Mesajın batsın!.

Hem de, cep telefonuma sabahın köründe gelen ve gelişini bana, dıdı dıt,dıdı dıt sesleriyle duyurup, uykumun en hassas anında yatağımdan kaldıran mesajdan sonra.
O mesajı kimin çektiğine aldırmaksızın, “Hay senin mesajın batsın be adam” sitemleriyle sıcacık yatağımdan kalkıp, başucumdaki telefonu alıp, yere fırlatasım geldi.
Fırlatsam kime ne fayda.
Adamın tuzu kuru.
Olan bizim cep telefonuna olacak.
Zararın faturası da zatıâlime.
Uyku gitmişti bir kere. Kalkıp duşumu aldım, kahvaltımı yapıp, düştüm yola.
Ofise geldim, beni Pazar sabahı uyandıran mesaja bakmayı, ikinci bir mesaj daha gelince gördüm.
Kim niçin çekmiş dersiniz?
Mesaj-1.
“CHP Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan’ın Tarımla ilgili yazısını, bugünkü Hürriyet’in Akdeniz Eki’nin 10. sayfasında okuyabilirsiniz.”
İlk mesajın geliş saati 09.06.
Mesaj-2
“Son günlerde Tarımda yaşanan olumsuz gelişmeler ile ilgili değerlendirmemi, bugünkü Hürriyet Akdeniz Eki’nin 10. sayfasında okuyabilirsiniz. Yıldıray Sapan. Ant Mv.”
İkinci mesajın geliş saati 09.53.
Buyur buradan yak.
İnsanların, “Oh beee. Yarın Pazar. Şöyle doya doya uyku keyfi çekmem için bulunmaz bir fırsat” düşüncesiyle kafasını yastığa koyup, o günün sabahında, yukarıda belirttiğim içerikle cep telefonlarına gönderilen mesajla uyanması hangi manaya geliyor?
Hani, “Sen piyangodan mı çıktın arkadaş” sözüyle tepki göstermek vardır ya.,
Veya, “Seni bana sayıyla mı gönderdiler” de denebilir.
Daniskası arkadaş daniskası.
Bana ne senin yazından?
Kime ne senin tarım demecinden?
Hangi tarlada kaç kez pamuk toplayıp, ne zaman sera içine girip, domates-biber-patlıcan elledin de, başıma ziraat mühendisi kesilip, Pazar Pazar uzman görüşlerini sunduğun haberi okumam için neredeyse bir yalvarmadığın kalan mesajını gönderip, beni tatlı uykumdan uyandırıyorsun ki?
Sil arkadaş benim numaramı kayıtlarından.
Bıktım ikide bir kayda değer olmadığı gibi hiçbir anlam taşımayan mesajlarından.
İlla ki savcılığa suç duyurusunda mı bulunalım!.
Milletvekiliysen, milletvekilisin.
İstemiyorum senin ferdi icraatlarını içeren mesajlarını falan.
Aha buraya yazıyorum.
Hürriyet’in en fazla sattığı günlerin başında gelen Pazar günü, eminim ki senin o mesajlarından sonra Antalya’daki tirajında önemli ölçüde düşüş olmuştur.
Ve eminim ki, kendi partililerin arasında dahi o mesajları gördükten sonra, “Ne diyor bu adam ya. Pazar Pazar hiç işi gücü yok mu da, kendi haberini okumamız için sabahın köründe mesaj çekme gereği duyuyor” diye kendi kendilerine söylenmiş, sana da iltifatlarda bulunmuşlardır!.
Bir insanın kendi kendinin reklamını yapması ayıptır ayıp.
Pazar sabahı millete mesaj gönderip, tatlı uykusundan uyandıran kişi ayıptan ne anlar?
Son günlerde tarımda yaşanan olumsuzluklar ile ilgili CHP Antalya Milletvekilimiz Yıldıray Sapan gazeteye konuyla ilgili beyanat vermiş. Bende okuyacakmışım.
Antalya CHP’de yaşanan olumsuzlukların baş sorumlularından birisi de kendinsin. Peki bu olumsuzluk ile ilgili görüşünü hiç açıkladın mı millete de, Ziraat Mühendisliğine soyunuyorsun?
Benim numaramı sil ve bir daha olur olmadık zamanda millete abuk, sabuk mesajlar çekme.
CHP’liler arasında bile benim bu söylemimi duyduktan sonra, “Benimkini de silsin, benimkini de silsin” diye haykırdıklarından adım gibi eminim.
Hoca dahil..