CHP’de sular durulmuyor. Her an yeni bir istifa haberi daha gelebilir gerginliği yaşanıyor. Yapılan açıklamalar işin ahlaksızlık boyutuna kadar ilerliyor. Siyaset arenası, transferin etik kuralarını hiçe sayan açıklamaları karşımıza çıkartıyor.
CHP’den ayrılıp AK Parti’ye katılan Meclis Üyesi Ercan Merthatun yeni bir yolculuğa çıktı. Bana göre AK Parti’ye geçmesi değil, bu şekilde geçmesi yanlış. CHP’den seçilmiş isen aşılabilecek kırılganlıkları mazeret etmeyeceksin. Ne Ümit Uysal’ın ‘karım gibi yanımdasın’ sözüne takılacaksın, ne de partinin sana uymayan anlayışına.
Önce isyan edeceksin. Partililer ve toplum senin haklı isyanını görecek, hizmet çabası içinde olduğunu anlayacak. Yanlışın önünde siper olacaksın, öneriler sunacaksın. Yanlış grup kararlarına uymayacak, net duracaksın. Kamuoyu diyecek ki! Antalya’ya hizmet için çabalayan bu adam, mevcut partisinde faydalı olamıyor. Parti ile mücadelesi uyuşmuyor. İşte o zaman, vatandaş senin transferine yeşil ışık yakacak. İşte bunu yapmazsan, ya da yaptım deyip kimsenin haberi olmazsa, ihanet suçlamaları ile yaşarsın.
Transferin diğer bir boyutu da, transferden sonra söylenenler. Merthatun ile ilgili özellikle sosyal medya üzerinden çeşitli çamaşırlar asılmaya başlandı. Bunların bazıları yazılanlara göre kirli, bazıları sadece kokuyor.
İnsanlar şu empatiyi yapmıyor. Merthatun transfer oldu, yolun açık olsun, sensiz de biz Antalya’ya hizmet ederiz demiyor. CHP’li olarak karalama adına söylemlerde bulunursan, o zaman da gönül verdiğin partinin yanlış insanları içinde ne kadar barındırdığını farkında olmadan anlatırsın.
Bizdeyken doğru adam, karşıya geçti mi eğri insan dersen, o zaman terk ettiği partinin sorgulanmasına neden olursun. Neden bu kirli çamaşırlara göz yumuldu sorusunu da cevaplamak zorunda kalırsın.
Sonuçta ortada ahlaksızlık, yalancı, a etik, bizden değil gibi kirli sözlükler cirit atıyor. Ak Parti günün tadını çıkartıyor, CHP’de Devrim Kök kopan parçaları bir birine tutturmak için mücadele ediyor.
Bir Konyaaltı sahili transfere vesile oluyorsa, Antalya’nın derin sorunları bakalım kimleri nerelere taşıyacak.
Kazasız ve cezasız günler dileğiyle.