Son yıllarda enflasyonun artmasıyla artan fahiş kiralara tepki göstermek ve kiracıların haklarını savunmak amacıyla kurulan Antalya Kiracılar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (KİRADER) mücadelesini sürdürüyor. KİRADER Başkanı Cengiz Kul, gençlerin barınma ihtiyacını dahi gideremediğine dikkat çekerek şöyle konuştu; “Bugün Türkiye’nin dört bir yanında öğrenciler ev bulamıyor; buldukları evlere fahiş fiyatlar dayatılıyor. Yurtlar yetersiz, denetim ise neredeyse yok. Bu tablo artık bir kriz değil, gençleri açıkça mağdur eden ve görmezden gelinen bir gerçektir. Gençler barınma sorunu yüzünden eğitim hayatlarından maalesef ki uzaklaştırılıyor. Bu ve benzeri durumlarda da sahada gördüğümüz manzara nettir. Öğrenciler ya yüksek kiralarla borca mahkum ediliyor ya da barınacak yer bulamadığı için eğitiminden vazgeçmek zorunda kalıyor. Bu durum sadece gençleri değil; bir çaba ile çocuklarını okutup yoklukla sefaletle bu zamana kadar getiren aileleri de etkiliyor. Gençleri ve aileleri bu duruma iten sistem, sorumluluktan kaçamaz. Üniversite öğrencisine ‘yer bulamazsan kendin hallet’ demek, yönetim zafiyetinin en somut göstergesidir. Hiçbir yönetim, ‘ahlaki yer bulamıyorsan okuma’ anlayışını Türk halkına benimsetemez. Bu çocuklar okumayı hak ettikleri yerde maddi olanakları el verirse değil okulları bitene kadar devlet desteği ile eğitimlerini tamamlamalıdır. Devletimizin yurtları yetmiyorsa bu durumda öğrencilere kira desteği sağlanmalıdır.”
Her gün sahada gençlerle, ailelerle, kiracılarla görüştüklerini ifade eden Başkan Cengiz Kul, “Yaşanan mağduriyet hiç kimsenin iddia ettiği gibi ‘abartı’ değildir; bizzat sahadan aldığımız gerçekler, krizin çok daha derin olduğunu gösteriyor. Artık sabır taşımız çatlamıştır. Buradan açıkça bizi yönetenlere ilan ediyoruz ki barınma sorunu çözülene kadar bu konuyu sahada, sokakta, basında ve kurum kapılarında gündemde tutacağız. Gençleri yok sayan, fırsatçılığı görmezden gelen, denetimi işletmeyen her kişi ve kurumun karşısında duracağız. Yurt kapasitesinin artırılması, kiraların sıkı denetlenmesi, öğrencilere özel sosyal konut projeleri, fırsatçılara ağır yaptırımlar ve ev sahipliği politikalarının düzenlenmesi acil zorunluluktur. Bunları hayata geçirmek devletin gençlerine çocuklarına, yaşlılarına bir lütuf değil. Bu ülkenin gençleri yaşlıları sahipsiz değildir. Daha geçen gün hastane bahçesinde yatmak zorunda kalan bir amcamıza denk geldim ve maalesef maaşı olmadığı için hiçbir bakım evinin kabul etmediğini duyduk. Bizim ne gençlerimizin ne yaşlılarımızın barınma sorunu yüzünden mağdur edilmesini istemiyoruz. Sahada onların sesi olmaya, haklarını korumaya ve çözüm talebimizi güçlü biçimde duyurmaya devam edeceğiz” diye konuştu.