Erdem Beyazıt Kültür Merkezi önünde Suriye’ye 192’nci yardım malzemesi uğurlama töreninde konuşan İHH Antalya Şube Başkanı Mehmet Yıldırım, “Suriye’ye acil yardım çalışmaları kapsamında 192’nci ‘Ensar’ TIR’ını uğurlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. 30 Ocak’ta 2 ya da 3 TIR daha yardım malzemesi Antalya’dan göndereceğiz. 192 TIR sayımızı 195’e tamamlayacağız. Şubat ayının 1 ve 2’sinde ise topladığımız yardımları İdlib bölgesinde bizzat kendimiz dağıtacağız. Bugün 520 çuval un göndereceğiz. 30 Ocak’ta 1080 paket 1 TIR gıda yardımı, 2 TIR battaniye halı, çadır ve giyim malzemesini dualarla yola çıkaracağız” dedi.
‘Giderek kötüleşiyor’
İdlib’de ciddi sıkıntı olduğunu aktaran Yıldırım, “Orada çadıra, giyisiye, yakacağa, ekmeğe ve una ihtiyaç var. Suriye’nin kuzeybatısında yer alan İdlib, dokuz yılı aşkın bir süredir Suriye iç savaşını her yönüyle yansıtan en önemli bölge konumuna geldi. Rejim karşıtı muhalefetin elinde kalan son büyük alan olan İdlib’de insani durum her geçen gün giderek kötüleşiyor. Başta barınma olmak üzere gıda ve sağlık ihtiyaçları giderek artıyor. Astana süreci ile başlayan çözüm arayışlarına rağmen sahadaki veriler bölgede iç savaşın ciddi etkilerinin hâlâ sürdüğünü gösteriyor. Zira Esed rejimi ile Rusya ve İran destekli paramiliter güçler, İdlib’te hastane ve okullar dâhil mültecilerin sığındığı yere acımasızca saldırmaya devam ediyor. Suriye'de Esed rejimi, Rusya ve İran destekli paramiliter güçlerin muhaliflerin elinde kalan son kale konumundaki İdlib şehir merkezi ve kırsalına yönelik askeri operasyonları devam ediyor” dedi.
Savaş mağduru siviller
Yıldırım, şöyle devam etti: “Askeri operasyonlarda Esed rejimi ve müttefiklerinin sivil yerleşim yerlerine yönelik saldırılarda bulunması İdlib şehir merkezi ve kırsalında yaşayan milyonlarca sivilin hayatını tehdit ediyor. Saldırıların durdurulmaması ve askeri operasyonların daha da genişletilmesi durumunda en az 4 milyon insanın yaşadığı İdlib, büyük katliamlara sahne olabilir.” İdlib’teki insani yardım çalışmalarını aktaran Yıldırım, “Suriye’deki iç savaşın başından bu yana kritik durumunu koruyan İdlib’te yaşayan 4 milyonu aşkın sivil, gönderilen insani yardımlarla ayakta kalıyor. Bölgede Türk Kızılayı, AFAD, Türk Diyanet Vakfı ve İHH İnsani Yardım Vakfı gibi Türk yardım kuruluşlarının yapmış olduğu çalışmalarla savaş mağduru sivillerin ihtiyaçları giderilmeye çalışılıyor. Gıda, sağlık, barınma ve acil yardım çalışmalarıyla sivillerin mağduriyetlerinin artmasının önüne geçilmeye çalışılıyor” diyerek konuşmasını tamamladı.
Esra ALTUNKES
‘Giderek kötüleşiyor’
İdlib’de ciddi sıkıntı olduğunu aktaran Yıldırım, “Orada çadıra, giyisiye, yakacağa, ekmeğe ve una ihtiyaç var. Suriye’nin kuzeybatısında yer alan İdlib, dokuz yılı aşkın bir süredir Suriye iç savaşını her yönüyle yansıtan en önemli bölge konumuna geldi. Rejim karşıtı muhalefetin elinde kalan son büyük alan olan İdlib’de insani durum her geçen gün giderek kötüleşiyor. Başta barınma olmak üzere gıda ve sağlık ihtiyaçları giderek artıyor. Astana süreci ile başlayan çözüm arayışlarına rağmen sahadaki veriler bölgede iç savaşın ciddi etkilerinin hâlâ sürdüğünü gösteriyor. Zira Esed rejimi ile Rusya ve İran destekli paramiliter güçler, İdlib’te hastane ve okullar dâhil mültecilerin sığındığı yere acımasızca saldırmaya devam ediyor. Suriye'de Esed rejimi, Rusya ve İran destekli paramiliter güçlerin muhaliflerin elinde kalan son kale konumundaki İdlib şehir merkezi ve kırsalına yönelik askeri operasyonları devam ediyor” dedi.
Savaş mağduru siviller
Yıldırım, şöyle devam etti: “Askeri operasyonlarda Esed rejimi ve müttefiklerinin sivil yerleşim yerlerine yönelik saldırılarda bulunması İdlib şehir merkezi ve kırsalında yaşayan milyonlarca sivilin hayatını tehdit ediyor. Saldırıların durdurulmaması ve askeri operasyonların daha da genişletilmesi durumunda en az 4 milyon insanın yaşadığı İdlib, büyük katliamlara sahne olabilir.” İdlib’teki insani yardım çalışmalarını aktaran Yıldırım, “Suriye’deki iç savaşın başından bu yana kritik durumunu koruyan İdlib’te yaşayan 4 milyonu aşkın sivil, gönderilen insani yardımlarla ayakta kalıyor. Bölgede Türk Kızılayı, AFAD, Türk Diyanet Vakfı ve İHH İnsani Yardım Vakfı gibi Türk yardım kuruluşlarının yapmış olduğu çalışmalarla savaş mağduru sivillerin ihtiyaçları giderilmeye çalışılıyor. Gıda, sağlık, barınma ve acil yardım çalışmalarıyla sivillerin mağduriyetlerinin artmasının önüne geçilmeye çalışılıyor” diyerek konuşmasını tamamladı.
Esra ALTUNKES