Devrimci Turizm İşçileri Sendikası Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu, Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi’nin, Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) açıkladığı Hanehalkı İşgücü Araştırması’nı değerlendirdi. Turizmde TÜİK verilerine göre, işsiz sayısının 2019 yılı Kasım döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 327 bin kişi artarak 4 milyon 308 bin kişiye ulaştığını ifade etti. Yahyaoğlu, İşsizlik oranında ise 1 puanlık artış ile yüzde 13,3 seviyelerine çıktığını ifade etti.
İşsizlik rakamları korkutuyor
İşsizliğin arttığını istihdamın daralmaya başladığını ifade eden Yahyaoğlu, “İşsizlik oranındaki söz konusu yükselişin arka planında iki temel faktör bulunuyor. Ekonomik daralma/durgunluk ve mevsimsel etkilerdir. Turizm sektörü işsizliğin önlenmesinde çok önemlidir. Turizm sektörü 54 tane sektörü tetiklemektedir. Turizm iyi giderse halı sektörü genişler, yiyecek içecek sektörü genişler deri sektörü genişler. Turizm iyi giderse bahsettiğim 54 iş kolu genişler istihdam artar. 54 sektörü tetikleyen, turizmin gerçekleşmesi için her olanağa sahibiz. Turizmde çalışan kadın işçilerimizin, genel olarak tüm işçilerimizin genç işçi adaylarımız, stajyerlerimiz çocuklarımızın kıymetini kavramak zorundayız. Ülkemizin olanaklarını herkesle paylaşmanın mantığını kavramamız gerekir. Mülteciler sorunu ve Korona virüsü tehdidi çok büyük darbeler vuracak önümüzdeki günlerde turizme” dedi.
Gençlere tavsiyeler
Gençlere tavsiyelerde bulunan Mustafa Yahyaoğlu,”Gençler okullardaki aldıkları eğitimin değerini çok iyi bilmeli. Okulda mesleki eğitimini alıp, işe giren gençler ise genelde başka alanlara geçiyorlar. Sendikalı örgütlü mücadelenin önemini çok iyi kavramalılar. Böyle giderse önümüzdeki günlerde ise işsizlik daha da çok artacaktır. Türkiye iddia edilenin aksine OECD ve AB 28 ülkeleri içinde en yüksek işsizliği yaşamaya devam ediyor. OECD ülkeleri arasında Türkiye en yüksek üçüncü işsizlik oranına sahip ülke olarak dikkat çekmektedir. AB 28 ülkelerinin işsizlik oranı düşerken, Türkiye’nin işsizlik oranı bu ülkelerle karşılaştırıldığında 2012’den itibaren düzenli olarak yükselmektedir” diye konuştu.
Esra ALTUNKES
İşsizlik rakamları korkutuyor
İşsizliğin arttığını istihdamın daralmaya başladığını ifade eden Yahyaoğlu, “İşsizlik oranındaki söz konusu yükselişin arka planında iki temel faktör bulunuyor. Ekonomik daralma/durgunluk ve mevsimsel etkilerdir. Turizm sektörü işsizliğin önlenmesinde çok önemlidir. Turizm sektörü 54 tane sektörü tetiklemektedir. Turizm iyi giderse halı sektörü genişler, yiyecek içecek sektörü genişler deri sektörü genişler. Turizm iyi giderse bahsettiğim 54 iş kolu genişler istihdam artar. 54 sektörü tetikleyen, turizmin gerçekleşmesi için her olanağa sahibiz. Turizmde çalışan kadın işçilerimizin, genel olarak tüm işçilerimizin genç işçi adaylarımız, stajyerlerimiz çocuklarımızın kıymetini kavramak zorundayız. Ülkemizin olanaklarını herkesle paylaşmanın mantığını kavramamız gerekir. Mülteciler sorunu ve Korona virüsü tehdidi çok büyük darbeler vuracak önümüzdeki günlerde turizme” dedi.
Gençlere tavsiyeler
Gençlere tavsiyelerde bulunan Mustafa Yahyaoğlu,”Gençler okullardaki aldıkları eğitimin değerini çok iyi bilmeli. Okulda mesleki eğitimini alıp, işe giren gençler ise genelde başka alanlara geçiyorlar. Sendikalı örgütlü mücadelenin önemini çok iyi kavramalılar. Böyle giderse önümüzdeki günlerde ise işsizlik daha da çok artacaktır. Türkiye iddia edilenin aksine OECD ve AB 28 ülkeleri içinde en yüksek işsizliği yaşamaya devam ediyor. OECD ülkeleri arasında Türkiye en yüksek üçüncü işsizlik oranına sahip ülke olarak dikkat çekmektedir. AB 28 ülkelerinin işsizlik oranı düşerken, Türkiye’nin işsizlik oranı bu ülkelerle karşılaştırıldığında 2012’den itibaren düzenli olarak yükselmektedir” diye konuştu.
Esra ALTUNKES
evet bazi seyler iyi gitmiyor. dogru. örnegin sanayi toplumuna henüz ve 100 yillik gecikme ile -tarim ve teknolojik üretimde- olan bir ülkemizde, iktidardaki bugünki yapi, hem muhafazakar hem sosyal demokrat hem de devrimci sosyal ve ekonomik politikalar yapmak zorunda kaliyor. ve iyi de yapiyor. ama kendisini sosyal demokrat devrimci vs. olduklarini her firsatta söyleyen cevreler, sadece yapilani elestirmekte, ne meta ekonomik bir konzept sunuyorlar(siz makro diyorsunuz) ne de buna uygun bir olmasi gereken geostratejik ve konjüktürel dis politik konzept!! örnegin sizde konum ve konunuzla ilgili aciklamalariniz da, veya sendikanin ana sayfalarinda yayinlarinda turizmle ilgili bir somut sey koymamissiniz. ben mi göremedim acaba? mesela bazilarinin soyadlari, bilgili, heybetli veya akilli koyulmustur, ama on iki cümle konustugunda ismi gibi olmadigi belli olur ya, öyle birsey söylemek istedigim.. kolay gelsin.