Antalya’da yaşayanlar olarak sıcaklara alışkın bir toplumuz. Hatta yazı uzun uzun yaşamaktan tatil modundan çıkamadığımız da söylenmiyor değil. Peki mevsim geçişlerinden hatta mevsimlerden psikolojik olarak etkilendiğimizi biliyor muydunuz?
Bu da nasıl iş? Bu psikoloji her şeyden etkilenir mi? Valla etkileniyor. Özellikle kış ayından, soğuktan fazlaca etkileniyoruz. Hatta adına da kış depresyonu dedik.
İnsan olarak hep en güzeli istiyor, hep keyfimize göre olsun diyoruz da Mikail ile anlaşmak o kadar da kolay değil. Keşke olsa.
Şimdi gelelim kış depresyonuna; erken kararan hava, uyandığımızda karanlık olması, soğuk hava, kat kat giyinmek, ekstra enerji isteği bizi depresyona itebiliyor. Peki yakalandığımızı nasıl anlarız diyecek olursanız;
Yataktan kalkmak istememek, aşırı uyku hali, beslenme problemleri, sinirlilik, mutsuzluk, cinsel istekte azalma, vücutta ağrılar hissetmek gibi belirtiler varsa ve bir süredir devam ediyorsa hastalık bizi ziyaret etmiş olabilir. Fakat korkmayın tedavisi de korunması da oldukça mümkün.
Korunmak için; bol bol güneş çıktıkça fırsata çevirmeli, omega 3, e vitamini, b vitamini, bitki çayları almalı, spor yapmalı, sık sık duş almalıyız. Sosyalleşmekten geri kalmamalıyız. Ev ziyaretleri yapabilir, misafir ağırlayabilirsiniz. Müzik dinlemek her zaman iyi gelir, besler.
Sosyal hayatımız, kendimize ait alanımız mutlaka olmalı. “Kendi kendime kalma” psikolojisi bir kısır döngüye sebep olur ve gittikçe yalnızlık hissedersiniz. Kendi kendimize kalmak yerine, bir arkadaş ile kahve içimi bize çok daha iyi gelecektir.