Yatak odası ve mutfağının 2 metre dibine ahır yapılan vatandaş yargıya gitti. Mahkeme, hayvan dışkısından kaynaklı pis koku, gürültü ve sinekleri belgeleyen fotoğraf-kamera görüntüleri ile fenni delillere rağmen red kararı verdi. Vatandaş karara itiraz etti.
Bahse konu olay, Akdeniz Manşet gazetesinde 'Evinin önüne ahır yaptılar' başlığıyla haber olmuştu. Komşuları karşı karşıya getiren olay, Antalya’nın merkez Döşemealtı ilçesinde yaşanıyor. Muratpaşa ilçesi Etiler Mahallesinde yaşayan Eyüp Erol, Döşemealtı'nın Bademağacı Mahallesi Orhangazi Caddesinde 10 yıl kadar önce bahçeli bir ev sahibi oldu. Amacı, tatillerini ve emeklilik günlerini ailesi ve sevenleriyle birlikte burada geçirmekti.
Deliller aksini gösteriyor
Ancak bitişik komşusunun çok sayıda küçükbaş ve büyükbaş hayvan besleyip ahıra dönüştürdüğü bahçe başlarına dert oldu. Ağır dışkı kokusu, gürültü ve sinekten dolayı evinin balkonunda kahvaltı yapamayan, geceleri gözlerine gürültüden uyku girmeyen vatandaş elinde fotoğraf ve kameralı deliler ile birçok kuruma başvurdu. Yetkililer her geldiğinde ahırın temizlendiği, hayvanların bağlı olduğu, ortada dışkı olmadığı görüldü. Ancak vatandaşın elindeki deliller aksini ispat ediyordu.
Yazlıkçıları istemiyorlarmış
Soruna çözüm bulamayan Eyüp Erol isimli vatandaş yargının yolunu tuttu. Avukatı Veysel Yaşar ile birlikte Antalya 6.Asliye Hukuk Mahkemesinde komşusu Recep Aşar’a dava açtı. Kamuoyunda müdahalenin meni davası olarak bilinen elatmanın önlenmesi (komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi) davası açtı. Hayvan dışkısı kokusu, sinek ve gürültüden evinin önünde ve terasında yemek yiyemediklerini, uyuyamadıklarını, komşusunu uyarınca hakaretlere ve tehditlere maruz kaldıklarını, kendilerine 'burada yazlıkçıları, yabancıları istemiyoruz' diye sözler söylendiğini, hayvan dışkılarının kapısının önünde yatak odasının dibindeki bahçeye bırakıldığını, toplanmadığını, şehir merkezlerinde hayvancılık yapmanın yasal olmadığını ileri sürdü.
Kanun yasak diyor ama...
Belediyenin etkili bir işlem yapmadığını, kurumların topu birbirine attığını, açık vaziyette gübre depolandığını, evinde misafir dâhi ağırlayamadığını beyan etti. Yaptığı şikâyetlerde belediye zabıtasının, sorumluluğu Tarım ve Orman Müdürlüğüne atmasına rağmen arıcılık yapmak isteyince kendisine ceza kestiğini ve ayrımcılık yaptığını öne sürdü. Hıfzıssıhha Kanununun 246’ncı maddesine göre 20 binden fazla nüfusu olan şehirlerde umumi caddelerde veya belediyelerce tayin edilecek bölgeler içinde hayvan ahırı bulundurulmasının yasak olduğunu vurguladı.
Karara itiraz edildi
Boyutu hoşgörü sınırlarını aşan bu durumun, mülkiyet hakkını kullanmasını engeller hale getirdiğini anlattı. Mahkeme ise keşif yaparak konuyu yerinde tespit etti. Keşif anında ahırların temizlendiği, hayvanların ahırlara konulduğu, açıkta hayvan bırakılmadığı, açık alanda dışkı bulunmadığı görüldü. Dava, gerekçeli karar açıklanarak reddedildi. Ancak karar öncesi, keşiften hemen önce ve keşiften hemen sonra çekilen fotoğraflar ve kamera görüntüleri; keşif anındaki temizlik ve iddiaları yalanladı. Bunun üzerine Eyüp Erol dosyayı bölge istinaf mahkemesine taşıyarak bu delillerin kabul edilmesini, hepsi dinlenilmeyen tanıkların dinlenilmesini, fenni delillerinin kabul edilmesini isteyerek mahkeme kararına itiraz etti.
