Herkes kendine yakışanı yapar

 

Antalyaspor, Süper Lig’de bugün ligde ikide iki yapan geçen sezonun şampiyonu Trabzonspor’u konuk edecek.
Galatasaray yenilgisiyle sezona başlayan, ardından deplasmanda Ümraniyespor’u yenerek lige yeniden dönen kırmızı beyazlı takım, Trabzonspor’a göre daha şanslı diye düşünüyorum.
Şöyle ki;
Geçtiğimiz Cuma günü Hatayspor ile Salı günü de Şampiyonlar Ligi’nde Danimarka’nın Kopenhag takımı ile zorlu iki maça çıkan Karadeniz temsilcisi, bugün de Antalyaspor ile karşı karşıya gelecek. Yani 8 günde üçüncü maçını oynayacak olan Trabzonspor, aynı zamanda yol yorgunu. Tam 8 bin 500 kilometre yol yapan bordo mavililerin, bilindiği üzere geçtiğimiz sezon yenemediği tek takım Antalyaspor’du. Yani nereden bakarsanız bakın zor bir 90 dakika. Hem tam kadro sahaya çıkacak hem de taraftarının önünde oynayacak olan Antalyaspor’un favori olduğunu söyleyebilirim.
Ancak!
Malumunuz geçtiğimiz yıl Trabzon’da oynanan maçta istenmeyen bazı olaylar yaşanmıştı. Henüz karşılaşma sona ermeden bordo mavili taraftarlar sahaya girip sevinmişti. Kimisi kendisine hakim olamamış Antalyasporlu futbolculara saldırmıştı. Hatta kaleci Rud Boffin linç edilmekten son anda kurtulmuştu. Sonrasında Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu, kulübün resmi dergisine yaptığı açıklamada “Saha kenarında Antalyaspor hocası ortamı anlamsız bir şekilde gerdi” diye ifade etmişti. Bu açıklamadan sonra Antalyaspor kanadından tepki sesleri yükseldi. Kulüpten yapılan açıklamada, “Bitmemiş olmasına rağmen binlerce seyircinin sahaya girerek teknik heyet ve oyuncularımızın can güvenliğinin tehlikeye atılması sonucu özür dilemesi gerekenlerin bu iddiaları tamamen mesnetsizdir” denildi.
En üst perdeden peş peşe gelen sert açıklamalar haklı olarak iki camiayı gerdi. Bu gerginliğin sosyal medyada devam ettiğini görüyorum.
Burada Antalyaspor’a gönül vermiş taraftara seslenmek istiyorum. Trabzon’da yaşananlar hoş değil ve elbette unutulmayacaktır. Ancak bunu sürekli kaşımak Antalyaspor’a yarar değil zarar verir. Hele ki kritik bir maç öncesi bunu yapmak ileride telafisi mümkün olmayan durumlara da neden olabilir. Rakibe en güzel cevabın sahada ve tribünde 90 dakika susmayarak verileceğini düşünüyorum. Yani sahada futbolcular, tribünde siz senkronize olursanız alacağınız galibiyetle gerekeni yapmış olursunuz.
Unutmayan herkes kendine yakışanı yapar.