Ama..
Nedense, bu “istemezük”çüler sadece Menderes Türel ve Ak Parti’ye karşılar..
CHP’li Bekir Kumbul ve Mustafa Akaydın döneminde “gık”ları çıkmadı..
…
Kimdi bunlar?
Mimarlar Odası Antalya Şube Başkanı Osman Aydın..
CHP’li eski meclis üyesi ve Akaydın’ın danışmanı Avukat Fahrettin Köken..
Mimarlar Odası Antalya Şubesi üyesi Recep Esengil..
Bu üç isim, medyadan bazı isimleri de etkileyerek, “Antalya elden gidiyor” feryatlarıyla yıllarca Antalya’ya yatırım yapacak insanları bıktırdılar, yapacağı yatırımı bırakıp gitmesine neden oldular..
Örneğin; Disneyland ve 100. Yıl alanına yapılacak olan stadyum ve Arena gibi..
Sayelerinde Antalya çok şey kaybetti..
Birkaç aydır, bu üç kişinin sesi-soluğu kesildi..
Onların yerini İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şubesi Başkanı Cem Oğuz aldı..
Belki “istemezük” işini sıraya koydular, orasını bilemem..
Ama, şimdi artık yapılacakların karşısına Oğuz dikiliyor..
…
Cem Oğuz, dün “Batı Çevreyolu”nun yapımıyla ilgili çarpıcı açıklamalar yapmış..
İddiasına göre;
1- İmara açılmak istenen Karaman ile Çandır çayları arasında kalan bölge taşkın alanı.. İnşaatların yapılmasıyla bölgeye çok büyük nüfus gelecek.. Nüfusla birlikte altyapı sorunları doğacak..
2- Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın bu planına İMO 'tamam' dedi, ama arazi sahipleri bu planı istemedi.. Bunun üzerine Büyükşehir Belediyesi yeni bir plan yaptı ve emsali iki katına çıkardı..
3- Büyükşehir’in planı uygulanırsa, Antalya zarar görür, çevre yolu da kent içi yol haline gelir..
“İşte bu nedenlerden dolayı, bölgedeki tarım arazileri yol için imara açılmasın”mış..
…
Eğer “düz mantık”la düşünürseniz, Cem Oğuz’u haklı bulabilirsiniz..
Ama..
Biz “akılcı” gidelim..
1- Batı Çevre yolu Antalya için gerekli mi? EVET..
2- Bu yolun yapılabilmesi için belli bir arazi gerekiyor mu? EVET..
3- Bu araziden yolun geçebilmesi için, arazi sahiplerini ikna etmek gerekiyor mu? EVET..
4- Bu yolun yapımı için “para” gerekiyor mu? EVET..
Özetleyelim:
Antalya için artık “olmazsa olmaz”lardan biri olan Batı Çevreyolu kesinlikle yapılmalı..
Bu yol gökyüzünden geçmeyeceğine göre, bir araziler zinciri kullanılmak zorunda..
Ancak bu arazilerin sahipleri, “benim arazimi kullanacaksan, bedelini öde kardeşim” diyor..
Kamulaştırma istemiyor, yapılsa da ÇOK PARA gerekiyor..
Yolun yapımı için de ayrıca ÇOK PARA gerekiyor..
Bu kadar ÇOK PARA YOKSA, Antalya için mutlaka yapılması gereken yoldan vaz mı geçilsin?
Elbette hayır..
Yöneticileri biz, “sorunlara çözüm bulsun, bize hizmeti getirsin” diye seçiyoruz, değil mi?
Yeni yönetim işte bunu yapıyor..
“Yılan hikayesi”ne dönen, yıllar önce bitmesi gereken yolu bir an önce hizmete sokabilmek için, arazi sahiplerinin de razı olacağı bir planı devreye sokuyor..
Eksiği olabilir, yanlışı da olabilir..
Ama gün geçtikçe çok daha büyük zararlara neden olan “çevre yolu eksikliği” bir an önce giderilmek zorundadır..
…
Cem Oğuz açıklamasında diyor ki:
“İMO olarak özel mülkiyet olduğu için yolun açılamayan kısmının kamulaştırma yoluyla açılmasını önerdik, ancak bölgedeki arazi sahipleri bunu istemedi..”
Bu durumda..
Mahkemelerde sürünmemek ve işi daha fazla geciktirmemek için onları bir şekilde “razı etmek” gerekmiyor mu?
Oğuz’un çelişkisine bakın..
Arazi sahiplerinin kamulaştırmaya razı olmadığını söylüyor..
Çözüm de göstermiyor..
Ama, Büyükşehir buna bir çözüm bulmuş, bu çözüme karşı çıkıyor..
“İstemezük” kafası bu olsa gerek..
…
Umarım, Doğu ve Kuzey çevreyolları için “aynı kafa” ortaya çıkmaz..