Açıklamayı hayvan hakları savunucuları adına Ferdane Göksen Uludüz okudu. Yaşanılanları hatırlatan Uludüz, “30 Temmuz 2024 sabaha karşı 03.53’te hayvanları öldürmek için ellerini ovuşturanlar hayvanların soykırım yasasını sırf mecliste oy çoğunlukları var diye acele acele geçirdiler. Ne kendi seçmenlerini ne muhalifleri dinlediler. Kısacası bütün yurttaşlara ‘siz kimsiniz, biz dilediğimizi yapar dilediğimizi öldürürüz’ dediler. Kan kokuyor, kan kokuyor, meclisiniz kan kokuyor. Ve daha 1 hafta olmadan, yüzlerce köpeğin öldürüldüğü haberini aldık. Katliam haberi, Niğde şehrinden geldi. Yüzlerce sağlıklı köpek, öldürülmüş halde gönüllülerce bulundu. Alay eder gibi Niğde Belediyesi söz konusu toplu mezarın 'Zoonos etken taşıyan hayvanlar için oluşturulan bir alan' olduğunu açıklayarak 'kanuna ve vicdana uygun' dedi. Barınaklar ölüm kampı” diye konuştu.
‘Yasayı sokakta biz yazacağız’
Niğde’de geçici bakımevindeki köpeklere yapılanlara tepki gösteren Uludüz, “Zorla, apar topar geçirilen bu katil yasadan güç alan bu belediye ve çalışanları, yüzlerce hayvanı öldürebilmiştir. Boğma tasmalarla ağızlarından kan gele gele, nefesleri kesile kesile topladıkları bu hayvanları, bu mezarlara gömmüşlerdir. Katil yasanızla her mahalle bir mezar olmaya başladı bile. Tüm sokaklar kan kokuyor artık. Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘hiç kimse merhametimizi sorgulamasın’ diyerek bu yasa tasarısının önünü açmıştı. Niğde geçici bakımevindeki köpeklere yapılanlar mı merhametinizi gösteriyor? Daha önce örnek gösterdiğiniz Konya Geçici Bakımevinde hayvanlar kafalarına kürekle vurularak, Beykoz Geçici Bakımevinde işkenceyle öldürülürken katilleri neden serbest bıraktınız? Kuduz riski ve kuduz vakası bambaşka şeylerken neden bütün hayvanlar kuduzmuş gibi toplatılıp öldürülmesine razı oldunuz? Neden toplayıp toplayıp ya dağa taşa atıyor ya bakımevlerinde öldürülüyor? Bilin ki köpekler dahil hiçbir canlıyı sizlerin merhametine terk etmeyeceğiz. Niğde barınağındaki olayların da takipçisi olacağız ve bu sefer kimsenin ceza almadan uzaklaşmasına izin vermeyeceğiz. Bu öyle bir kanlı yasa ki, sokakta doğmuş büyümüş, evi sokaklar olan bütün hayvanların toplanmasına alan açıyor. Bu öyle bir yasa ki, sokaktaki her hayvanı toplayıp, adına barınak dedikleri bir ölüm kampına, bir cehenneme hapsetmeyi emrediyor. Yasayı sokakta biz yazacağız” diyerek konuşmasını tamamladı.
ESRA ALTUNKES