Muğla’nın Bodrum ilçesinde yer alan tarihi bir yapı olan Bodrum Kalesi, 15. yüzyılda, 1402 yılında St. Jean Şövalyeleri tarafından inşa edildi. Şövalyeler, kaleyi Doğu Akdeniz'deki Türk ilerlemesine karşı bir savunma noktası olarak kullanmayı amaçladı. Kalede farklı dönemlerde yapılan eklemeler ve yenilemelerle yapının çeşitli bölümleri farklı tarzları yansıtıyor. Kalenin inşasında kullanılan taşların çoğunun, aynı bölgede bulunan ve antik dünyanın yedi harikasından biri olarak bilinen Mausolos'un Mozolesi'nden getirildiği söyleniyor. Büyük İskender'in MÖ 334'te bölgeyi ele geçirmesi sırasında zarar gören bu mozolenin taşları daha sonra kale yapımında kullanıldı.
UNESCO’nun listesinde
Bodrum Kalesi, İngiliz, Fransız, Alman, İtalyan ve İspanyol kuleleri olmak üzere beş kuleye sahip. Bu isimler, kaleyi inşa eden şövalyelerin ait oldukları farklı milletleri temsil ediyor. Her kule, kendi mimari özelliklerini yansıtıyor ve kaleye tarihi bir derinlik katıyor. Çeşitli tarihi dönemlerde farklı amaçlarla kullanılan kale, Osmanlı İmparatorluğu döneminde hapishane olarak kullanıldı. Birinci Dünya Savaşı sırasında ise topçu bataryaları ile donatılan kale, savunma amaçlı görev de aldı. 1960'lı yıllardan itibaren Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi'ne ev sahipliği yapmaya başlayan Bodrum Kalesi, dünyanın en önemli sualtı arkeolojisi koleksiyonlarından birini barındırıyor. Müze içerisinde cam batıkları, antik gemi kalıntıları, amforalar ve çeşitli tarihi eserler sergileniyor. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan Bodrum Kalesi, 2016-2018 yılları arasında kapsamlı bir restorasyon sürecinden geçerek ziyaretçiler için yeniden düzenlendi.
Yel değirmenleri
Bodrum Yarımadası’nın simgelerinden biri olan Bodrum yel değirmenleri, özellikle manzaraları ile ünlü. 18. yüzyıldan itibaren tahıl öğütmek için kullanılan bu tarihi yapılar, 1970'lere kadar aktif olarak çalıştı. Genellikle taş ve ahşap malzemelerden yapılmış, silindirik gövdelere ve konik çatılara sahip olan yel değirmenleri, Bodrum merkezinin dışında, özellikle Yalıkavak ve Gümbet gibi bölgelerde konumlanıyor. Zamanla teknolojinin gelişmesi ve modern değirmenlerin yaygınlaşması nedeniyle kullanılamaz hale gelen yel değirmenleri günümüzde Bodrum’un kültürel mirasının bir parçası olarak korunmaya çalışılıyor ve turistik cazibe merkezi olarak değerlendiriliyor. Özellikle Bodrum ile Gümbet arasındaki tepede bulunan yedi yel değirmeni hem tarihi hem de doğal güzellikler sunuyor. Buradan Bodrum Koyu ve Kara Ada’nın muhteşem manzaraları seyredilebiliyor. Restorasyon çalışmaları ile bazı değirmenler yenilenmiş olsa da bazıları ise zamanla yıpranmış durumda. Bodrum’daki yel değirmenleri, bölgeyi ziyaret eden turistler için popüler fotoğraf noktaları arasında yer alıyor.