Son günlerin en çok dikkat çeken konusu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ile Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın çevreyolu Gazi Bulvarı üzerinde yapılan katlı kavşak çalışması ile ilgili tabela atışması.
Aslında iki başkanın da tabelada yazdıkları atışmayı gerektirecek türden mesajlar içermiyor. Ancak Ümit Uysal, özellikle AK Partili olmayan ya da Menderes Türel sevmeyenlerin konuşabileceği bir gerçeği ince bir mesajla Antalyalılara anlatmaya çalıştı.
Uysal Kütükçü Kavşağı’na koydurduğu panoda ’Antalyamıza yeni bir kavşak kazandıran Karayolları Bölge Müdürlüğü’ne teşekkür ederiz’ mesajına yer verdi. Uysal’ın yaptığı son derece uysal bir davranış. Akıllıca, Menderes Türel’in ‘İyi Gelecek’ mesajına karşılık küçük bir hatırlatma çalımı.
Menderes Türel ise yapılan kavşak çalışmalarının şantiye etrafına ve ara refüjlere koydurduğu tabelada, ‘Yeni kavşaklar yeni yollar, ulaşıma iyi gelecek’ mesajını vererek, bir bakıma Antalya’ya moral verdi. Mesajında ise kavşakları ben yapıyorum demedi.
Konunun gerçeğinde ise iki tarafta doğruyu söyledi. Uysal’ın dediği gibi Karayolları bu kavşakları yapıyor, Türel’in dediği gibi ‘yeni kavşaklar, yeni yollar Antalya’ya iyi gelecek’.
Aslında kimin yaptığının bir önemi yok. Önemli olan hizmet etmek. Hizmetin önünü tıkamamak. Bu tartışmalar sadece gazete manşetlerini süsleyecek, vatandaşlar arasında ‘zaten o yapmadı’ dedirtecek.
Yinede son yılların en seviyeli ve güzel atışması bu pano mesajları oldu. Uysal bir bakıma AK Parti hükümetine teşekkür etti. Bu da şu sorunun ortaya çıkmasına neden oldu.
Yol büyükşehir’in olsaydı, Uysal Türel’e teşekkür edecek miydi? Yada Muratpaşa sınırlarında Büyükşehir’in sorumluluğunda olan Mevlana kavşağı çalışmasında teşekkür edecek mi? İşte o zaman Uysal’ın niyeti teşekkür mü, yoksa Uysal’ca Türel’e çalım mı o zaman daha net belli olacak.
Yine de bana göre kimin yaptığının ne önemi var!
Çözüm süreci çözülür mü?
Açılım süreci son günlerde zorlanmaya başladı. Ülkemizin en büyük sorunu üzerinde oyunlar oynamaya start verildi. Hassas duygulara el atılıyor.
Ancak biz bu senaryoları daha öncede gördük. En kolayı yumruk atana bir yumrukta bizim atmamız. Ancak şunu unutmayalım, iki taraf için de bir yumruk bin yumruk acısı olmasın. Sabır denen yeteneğimizi sonuna kadar kullanalım. Bunu anaların gözleri yaş dolmasın, babaların yüreği sızlamasın diye yapalım. Bütün ülke birkaç sinsi ve uç düşüncenin peşinden koşmayalım.
Huzurlu günler dileğiyle.