmez ki!..
Bilindiği gibi CHP eski İl Başkanı Ömer Melli’den sonra Adnan Yıldız da aday adaylığını açıklamasıyla, şimdilik 4 göz Muratpaşa Belediyesinin başkanlık koltuğuna dikilmiş durumda. 2 gözlü sahibini de eklersek eder 6 göz.
Fazla mı?
Koskoca Muratpaşa için tabi ki değil.
Peki neden Konyaaltı, Döşemealtı, Aksu veya Kepez başkanlık makam koltuklarında gözlerinin olduğunu açıklayan çıkmadı da sadece Muratpaşa etrafında dolaşılıyor?
E, Süleyman Evcilmen Mustafa Akaydın’ın koltuğuna göz diker.
Muhittin Böcek de, “Aslında orası benim hakkım” der durur da.
Başkalarının eli armut mu taşlıyor.
Adı üstünde, “Ben aday adayıyım” demek en demokratik hak..
Bakarsınız iki gün sonra benimde kafam atar, “Senin yaptığın belediye başkanlığını ben yarım aklım ve tek elimle yaparım” diye Mustafa Akaydın’ın karşısına dikilir, bırakın aday adaylığını, bağımsız aday bile oluveririm!..
Sağım, solum belli olmaz!..