Hizip.. Yine hizip.. Hep hizip..
Yeri geldikçe biz de yazıyor ve söylüyoruz..
Aslında bir “uyarı” olarak yaptığımız bu eleştirimizi CHP’li arkadaşlarımız, kendilerine “hakaret” edilmiş gibi algılıyorlar..
Ama..
Peşpeşe o kadar çok “hizipçilik” yapıyorlar ki..
“Biz haksızlık ediyoruz galiba” dememize fırsat bile bırakmıyorlar..
…
Bağışlasınlar..
Bugün, CHP’lilere bir kez daha “bırakın bu hizipçiliği artık” demek zorunda kalıyorum..
Nedenini anlatacağım..
Ancak..
Bilmeyenler olabilir diye şu “hizip, hizipçi” ne demek ona bir bakalım önce..
Türk Dil Kurumu’nun sözlüğü şöyle tarif ediyor:
“HİZİPÇİ; bir topluluk, bir örgüt içinde inanç ve düşünce bakımından ayrılık gösteren yan tutmaya yönelik küçük topluluk, klik..”
…
Doğrusunu isterseniz, CHP içinde o kadar çok “hizipçilik” yapılıyor ki, şu bizim genç İl Başkanı Devrim Kök’e laf bile söylemek istemiyorum..
Ama..
Büyükşehir Başkanı Mustafa Akaydın’la eküri olduklarından bu yana, Antalya CHP tepeden tırnağa bir “hizipçi” oldu çıktı..
Hatta Kök, hizipçilikte eski genel başkanını bile solladı neredeyse..
Ne mi yaptı?
Dün, CHP teşkilatına ve gazetecilere iki mesaj çekti..
İlkinde, CHP’lileri çocuklarıyla beraber il binasına davet etti..
“Cumhuriyet düşmanlarına inat” İl başkanlığı makamına bir çocuğu oturtacağını bildirdi..
Sanki birileri, “makama çocuk oturtamazsınız kardeşim, yasak” demiş de, bu düşünceye karşı gelerek “vay be ne delikanlı il başkanımız varmış” dedirtmek için uğraşıyor..
Siz buna isterseniz, “yahu bu apaçık hizipçilik” de diyebilirsiniz..
…
Bu mesajından birkaç saat sonra bir de şöyle bir mesaj geldi Kök’ten:
“Cumhuriyet ve kazanımlarına saldıranlara inat yine meydanlardayız.. 23 Nisan çelenk töreni için yarın 08.30’da çocuklarımızla il binamızda buluşalım..”
Kafa, zihniyet hiç değişmiyor..
Cumhuriyet ve kazanımlarına, CHP ve BDP’den başka saldıranını görmedim..
Kök, kendi partisine karşı mı bu çağrıyı yapıyor?
Öte yandan..
Bayramlarda tören kargaşalarına son verecek düzenlemeleri, “cumhuriyete bir saldırı” olarak görmek, “hizipçi bir kafa”nın görüşü olabilir ancak..
Hizip, yine hizip, hep hizip..
…
Belli ki, yapılan anketlerde iktidar partisinin yarısı kadar oy oranına sahip olmak, “iktidar olma ihtirası” içindeki CHP’lilerin kimyasını epeyce bozmuş..
Türkiye’de “cumhuriyet ve kazanımları” tehlikedeymiş de, bunu koruyup-kollayacak kişiler de sadece kendileriymiş gibi göstermek için, sürekli olarak “hizipçilik” yapıyorlar..
Ve bununla da “iktidar olacaklarını” sanıyorlar..
Cumhuriyet Bayramı’nda da gördük..
Aynı “çelenk kargaşası” için yine mesajlar çekilmiş, çağrılar yapılmıştı..
Ama topu topu 100 kişi (çoğu da belediye çalışanıydı) toplayabildiler..
Artık halkı bile arkalarına alamıyorlar..
Böyle muhalefet yaparak iktidar olmalarının mümkün olamayacağını, CHP Denizli milletvekili bile söylemedi mi?
Bir zamanlar “laiklik elden gidiyor”a sarıldılar, bir şey olamadılar..
Şimdi de, “cumhuriyet ve kazanımları elden gidiyor”a sarılıyorlar..
Başta CHP’liler olmak üzere (fanatikler hariç), hemen herkes, bunu da alaycı bir tebessümle izliyor..
…
Antalya’ya bakıyorum..
CHP paramparça..
Bir araya gelmiyor, neredeyse birbirlerine selam bile vermiyorlar..
Ankara’ya bakıyorum..
CHP paramparça..
Bir araya gelmiyor, neredeyse birbirlerine selam bile vermiyorlar..
Seçim yaklaşıyor ya..
Özellikle kim kimin adayı olacak yarışı, şimdiden neredeyse savaşa dönüştü..
Hemen hepsi ayrı bir “hizip” peşinde..
…
Kendisi paramparça olan böyle bir CHP “iktidar” olursa..
“Antalya örneği”nde olduğu gibi..
Türkiye’nin halini düşünmek bile istemiyorum..