1947 yılından bu yana mahkemede davası süren ormanlık alanla ilgili konuşan A Platformu Sözcüsü Hediye Gündüz, yaşanılanlar için yetkili kurumlara ve STK’lara seslendi. Gündüz, “Yargıtay kararı ve Orman Bakanlığı’nın, bölgenin orman arazisi olduğunu ortaya koyan raporunu geçersiz kılmak için bir grup tarafından çam ağaçları kesiliyor ve yerine göstermelik zeytin ağaçları dikiliyor. Antalya Valiliği, belediyeler ve STK’ların bu yağmaya engel olmalarını istiyoruz. 1947 yılından beri devam eden bir dava var. Bu davanın rant sevdalısı tarafları, bu çok değerli alanı orman vasfından çıkarıp ele geçirebilmek için gizli gizli ağaçları kesiyor, ormana iş makineleri sokuyor, parselleri çeviriyor ve bölgede akla hayale gelmedik tahribatlar yapıyorlar” dedi.
1947 yılından bu yana mahkemelik
Konyaaltı Kuşkavağı Mahallesinde halen orman olan 426 nolu parsel ve diğer 16 parselin 1947 yılından bu yana mahkemelik olduğunun altını çizen Hediye Gündüz, “Halen orman olan 426 nolu parsel toplamda 145 bin metrekaredir. Üzeri, kızılçamların oluşturduğu ormandır. Akdeniz bölgesinin ormanlarını büyük çoğunlukla kızılçam ve maki bitki topluluğu oluşturur. Bu orman 2017 Ekim ayından bu yana çok yoğun olarak, ilk başlarda hafta sonları ve geceleri de sessiz elektrikli testerelerle kaçak kesilmeye başlanmıştır. Orman Bakanlığı müfettişleri tarafından yapılan inceleme ve rapor mahkemeye sunulmuş ve burası “ormandır” denilmiş, bu yönde kararlar verilmiştir. Adı geçen 426 parsel ve diğer 16 parselin orman vasfında olduğu Orman Bakanlığı müfettişleri tarafından yapılan inceleme sonrası rapor mahkemeye sunulmuştur. Raporda; (fiilen orman vasfında olduğu, 1945 yılı itibariyle de var olduğu, yangın ve usulsüz kesimlerle yaşlı kızılçam ağaçlarının yok edildiği, devletleşen ve iadeye tabi olmayan devlet ormanı olduğu) açık ve net bir şekilde belirtilmiştir. Raporun devamında “426 parsel ve bu parselden ayrılan 16 diğer parselin de içinde bulunduğu parseller devlet ormanıdır” denilmektedir. Rapor tarihi:27/08/2004, Rapor numarası: 10-6, teftişin yapıldığı yer; Antalya Orman İşletme Müdürlüğüdür” şeklinde konuştu.
‘Tüm resmi kurumlara bildirdik’
426 parsel olan ormanın doğusunda Kuşkavağı’na da adını veren su kaynağının bulunduğunu ve kavaklık bir bölge olduğunun da altını çizen Hediye Gündüz, “O sulak alan da mahkemelik ve bu kişiler orada da tahribata yol açmaktadır. Bölgeye adını veren Arapasuyu ve Kuşkavağı su kaynakları, sulak alan niteliği taşıyan bir alandır. Alanda sucul bitkilerle birlikte kavak ağaçları vardır. Ve bu doğal yapısı nedeniyle bu bölge kuşların yaşam alanıdır ve de ismini de yoğun kuş seslerinden dolayı ‘Kuşkavağı’ olarak almıştır. Ancak bu alandaki kuşların ve balıkların yaşam alanı olan derenin etrafı tahrip edilmiş, çevresi taşlarla örülmüş, burayı da bizim diye çevirmişler, boş alan kısmına da duvar örmüşlerdir. Kenarına kafeterya için ahşap çardaklar kurmuşlardır ve o çardakları da belediye mühürlemiştir. Buraya da ormanı yok etmek isteyen grup ve şahıslar alana 3 yıldır sürekli para harcamaktadır, bu bir kişinin yapacağı bir harcama değildir, organize bir çalışmadır. Alanda yapılan çalışmalar hakkında her türlü hukuksuzluğu tüm resmi kurumlara bildirdik. Antalya halkın ait orman ve yanındaki sulak alan Antalya halkının gözü önünde yok edilmektedir. Bu konuda, idari kurumları ve savcılığın konuya bir an önce el atmasını ve tahribatı durdurmasını bekliyoruz. Antalya’nın tüm yöneticilerini ve STK’larını Kuşkavağı Ormanı için mücadele etmeye ve bu talanı engellemeye davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi
