Yaklaşık 20 yıldır aktif olarak çalışan AS Çimento’nun kapasite artışı kararı Döşemealtı Bademağacı sakinlerini ayağa kaldırdı. Geçmiş yıllarda önlemsiz bir şekilde çevreye toz salındığı için bölgede çeşitli hastalıkların baş gösterdiğini ileri süren vatandaşlar, fabrikanın kapatılmasını talep ederken, kapasite artışı kararı alınması üzerine toplu olarak fabrikanın maden sahasına giderek, seslerini duyurmak için yetkililere seslendi. Döşemaltı Bademağacı Mahallesi ve Bucak Kızılkaya Mahallesi sınırları içerisinde bulunan çimento fabrikasının 24 bin 95 hektarlık çalışma alanı, kapasite artışıyla 186 bin 26 hektara çıkarılmak isteniyor. Kalker Ocakları ve Kırma Eleme Tesisi’nin kendilerinden habersiz 6 ay öncesinde fabrikanın yanına ek olarak açıldığını belirten mahalle sakinleri, “Bu fabrikanın çevreye verdiği zarardan haberdar mısınız? Önceden bu fabrikaya olur verenler utansın. Halktan faciaya destek olmasını istiyorsunuz. Kanserden ölenler var. Fabrika zehir saçıyor. Siz çevre sağlığını katlediyorsunuz. Cinayete katılmıyoruz. Halkın zehirlenmesini istemiyoruz” diyerek kapasite artışına karşı çıktı.
‘20 yıllık bir kabus’
Bademağacı’nın son belediye Başkanı Bekir Akyol, Bademağacı’nın 20 yıllık bir kabus ile yatıp kalktığını belirterek, “Vatandaşlarımız hastalıklarla boğuşmaya başladı çünkü sağlımız bozuldu. Her gün toz ve zehir yutuyoruz, talan etmedikleri yer kalmadı. Sabah gözümüzü açtığımızda toz yutuyoruz. Bizler bu talana, bu hançerlemeye, insan sağlığına aykırı davranışlara izin vermeyeceğiz. Bu çimento fabrikasının bizim halkımıza en küçük maddi ve manevi katkısı yoktur. Birileri para kazanacak diye benim halkım sağlık sorunlarıyla cebelleşiyor. 20 yıl önce dikilen ağaçlarımıza kimse sahip çıkmamaktadır. Doğamız ve sağlımız mahvolmaktadır. Bugüne kadar bir kere zehirleniyorsak, kapasite üç katına çıktığı zaman üç kere zehirleneceğiz. Bir kere toz yutuyorsak üç kere toz yutacağız. Bu nedenle fabrikanın kapasite artırımına karşıyız. Kapasite artırımını bırakın, fabrikanın kendisine karşıyız” dedi.
‘Beton dökülerek yok edildi’
Bölgede geçmişte tarihi bir göç yolunun bulunduğuna dikkat çeken Akyol, konuşmasının devamında şunları söyledi: “O tek tarihi yolumuz beton dökülerek yok edildi. Düne kadar inek güttüğümüz, tarla sürdüğümüz doğamız katledildi. Sabah yürüyüşleri yaparken bölgenin toz dumanı altında kaldığını görüyorum. Fabrikadan hava yoluyla atılan atıklar yüzünden arabalarımızın dışı beton gibi oluyor. Ağaç gelişmiyor, tarım yapılamıyor. Bundan 10 yıl kadar önce Antalya Valiliği’ne bu fabrikadan kaynaklı şikayetlerimizi ilettik. Antalya Valiliği’nden aldığımız ‘Fabrikanın sınırlarımız içinde olmadığı için bizim yetkimiz şunlardır’ denildi. Kaymakam bizimle ilgilendi. Burdur Valiliği ile iletişime geçtik. Fabrika bizim valiliğe gittiğimizden haberdar olmuştu. Denetimden önce bacalara filtre taktılar. O arada validen gelen ekipler ölçümler yaptı. Filtre takılı vaziyetteyken valilikten gelen raporda, ‘Çevreye ve insan sağlığına zararlı partiküller, toz zerrecikler yayılmamaktadır. Normal hava kirliği vardır. İnsan sağlığı etkileyecek düzeyde değildir’ ifadeleri yer aldı. Bu rapordan 3-5 gün sonra bacadan filtre yine söküldü. Biz 20 yıldır toz yutuyoruz.”
‘Mülk satışları bile durdu’
“Zamanında o dönemin popüler isimleri olan İbrahim Tatlıses ve Hülya Avşar’ın açılışına katıldığı bu fabrika şu an çevreye, insana ve hayvana düşman. Zamanında tatilcilerin temiz havası için geldiği bu mahallede artık mülk satışı bile durdu. Antalya'nın en yakın yaylası bizim burası. Havasının güzelliğinden dolayı tercih edilen bu yerin şu an hava kirliliğinden dolayı misafirinde azalma oldu. Tatilciler burayı terk ediyor ama biz terk edemeyiz. Gidecek bir yerimiz yok. Biz burada yaşamak zorundayız. Biz burada yaşamak zorundaysak bu bakanlık, bu devlet bizim sağlığımız niye düşünmez? Elektrik parası fazla geliyor diye filtreleri de takmıyorlar. İnsan sağlığı hiçe sayılıyor. Mahalle fabrikanın kuzeyinde kalıyor. Bu mahalle de sürekli kuzey rüzgarı alıyor. Bu da fabrikanın tüm kirinin bizim bölgemize taşınması anlamına geliyor. Bundan dolayı hastalananlar mahalleyi terk etti. Mücadelemiz devam edecek. Toz duman içinde kalan sessiz çığlığımızı duyun ve duyurun.”
www.ilerigazetem.com
---