Antalya Defterdarlığı önünde toplanan çeşitli sendika, STK ve siyasi partilere üye yaklaşık 20 kişilik grup adına basın açıklamasını okuyan Büro Emekçileri Sendikası (BES) Antalya Şube Başkanı Devrim Mol, yaşam koşullarının gittikçe ağırlaştığını belirterek, "Ardarda gelen zamlar, adını ilk defa duyduğumuz vergiler, kış koşulları, enflasyon karşısında gün geçtikçe eriyen maaşlarımız bizleri çok da iyi günlerin beklemediğini göstermektedir" ifadelerini kullandı.
‘Kahin olmaya gerek yok’
Vergi Reformu Yasa Tasarısı'nda ağır vergiler altında ezilen emekçi kesimi gözeten hiçbir düzenleme bulunmadığını belirten Mol, "Tek derdi daha fazla vergi geliri elde etmek olan iktidarın, bu vergileri kimlerden, nerelerden toplayacağına ilişkin tahmin yapmak için kâhin olmaya gerek yok. Hala sermayeyi koruyan, kollayan düzenlemeleri hayata geçirme derdinde olan iktidar, kurumlar vergisini yüzde 22’den yüzde 18’e indiriyor. Hazineyi doldurmak için bulduğu tek çare, ücretlilerden daha çok gelir vergisi kesintisi yapmak, dolaylı vergileri daha da çok artırmak. Biz kamu emekçileri bu ağır vergi düzenine itiraz ediyoruz. Açlık sınırı olan rakamdan vergi dâhil hiç bir kesinti yapılmamalı, birinci vergi dilimi yüzde 15’ten yüzde 10’a düşürülerek, yoksulluk sınırına kadar olan ücretler birinci vergi diliminde sabitlenmelidir" dedi.
KESK’ten zam protestosu
Son olarak 2020 yılından itibaren geçerli olmak üzere vergi, harçlar ve cezalara yapılan zamları eleştiren Devrim Mol, "Kamu emekçisine ve emeklilere maaş artışlarında cimri davranan, yüzde 4’ü, yüzde 3’ü layık gören iktidar, kendi gelir ve alacaklarına yapılacak zamda oldukça bonkör davranmaktadır. 2020 yılında vergi, harç ve cezalardaki yeniden değerleme oranı yüzde 22,58 olarak belirlendi. Yani, 2020 yılı için pasaport, ehliyet harçları ve trafik cezaları, Motorlu Taşıtlar Vergisi oranı yüzde 22,58 artırıldı. Devlet kendi alacaklarına bu kadar zam yaparken, bizim ücretimize gerçekleşen değil, öngörülen enflasyona göre zam yapmaktadır. Kaşıkla verdiklerini kepçeyle alıyorlar" şeklinde konuştüu. Grup, basın açıklamasının ardından olaysız bir şekilde dağıldı.
Umut ÖZEN
‘Kahin olmaya gerek yok’
Vergi Reformu Yasa Tasarısı'nda ağır vergiler altında ezilen emekçi kesimi gözeten hiçbir düzenleme bulunmadığını belirten Mol, "Tek derdi daha fazla vergi geliri elde etmek olan iktidarın, bu vergileri kimlerden, nerelerden toplayacağına ilişkin tahmin yapmak için kâhin olmaya gerek yok. Hala sermayeyi koruyan, kollayan düzenlemeleri hayata geçirme derdinde olan iktidar, kurumlar vergisini yüzde 22’den yüzde 18’e indiriyor. Hazineyi doldurmak için bulduğu tek çare, ücretlilerden daha çok gelir vergisi kesintisi yapmak, dolaylı vergileri daha da çok artırmak. Biz kamu emekçileri bu ağır vergi düzenine itiraz ediyoruz. Açlık sınırı olan rakamdan vergi dâhil hiç bir kesinti yapılmamalı, birinci vergi dilimi yüzde 15’ten yüzde 10’a düşürülerek, yoksulluk sınırına kadar olan ücretler birinci vergi diliminde sabitlenmelidir" dedi.
KESK’ten zam protestosu
Son olarak 2020 yılından itibaren geçerli olmak üzere vergi, harçlar ve cezalara yapılan zamları eleştiren Devrim Mol, "Kamu emekçisine ve emeklilere maaş artışlarında cimri davranan, yüzde 4’ü, yüzde 3’ü layık gören iktidar, kendi gelir ve alacaklarına yapılacak zamda oldukça bonkör davranmaktadır. 2020 yılında vergi, harç ve cezalardaki yeniden değerleme oranı yüzde 22,58 olarak belirlendi. Yani, 2020 yılı için pasaport, ehliyet harçları ve trafik cezaları, Motorlu Taşıtlar Vergisi oranı yüzde 22,58 artırıldı. Devlet kendi alacaklarına bu kadar zam yaparken, bizim ücretimize gerçekleşen değil, öngörülen enflasyona göre zam yapmaktadır. Kaşıkla verdiklerini kepçeyle alıyorlar" şeklinde konuştüu. Grup, basın açıklamasının ardından olaysız bir şekilde dağıldı.
Umut ÖZEN