Fikrimin ince hesapları ve rant savaşları..
Aslında..
Bu ince hesapların hemen hepsi kamuoyunun gözü önünde cereyan eder..
Ama..
Biz onları farklı alanlarda farklı tutum ve davranışlar olduğu için pek fark edemeyiz..
Sonra birileri çıkar..
O farklı alanlardaki farklı tutum ve davranışları bir araya getirmeye başlar..
Bir de bakarsınız ki..
Hiç ilgisi yokmuş gibi görünen konuların birbirleriyle yakından ilgisi vardır ve işin içinde “büyük rant” dönüyordur..
Tıpkı..
“Kırcami”de olduğu gibi..
…
Biliyorsunuz..
Antalya’nın neredeyse göbeğinde kalan Kırcami bölgesinin imarı bir türlü yapılamıyor..
30 küsür yıldır..
Hemen her belediye başkanı bu bölgenin imarı için uğraştı, ama başaramadı..
Ve yine biliyorsunuz..
Menderes Türel ile Mustafa Akaydın, neredeyse bir “Kırcami Savaşı” yapıyor..
Türel, “Büyükşehir ne planladığını Bakanlığa anlatsın, Bakanlık gereğini yapacak, ben de bu plan için destek olacağım” diyor..
Akaydın ise, planlarla ilgili görüşlerini anlatmak yerine, sürekli olarak iktidarın kendilerini engellediğini ifade ediyor..
Nitekim..
Önceki gün Kırcami bölgesinin muhtarları ile buluşmasında da , “ben samimiyim, sorunun çözümü için elimizden geleni yapıyoruz, ama görevlerini tam olarak yapmayanlar var” diyerek, topu yine iktidara attı..
…
Bunu Akaydın için “normal” karşılıyorum..
Ancaaaaaakkkk..
En başta anlattığım “çok ince hesaplar”la Kırcami planlamasının yakın bir ilişkisi varmış gibi bir hava esiyor Antalya’da..
Şöyle ki..
Kırcami planlaması uzadıkça, kent içinde yoğun bir “fısıldaşmalar” da aldı başını gidiyor..
Bu “fısıltı”lara göre..
Yap-sat inşaat işi yapan birkaç işadamı ya da müteahhit, Kırcami bölgesinde sürekli olarak arsa-arazi-tarla alıyor(muş)..
Aldıkları bu arsa-arazi-tarlaların çoğunun yerleri yan yana değil(miş)..
İstanbul, Ankara gibi büyük metropollerde yapılan “yaşam alanı” konutlar için gereken büyük araziler elde edebilmek için, Kırcami’de 18 uygulaması yapılmadan önce arazilerinin daha iyi yerlerde yer alabilmesi bazı girişimler ve pazarlık içindeler(miş)..
Nedir 18 uygulaması?
“İmar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın, birbirleri ile yol fazlaları ile kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planlarına uygun ada veya parsellere ayırmaya……. belediyeler yetkilidir..”
Sözü edilen yerler belediye ve mücavir alan dışında ise yukarıda belirtilen yetkiler valilikçe kullanılır..
Bu uygulama 3194 sayılı İmar Yasası’nın 18. maddesinde tanımlandığı için bu adla anılmaktadır..
Bakanlığın yapacağı 100 binlik plandan sonra arkası gelir, yerel seçimden önce de planlar yapılır nasıl olsa diye düşünüyorlar(mış)..
İş 1/1000’lik plana geldiğinde, yapılacak 18 uygulaması kendi lehlerine gelişsin diye şimdiden inanılmaz bir savaş yapıyorlar(mış)..
Ve “fısıltı” o ki..
Belediye ile iktidar arasındaki “Kırcami çekişmesi”nin ardında bu “savaş” yatıyor(muş)..
…
Fısıltılara güvenir misiniz?
Kulaktan kulağa oyununda olduğu gibi..
İlk söylenen söz sonlara doğru o kadar çok değişir ki, tam zıddı anlamlar bile taşır..
Bu nedenle..
Çocukluğumdan beri fısıltılara asla güvenmem, inanmam..
Ama..
Gazeteciliğin ruhunda “septisizm” yani şüphecilik hep vardır..
Bu nedenle..
“Ya doğruysa” demeden edemiyorsunuz..