Şükrü AĞIRMAN
Bahse konu olay, Akdeniz Manşet gazetesinde 'Evinin önüne ahır yaptılar' başlığıyla haber olmuştu. Komşuları karşı karşıya getiren olay, Antalya’nın merkez Döşemealtı ilçesinde yaşanıyor. Muratpaşa ilçesi Etiler Mahallesinde yaşayan Eyüp Erol, Döşemealtı'nın Bademağacı Mahallesi Orhangazi Caddesinde 10 yıl kadar önce bahçeli bir ev sahibi oldu. Amacı, tatillerini ve emeklilik günlerini ailesi ve sevenleriyle birlikte burada geçirmekti.
Deliller aksini gösteriyor
Ancak bitişik komşusunun çok sayıda küçükbaş ve büyükbaş hayvan besleyip ahıra dönüştürdüğü bahçe başlarına dert oldu. Ağır dışkı kokusu, gürültü ve sinekten dolayı evinin balkonunda kahvaltı yapamayan, geceleri gözlerine gürültüden uyku girmeyen vatandaş elinde fotoğraf ve kameralı deliler ile birçok kuruma başvurdu. Yetkililer her geldiğinde ahırın temizlendiği, hayvanların bağlı olduğu, ortada dışkı olmadığı görüldü. Ancak vatandaşın elindeki deliller aksini ispat ediyordu.
Yazlıkçıları istemiyorlarmış
Soruna çözüm bulamayan Eyüp Erol isimli vatandaş yargının yolunu tuttu. Avukatı Veysel Yaşar ile birlikte Antalya 6.Asliye Hukuk Mahkemesinde komşusu Recep Aşar’a dava açtı. Kamuoyunda müdahalenin meni davası olarak bilinen elatmanın önlenmesi (komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi) davası açtı. Hayvan dışkısı kokusu, sinek ve gürültüden evinin önünde ve terasında yemek yiyemediklerini, uyuyamadıklarını, komşusunu uyarınca hakaretlere ve tehditlere maruz kaldıklarını, kendilerine 'burada yazlıkçıları, yabancıları istemiyoruz' diye sözler söylendiğini, hayvan dışkılarının kapısının önünde yatak odasının dibindeki bahçeye bırakıldığını, toplanmadığını, şehir merkezlerinde hayvancılık yapmanın yasal olmadığını ileri sürdü.
Kanun yasak diyor ama...
Belediyenin etkili bir işlem yapmadığını, kurumların topu birbirine attığını, açık vaziyette gübre depolandığını, evinde misafir dâhi ağırlayamadığını beyan etti. Yaptığı şikâyetlerde belediye zabıtasının, sorumluluğu Tarım ve Orman Müdürlüğüne atmasına rağmen arıcılık yapmak isteyince kendisine ceza kestiğini ve ayrımcılık yaptığını öne sürdü. Hıfzıssıhha Kanununun 246’ncı maddesine göre 20 binden fazla nüfusu olan şehirlerde umumi caddelerde veya belediyelerce tayin edilecek bölgeler içinde hayvan ahırı bulundurulmasının yasak olduğunu vurguladı.
Karara itiraz edildi
Boyutu hoşgörü sınırlarını aşan bu durumun, mülkiyet hakkını kullanmasını engeller hale getirdiğini anlattı. Mahkeme ise keşif yaparak konuyu yerinde tespit etti. Keşif anında ahırların temizlendiği, hayvanların ahırlara konulduğu, açıkta hayvan bırakılmadığı, açık alanda dışkı bulunmadığı görüldü. Dava, gerekçeli karar açıklanarak reddedildi. Ancak karar öncesi, keşiften hemen önce ve keşiften hemen sonra çekilen fotoğraflar ve kamera görüntüleri; keşif anındaki temizlik ve iddiaları yalanladı. Bunun üzerine Eyüp Erol dosyayı bölge istinaf mahkemesine taşıyarak bu delillerin kabul edilmesini, hepsi dinlenilmeyen tanıkların dinlenilmesini, fenni delillerinin kabul edilmesini isteyerek mahkeme kararına itiraz etti.
Şükrü AĞIRMAN