1947 yılından bu yana mahkemelik
Konyaaltı Kuşkavağı Mahallesinde halen orman olan 426 nolu parsel ve diğer 16 parselin 1947 yılından bu yana mahkemelik olduğunun altını çizen Hediye Gündüz, “Halen orman olan 426 nolu parsel toplamda 145 bin metrekaredir. Üzeri, kızılçamların oluşturduğu ormandır. Akdeniz bölgesinin ormanlarını büyük çoğunlukla kızılçam ve maki bitki topluluğu oluşturur. Bu orman 2017 Ekim ayından bu yana çok yoğun olarak, ilk başlarda hafta sonları ve geceleri de sessiz elektrikli testerelerle kaçak kesilmeye başlanmıştır. Orman Bakanlığı müfettişleri tarafından yapılan inceleme ve rapor mahkemeye sunulmuş ve burası “ormandır” denilmiş, bu yönde kararlar verilmiştir. Adı geçen 426 parsel ve diğer 16 parselin orman vasfında olduğu Orman Bakanlığı müfettişleri tarafından yapılan inceleme sonrası rapor mahkemeye sunulmuştur. Raporda; (fiilen orman vasfında olduğu, 1945 yılı itibariyle de var olduğu, yangın ve usulsüz kesimlerle yaşlı kızılçam ağaçlarının yok edildiği, devletleşen ve iadeye tabi olmayan devlet ormanı olduğu) açık ve net bir şekilde belirtilmiştir. Raporun devamında “426 parsel ve bu parselden ayrılan 16 diğer parselin de içinde bulunduğu parseller devlet ormanıdır” denilmektedir. Rapor tarihi:27/08/2004, Rapor numarası: 10-6, teftişin yapıldığı yer; Antalya Orman İşletme Müdürlüğüdür” şeklinde konuştu.
‘Tüm resmi kurumlara bildirdik’
426 parsel olan ormanın doğusunda Kuşkavağı’na da adını veren su kaynağının bulunduğunu ve kavaklık bir bölge olduğunun da altını çizen Hediye Gündüz, “O sulak alan da mahkemelik ve bu kişiler orada da tahribata yol açmaktadır. Bölgeye adını veren Arapasuyu ve Kuşkavağı su kaynakları, sulak alan niteliği taşıyan bir alandır. Alanda sucul bitkilerle birlikte kavak ağaçları vardır. Ve bu doğal yapısı nedeniyle bu bölge kuşların yaşam alanıdır ve de ismini de yoğun kuş seslerinden dolayı ‘Kuşkavağı’ olarak almıştır. Ancak bu alandaki kuşların ve balıkların yaşam alanı olan derenin etrafı tahrip edilmiş, çevresi taşlarla örülmüş, burayı da bizim diye çevirmişler, boş alan kısmına da duvar örmüşlerdir. Kenarına kafeterya için ahşap çardaklar kurmuşlardır ve o çardakları da belediye mühürlemiştir. Buraya da ormanı yok etmek isteyen grup ve şahıslar alana 3 yıldır sürekli para harcamaktadır, bu bir kişinin yapacağı bir harcama değildir, organize bir çalışmadır. Alanda yapılan çalışmalar hakkında her türlü hukuksuzluğu tüm resmi kurumlara bildirdik. Antalya halkın ait orman ve yanındaki sulak alan Antalya halkının gözü önünde yok edilmektedir. Bu konuda, idari kurumları ve savcılığın konuya bir an önce el atmasını ve tahribatı durdurmasını bekliyoruz. Antalya’nın tüm yöneticilerini ve STK’larını Kuşkavağı Ormanı için mücadele etmeye ve bu talanı engellemeye davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi
akkuyu torosdaki ormana ne yaptılarsa kuşkavağıda öyle olacak.