Kadınlarımız onlar..
Ak Parti 78..
CHP 109..
MHP 68..
BDP (bağımsız) 13..
Ne etti toplamı?
268..
Yani..
Yüzde 10’luk seçim barajını aşması beklenen partilerin gösterdiği kadın adayların sayısı çok yüksekmiş gibi görünüyor, değil mi?
Ama..
Bu görünüş sizi aldatmasın..
Çünkü..
Önemli olan “aday” göstermek değil, seçilmesini sağlayacak bir sıraya koymak..
…
Gelin şimdi de, “seçilebilir” yerden gösterilen kadın aday sayısına bakalım..
Ak Parti 38-42..
CHP 18-20..
MHP 3-4..
BDP (bağımsız) 4-6..
Ne etti toplamı?
70 civarı..
Gösterilen adayların dörtte biri..
Bunu neye göre söylüyoruz?
Yapılan kamuoyu yoklamaları ve geçen seçimden bu yana değişmesi muhtemel eğilimlere ve tespitlere göre..
Örneğin Antalya..
Listelere baktığımızda..
Sadece Ak Parti’den 6. sırada gösterilen Gökçen Enç’in bir şansı var gibi görünüyor..
Garantisi yok..
Ama..
Onu bile “seçilebilir” olarak sayıyoruz..
Diğer partilerin ise Antalya’da böyle bir tercihi hiç yok..
…
Eğri oturup doğru konuşalım..
Kadınları, (özellikle seçimlerde) en çok kullanan parti CHP’dir..
Tamam, Ak Parti ve MHP için çalışan kadınlar da var..
Ama..
Çıkın sokağa, mahallelere bir göz atın, CHP için çalışan kadınların sayısının diğer partilerin toplamından 2-3 kat fazla olduğunu görürsünüz..
Bunu en iyi kadınlar bilir..
Örneğin, benim eşim..
2009 yerel seçimlerinde CHP’li kadınların arı gibi çalıştığını, bizim eve 3 defa geldiklerini, 2 kez de telefonla arayıp hal-hatır sorduklarını, bunu da bütün mahallelerde uyguladıklarını anlatmıştı..
Ve şunu sormuştu:
“CHP böylesine çalışıyor, diğer partilerden gelen-giden yok.. Onlar için çalışacak kadın yok mu hiç?”
Aynı kadınlar, aynı şekilde çalışmaya devam ediyor..
Partinin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu TV’lerde kasıla kasıla “bizim 109 kadın adayımız” var diyor..
Ama..
Bakıyorsunuz..
Seçilebilir yerde 18-20 tanesini zor görüyorsunuz..
Buna rağmen..
Kendilerine değer verilmeyen kadınlar..
Hala CHP için ev ev dolaşıp “oyunuzu CHP’ye verin, AKP’ye verirseniz İran’a döneriz” diyerek yüreklere korku salıp oy istiyor, dil döküyor..
…
Bir yanda kadınlarla –adeta- dalga geçen bir CHP zihniyeti..
Bir yanda CHP için didinen kadın ordusu..
Öbür yanda “erkeklerle eşit vekillik isteriz” diye yırtınan kadınlar..
Bu “çelişki”yi görünce ister istemez şunu düşünüyorsunuz:
“Kadınlar, dolduruşa çabuk geliyor..
Mantıklarıyla değil duygularıyla, bilgileriyle değil korkularıyla hareket ediyor..
Bunu bilen siyasetçiler de, onları canlarının istediği gibi kullanıyor..
Ve..
Galiba kullanılmayı da hak ediyorlar..”
Yalan mı?