Değerli dostum ve meslektaşım “Murat Çiçek, abi seni Küresel Gazeteciler Konseyi’ne üye yapalım mı?” diye sorduğunda mesleki bir örgüt olduğu için hiç tereddüt etmedim ve üye oldum…
Genel Başkanı olan gazeteci “Mehmet Ali Dim” ile uzun yıllara dayanan dostluğumuz olmasına rağmen yine de üyesi olduğum kuruluşu incelemek gereğini hissettim…
KGK’nin, statüsü bakımından diğer gazetecilerin örgütlendiği kuruluşlardan farklı olarak “uluslararası nitelikte” bir kuruluş olduğunu öğrendim…
Ve merak ettim, uluslararası nasıl bir niteliğe sahip diye ve araştırmamı sürdürdüm.
“Gördüm ki KGK, medya aracılığıyla uluslararası anlayış, barış ve iş birliğini pekiştirmeye yönelik olarak kurulmuş…”
İşte tam da bu noktada etkilendim…
Çünkü ateş çemberine dönmüş, her an patlamaya hazır napalm bombası gibi olan Ortadoğu, Asya ve Afrika’da barış ve iş birliği yoluyla ateşi söndürmeye çalışan Türkiye diplomasisine medya ve basın organları üzerinden katkı sağlamak bana çok kıymetli bir çaba olarak geldi.
Mustafa Kemal’in “Yurtta barış, dünyada barış” sözünü şiar edinmiş olan barış yanlısı biri olarak bu yapılanmaya bir nebze de olsa katkı sağlayabilmenin beni mutlu edeceğini gördüm…
Nitekim 6-9 Kasım tarihleri arasında Alanya’da yapılan “5. KGK Medya Buluşması” günlerine 41 ülkeden yüzlerce gazetecinin katılımı, bu gazetecilerle yapılan sohbetler, söyleşiler ve hatta eğlencelerin “medya diplomasisi” denilen bir kavramın vücut bulmuş haliydi.
80 ülkede temsilciliği ve binin üzerinde üyesi olan KGK’nin organizasyonları kamu diplomasisine de ciddi katkı sağlayacak gelişmeler göstermektedir.
Nitekim uzun yıllar AB Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı yapmış olan “Mevlüt Çavuşoğlu’nun “KGK’nin medya üzerinden yaptığı diplomatik çalışmaların bu kadar büyüyeceğini başlangıçta hiç tahmin etmemiştim. Nitekim her yıl yapılan Antalya Diplomasi Formu toplantısından sonra KGK’nin bu başarısı çok önemlidir” sözleri bir başarı hikayesinin ifadesidir.
Elbette KGK sadece medya diplomasisi için kurulmuş bir örgüt değildir.
Aynı zamanda mesleki bir kuruluştur…
Hatta önce mesleki bir kuruluştur, sonrasında diğer faaliyetler için vardır.
Gerek sair zamanlarda ve gerekse medya buluşması günlerinde gazetecilerin ve yazılı, görsel medya kuruluşlarının sorunlarını, sıkıntılarını tartışan, bunlarla ilgili destek çalışmaları yapan ve çözüm önerilerini hem üyeleriyle hem de sorunların muhatapları olan kamu kurumlarıyla paylaşarak çabalayan bir kuruluştur KGK…
Nitekim, 5. Medya Buluşmalarında yerel, yaygın, yazılı, sözlü medya meclisleri toplantılarında tüm üyeler söz alarak sorunlarını, sıkıntılarını anlatmış ve bunlar raporlanarak ilgili kurumlara gönderilmiştir.
Sadece raporlamakla kalmayıp çözüm için de ilgili kuruluşlarla temaslar yapılmaktadır…
Ancak Alanya’daki son Medya Buluşmasına Ulaştırma Bakanı ve siyasi parti temsilcilerinin, milletvekillerinin tam da meclislerde gazetecilerin ve medyanın sorunlarının tartışıldığı saatlere denk gelmesi zamanlama açısından bir nebze sıkıntılı olmuştur…
Dilerim bundan sonraki Medya Buluşmalarında bu türden ziyaretlerin zamanlaması daha uygun şekilde düzenlenir…
Bu arada keyif aldığım ve duygulandığım bir anekdotu da paylaşmak isterim.
Hemen her akşam, yemekten sonra açık alanda çeşitli sohbetler yapıldı…
Son gecede sohbetler müzikli eğlenceye dönüştü…
Ve gece ilerlemiş, herkes odalarına çekilecekken birden “İzmir Marşı” çalınmaya başladı.
Ve kırka yakın gazeteci ayağa kalkarak kimi eliyle zafer işaret yaparak, kimi bozkurt işareti yaparak her birlikte ve yan yana “İzmir Marşı’nı söylediler, Yaşa Mustafa Kemal Paşa diye bitirdiler…”
O an hem duygulandım hem de keyif aldım bu omuz omuza duruştan…