Her fert ‘eşit haklara’ sahipse..

Abone Ol

“Bu tutuklama yanlıştır.. Bu tutuklama kabul edilemez” gibi laflarla, (sırf iktidarı yıpratmak için) olay siyasi arenaya çekiliyor..
Ben böyle bir mantığı kabul etmiyorum..
Hem “hukuk devleti” olacaksın..
Hem de hukuku uygulayanları topa tutacak, yerden yere vuracaksın..
Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu..

İlker Başbuğ’un, “bir vatandaş olarak” sokaktaki Ahmet Bey’den bir üstünlüğü mü var?
Ortada bir “suç” veya “suça teşebbüs” varsa..
Bazı makamlar “kişisel çıkar” için kullanılmışsa..
Anayasa’ya göre bu ülkede her fert “eşit haklara” sahipse..
İlker Başbuğ’un da ifadesi alınır..
İlker Başbuğ da gözaltına alınır..
İlker Başbuğ da yargılanır..
İlker Başbuğ da mahkum olur..
Hatta aynı işlem Cumhurbaşkanı, Başbakan için bile yapılabilir..
Efendim, “Genelkurmay Başkanlığı gibi bir makam yara alır”mış..
Hayır, almaz..
Aksine..
Genelkurmay Başkanlığı dahil, Cumhurbaşkanlığı’ndan en küçük birimin şefliğine kadar makam işgal eden herkes, GEREKİRSE adalete hesap verir, vermelidir..
Bu, o makamın temizlenmesidir..
“Makam” işgal edenler dikkatli olacaklar..
Kamuya hizmet için kendilerine verilen o yerleri “kişisel çıkarları için” kullanmayacaklar..
Zaten ifadesine başvurulan, tutuklama istemiyle mahkemeye gönderilen ve tutuklanan “Genelkurmay Başkanlığı makamı” değil, o makamda belli süreliğine görev yapan biridir..
Ben, “İlker Başbuğ suçludur, hak ettiğini bulmuştur” demiyorum..
Mahkeme görülmediğine..
Karar verilmediğine göre..
İlker Başbuğ’a hiç kimse “suçlu” diyemez..

Demem o ki..
Özellikle “muhalefet yaptığını zanneden”ler, adalet mekanizmalarını “iktidarı yıpratma amacı” ile siyasi arenaya çekiyorlar..
Eğer adli makamlar, tepeden tırnağa “yalan-dolan” dolu siyasetin içine sokulursa, adalet de siyasileşir, o da “yalan-dolan” dolar..
Bunun zararını ise sadece iktidar değil, iktidarı yıpratmak için bunu kullanan muhalefet de çeker..
Çünkü..
Adalet, yarın-birgün kendisine de lazım olacaktır..
Nitekim..
“Ergenekon savcılığı”na soyunan siyasetçilerin yaşadıkları “kaset skandalı” ve sonrasında bununla ilgili “adalet istekleri” buna çarpıcı bir örnektir..
Ama..
Görüyorum ki..
“Siyasi çıkar” için bunu bile görmezden gelebiliyorlar..

Ben böyle bir mantığı kabul etmiyorum..
Hem “hukuk devleti” olacaksın..
Hem de hukuku uygulayanları topa tutacak, yerden yere vuracaksın..
Uygulanan hukukta bir eksiklik-aksaklık-fazlalık varsa..
Sen siyasetçi olarak zaten bunları düzeltmek, yasal hale getirmekle yükümlüsün..
Niye haddini aşıyorsun?
“Bu ülke halkıyla bu şekilde oynamak” haksızlıktır..
Bunu millet görmüyor sanılmasın..
Araştırmalar da her şeyi ortaya koyuyor zaten..
“Anlayana sivrisinek saz”mış..